Türk-Yunan İlişkilerinde Yaşanan Temel Sorunlar
-
Ege Adaları Sorunu: Ege Denizi'ndeki bazı adaların egemenlik statüsü, Lozan Barış Antlaşması'ndan bu yana iki ülke arasında tartışma konusudur. Türkiye, Yunanistan'ın uluslararası antlaşmalarla belirlenen silahsızlandırılmış statüdeki adaları militarize etmesini uluslararası hukuka aykırı bulmaktadır. Ayrıca, adaların karasuları ve hava sahası gibi konularda da anlaşmazlıklar mevcuttur.
-
Karasuları ve Kıta Sahanlığı Anlaşmazlığı: Yunanistan, Ege Denizi'ndeki adaları dahil ederek karasularını 12 mile çıkarma hakkının bulunduğunu savunmaktadır. Türkiye ise bu durumun Ege'yi bir "Yunan gölü" haline getireceğini ve uluslararası sulara çıkışını kısıtlayacağını belirterek buna karşı çıkmaktadır. Kıta sahanlığı da, deniz altındaki doğal kaynakların (özellikle doğalgaz ve petrol) araştırılması ve çıkarılması haklarına ilişkin ciddi bir anlaşmazlık konusudur.
-
Hava Sahası Sorunu (FIR Hattı): Yunanistan, Ege'deki hava sahasını 10 mil olarak belirlerken, karasularını 6 mil olarak ilan etmiştir. Bu durum, 4 millik bir alanda egemenlik ve hava sahası sınırlarının farklı olmasına yol açarak uluslararası uçuşlar ve askeri faaliyetler için hukuki belirsizlikler yaratmaktadır. Türkiye, uluslararası hava seyrüsefer kurallarını (ICAO) temel alarak bu uygulamaya karşı çıkmaktadır.
-
Kıbrıs Sorunu: Kıbrıs adasındaki sorun, 1974'teki askeri müdahaleden bu yana iki ülkenin en önemli dış politika konularından biri olmaya devam etmektedir. Türkiye, Kıbrıslı Türklerin güvenliğini ve haklarını garanti altına almayı savunurken, Yunanistan adanın birleşik bir devlet olarak kalmasını ve Türk askerinin adadan çekilmesini talep etmektedir. Sorunun çözümü için yürütülen müzakerelerden henüz kalıcı bir sonuç alınamamıştır.
-
Batı Trakya Türk Azınlığı ve İstanbul Rum Azınlığı: Türkiye, Yunanistan'daki Batı Trakya Türk Azınlığı'nın haklarının korunması, dini ve kültürel özgürlüklerinin sağlanması gerektiğini belirtmektedir. Özellikle azınlığın "Türk" kimliğinin resmen tanınması, bu konudaki en önemli talepdir. Yunanistan ise bu azınlığı "Müslüman azınlık" olarak tanımlamaktadır. Karşılıklı olarak, Yunanistan da İstanbul'daki Rum azınlığın vakıf malları gibi konulardaki taleplerini gündeme getirmektedir.
-
Göçmen Sorunu: İki ülke de düzensiz göçmenlerin Avrupa'ya geçiş güzergahında yer almaktadır. Özellikle Ege Denizi üzerinden yaşanan göç hareketliliği, iki ülkenin sahil güvenlik birimleri arasında zaman zaman gerginliklere ve karşılıklı suçlamalara neden olmaktadır.
-
Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Statüsü: Patrikhanenin hukuki statüsü ve ekümenik (evrensel) kimliği de iki ülke arasında zaman zaman tartışma yaratan bir diğer konudur. Türkiye, Patrikhaneyi İstanbul'da bulunan bir dini merkez olarak görürken, Yunanistan onun tüm Ortodoks Hıristiyanların ruhani lideri statüsünü vurgulamaktadır.





