Türkiye’de gerek kamuda gerekse de özel sektörde
alın teri akıtan bir milyondan fazla sağlık çalışanının olduğunu aktaran
Yalçın, “Hemşiresinden doktoruna, teknikerinden hizmetlisine vefakar ve cefakar
sağlık çalışanlarının tamamı, vazifelerini büyük bir sorumluluk ve çok yüce bir
kutsiyetle yerine getirmektedirler. Sağlık çalışanları olağan koşulların
yanında savaş, afet, salgın gibi her türlü olağanüstü koşulda da insanımızın
imdadına en önde yetişerek yardım ellerini uzatmaktadırlar. Bu nedenle de tüm dünyada
olduğu gibi ülkemizde de toplum nezdinde saygın bir yere sahiptirler.” dedi.
“SAĞLIK ÇALIŞANLARI VİRÜSLE MÜCADELE İÇİN ADETA
SEFERBER OLMUŞTUR”
Tüm dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye’de de
nispeten hissedilen Corona virüsü olayı için de aynı durumun geçerli olduğunu
vurgulayan Yalçın, “Hizmet basamağının en tepesindeki sağlık çalışanından en
altındaki sağlık emekçisine kadar, ülkemizin dört bir yanında görev yapan
sağlık çalışanlarının tamamı, bu virüsle mücadele için adeta seferber
olmuşlardır. Sağlık çalışanları tüm bunlara rağmen bu yıl da ‘Tıp Bayramı’
olarak kutladıkları 14 Mart’a hüzünle girmektedirler. Çünkü döner sermaye
adaletsizliğinden şiddet korkusuna, ağır iş yükünden karşılığı alınamayan icap
nöbetine, sözleşmeli istihdamından hizmetlilere memur kadrosu verilmemesine
gibi pek çok temel sorun çözüme kavuşmuş değildir.” diye konuştu.
“SAĞLIK ÇALIŞANLARININ YÜZÜ GÜLERSE TÜRKİYE
GÜLECEKTİR”
Konuşmasının devamında Yalçın, şunları söyledi:
“Sağlık çalışanları haklı olarak bu sorunlar altında artık ezilmek
istemiyorlar. Hak ettiklerinin karşılığını bir an önce almak istiyorlar.
Bayramlarını bayram gibi kutlamak istiyorlar. Döktükleri alın teri ile
verdikleri mücadeleyle bunu hak ediyorlar. Sağlık-Sen olarak, istendiği
taktirde bu sorunların çözüme kavuşacağına inanıyoruz. O nedenle de yetkilileri
adım atmaya, sağlık çalışanlarının sorunlarını ötelememeye davet ediyoruz.
Unutmamak gerekir ki sağlık çalışanlarının yüzü gülerse, Türkiye çok daha fazla
gülecektir.” MEHMET EMİN URAZ
0 yorum