Günümüzde yetişkinleri olduğu kadar çocukları da etkisine alan ve oldukça sık karşılaşılan astım, halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkıyor.
Astımın doğru tedavi ile kontrol altına alınabildiğini,
hastaların özellikle ataklara yol açan etkenlerden uzak durmaları gerektiğini
vurgulayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nilüfer Aykaç, astımı tetikleyen
7 etkeni anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Hırıltı, nefes darlığı, göğüste sıkışma ve öksürük gibi
solunum sistemi şikayetleri ile kendini belli eden astıma özellikle sigara
başta olmak üzere genetik ve çevresel bir çok faktörün yol açabildiğini
belirten Aykaç "Yaz aylarında da bazı kurallara uyulmadığında
tetiklenebilen astım, hava yollarının daralması ile kendini gösteren ve ataklar
(krizler) halinde gelen bir hastalıktır. Son yıllarda yaygınlaşarak ülkemizde
yaklaşık her 100 erişkinden 9’unda, her 100 çocuktan 15’inde görülür hale
gelmiştir. Astım tedavisi mutlaka gecikmeden yapılmalıdır. Aksi taktirde
kişinin günlük yaşantısında ciddi kısıtlamalara neden olurken, eğer kontrol
altına alınmazsa hayati riske de yol açabilir." dedi.
Aykaç, astımı tetikleyen 7 etkeni şöyle anlattı:
Tütün ürünleri
"Yapılan bilimsel çalışmalar; tütün ve tütün ürünleri
kullanımı gibi, tütün dumanına maruz kalmanın da astım hastalığı açısından en
önemli risk faktörü olduğunu ortaya koyuyor. Tütün dumanına maruz kalmak hem
çocukluk astımına yol açması hem de var olan hastalığın alevlenmesinde çok
önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle anne karnında ve doğum
sonrası, pasif sigara dumanı maruziyeti de çocuklarda astıma yatkınlığı
artırıyor.
Klima
Özellikle de yaz aylarının aşırı sıcaklarında vazgeçilmez
hale gelen klimalar gerekli önlemler alınmadığında, astımı tetikleyebiliyor.
Klimalar, gerekli filtre bakımları yapılmadan kullanıldığında kolonizasyon
nedeniyle solunum yolu enfeksiyonlarına yol açabildiği gibi astım hastalarının
tedavisini güçleştirebiliyor.
Solunum yolu enfeksiyonları
Viral enfeksiyonlar; çocukluk çağı astım riskini artırdığı
gibi astımı da ciddi ölçüde tetikleyebiliyor. Bu nedenle solunum yolu
enfeksiyonlarının geciktirilmeden tedavi edilmesi, astımlı hastaların düzenli
olarak göğüs hastalıkları hekimi tarafından takibinin yapılması gerekiyor.
Hava kirliliği
Anne karnındaki dönemde hava kirliliğine maruz kalan
çocuklarda astım daha çok görülürken, çocukluk dönemindeki maruziyet de akciğer
gelişimini olumsuz etkiliyor. Hava kirliliği okul çağı çocuklarının akciğer
fonksiyonlarında düşüşe yol açabiliyor. Son yıllarda çöl tozlarının da astımı
tetikleyerek acil servislere başvuruların ve hastane yatışlarının artmasına
neden olduğu gösterilmiştir.
Mesleki faktörler
Astım endüstrileşmiş ülkelerdeki en yaygın mesleksel solunum
sistemi hastalığı olarak ilk sırada yer alıyor. Mesleklerin çalışma yaşındaki
erişkin astımının yüzde 5-20’sinden sorumlu olduğu tahmin ediliyor. Özellikle
boya işleri, fırıncılık, sağlık, mobilya, tarım, kozmetik sektöründeki
çalışanlar maruziyet nedeniyle daha fazla risk taşıyor. Bu astım ‘mesleki
astım’ olarak isimlendiriliyor.
Obezite
Çağımızın önde gelen hastalıklarından obezite de, astım için
önemli bir risk faktörü oluşturuyor. Obez astımlıların yakınmaları fazla olduğu
gibi, solunum fonksiyonları daha düşük oluyor ve daha sık atak geçiriyorlar.
İlaçlara yanıtları da daha güç olabiliyor.
Allerjenler
Astım ile allerjik rinit başta olmak üzere diğer allerjik
hastalıklar arasında güçlü bir ilişki vardır. Bu nedenle astımlı kişilerde
gerektiğinde ayrıntılı allerjik değerlendirme yapılması tanı ve tedavi yönünden
yararlı olabilir. Bahar aylarında ortaya çıkan yakınma durumunda polen
duyarlılığı, yıl boyu olan, özellikle iç ortamda ve gece ortaya çıkan yakınma
durumunda ev tozu akarı duyarlılığı, küflü ortam maruziyeti varsa, yıl boyu
olan yakınmalar durumunda küf mantarı duyarlılığı, kedi/köpek bulunan ortama
girdiğinde ani başlayan semptomları varsa kedi/köpek duyarlılığından
şüphelenilir. Özellikle havuzlarda kullanılan kimyasal maddeler de astım
krizlerini tetikleyebiliyor."




