image

Batman Üniversitesi akademisyenlerinden Davut Okçu, Ayasofya’nın tekrar ibadete açılmasıyla ilgili gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Ayasofya’nın 1453’ten 1934’e kadar İstanbul’un ulu camisi ve sembolü olduğunu belirten Batmanlı Akademisyen Davut Okçu, Ayasofya’nın özgürlüğünün pazarlık konusu olmaması gerektiğini söyledi.

AYASOFYA’NIN MÜZEYE ÇEVRİLMESİ BÜTÜN MÜSLÜMANLARI DERİNDEN YARALAMIŞTIR

 Okçu, “İstanbul’un fethi karanlıklar içinde yüzen Avrupa’nın medeniyet ile tanışmasına vesile olmuştur. Çünkü fetihle birlikte İstanbul halkı Kardinal zulmünden ve hurafelerinden kurtulmuş, hürriyete kavuşmuştur. Camiye dönüştürülen Ayasofya ise fethin en bariz nişanesi olmuştur. İstanbul’un özgürlüğü ne kadar önemli ise, Ayasofya’nın da hürriyeti o ölçüde değerlidir. Ayasofya, Fatih Sultan Mehmet’in bu millete emanet ettiği, bir İslam mülkü ve vasiyetidir. Ayasofya, 1453’ten 1934’e kadar İstanbul’un ulu camisi ve sembolü olmuştur. Fatih’in vakfiyesinde yer alan vasiyet ve bedduaya rağmen şaibeli bir şekilde müzeye dönüştürülmesi bütün Müslümanları derinden yaralamıştır.” Dedi.

 AYASOFYA’NIN HALA ESARET ALTINDA TUTULMASI ÇİFTE STANDARTTIR

 Ayasofya’nın müze yapılma ayıbının bir an önce sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Okçu, “Mescid-i Aksa’nın özgürlüğü için çaba sarf eden Türkiyeli Müslümanlar için Ayasofya’nın hala esaret altında tutulması çifte standarttır. Bu ayıp bir an önce sona erdirilmelidir. Müslümanlara ait ibadethaneleri tarumar eden, ezana bile tahammül edemeyen Avrupalıların Ayasofya konusundaki tavrı samimiyetten uzaktır ve ciddiye alınmamalıdır.” İfadelerini kullandı.

 MESCİD-İ AKSA’NIN YOLU AYASOFYA’DAN GEÇMEKTEDİR

 Yetkililere çağrıda bulunan Okçu, “Türkiye Cumhuriyeti devleti, politikalarını Avrupalıların dayatmalarına göre düzenleyen dünün “hasta adamı” değildir ve kararlarını kendi hür iradesiyle almalıdır. MTTB’nin Ayasofya’nın ibadete açılması için düzenlediği mitinglerde yükselen “Zincirler Kırılsın Ayasofya Açılsın” sloganının artık hayata geçirilmesinin zamanı gelmiştir. Zira Mescid-i Aksa’nın yolu Ayasofya’dan geçmektedir. Ayasofya özgürleşmeden Kudüs özgürleşemez, Mescid-i Aksa esaretten kurtulamaz. 15 Temmuz gecesi soluğu kesilen dahili düşmanların işbirlikçisi olan harici düşmanların sesi de Ayasofya’nın ibadete açılmasıyla kesilecektir. Umuyoruz ki, Ayasofya’yı ibadete açmak için çaba sarf edenler bütün Müslümanların duasına mazhar olacaklardır.” Dedi.

AHMET KÖLGE

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *