Dünya Astım Günü dolayısıyla yapılan açıklamada, hastalığın tanısı ve yönetimi konusunda toplumu bilinçlendirmek gerektiği vurgulandı.
Dr. Arpağ, astımın kronik ve tekrarlayıcı bir solunum yolu hastalığı olduğunu belirtti. Hastalığın nefes darlığı, hırıltılı solunum, göğüste baskı hissi ve inatçı öksürük gibi belirtilerle kendini gösterebileceğini ifade etti. Erken tanı konulmasının tedavide başarıyı artırdığını söyleyen Arpağ, uygun tedaviyle astım hastalarının yaşam kalitesinin büyük ölçüde yükselebileceğini kaydetti.
Astımın yalnızca genetik değil, çevresel ve mesleki faktörlerle de ilişkili olduğunu belirten Dr. Arpağ, özellikle sigara dumanı, hava kirliliği, toz, polen ve kimyasal maddelerin hastalığı tetikleyebileceğini söyledi. Sanayi çalışanları, kuaförler, boyacılar gibi bazı meslek gruplarının daha yüksek risk taşıdığına dikkat çekti.
Toplumda astım hakkında doğru sanılan bazı yanlış bilgilerin olduğunu belirten Dr. Arpağ, hastalığın çocuk sahibi olmaya veya cerrahi işlemlere engel teşkil etmediğini ifade etti. Astımın uzman bir doktor tarafından kolayca teşhis edilebileceğini ve inhaler tedavi yöntemleriyle hastalığın kontrol altına alınabildiğini vurguladı.
Astım hastalarının yaşamlarını normal şekilde sürdürebilmesi için düzenli takip ve bilinçli tedaviye ihtiyaç duyduğunu belirten Dr. Arpağ, toplumun bu konuda daha bilinçli olması gerektiğini sözlerine ekledi. Hastane yetkilileri, benzer bilgilendirme çalışmalarının önümüzdeki dönemde de süreceğini bildirdi.




