Kimyasal ilaçların kullanımı, verim artışı sağlamak için yapılan bir uygulama olsa da, doğru kullanılmadığında insan sağlığını tehdit eden bir tehlikeye dönüşebiliyor.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ziraat Mühendisleri Odası Batman Şube Başkanı Ebubekir Doğan, özellikle meyve, sebze, hububat ve yem bitkilerinde görülen ilaç kalıntılarının, tüketilen gıdaların sağlığa olumsuz etkiler oluşturduğunu belirterek, bu durumun kanser gibi ciddi hastalıklarla sonuçlanabileceğini vurguladı.
Ebubekir Doğan
Zirai ilaçların, tarlada tohumun ekilmesinden hasadına kadar olan süreçte kullanıldığını hatırlatan Doğan, zirai ilaç kalıntısı tespit edilen ürünlerin piyasaya sürülmeden önce detaylı bir şekilde kontrol edilmesi gerektiğini ifade etti.
Zirai ilaç kalıntılarının sadece sağlık üzerinde değil, ülke ekonomisi üzerinde de olumsuz etkileri olduğuna dikkat çeken Doğan, zirai ilaç kalıntılarının önüne geçebilmek için çiftçilere eğitim verilmesinin şart olduğunu belirterek çiftçilere üretim sürecinde daha dikkatli olmaları çağrısında bulundu.
"İnsan sağlığında olumsuz etki yapıyor"
Doğan, "Özellikle de tarımsal meyve ve sebze üretiminde ilaç kalıntıları kalabiliyor. Bu zaman zaman hububatta, buğdayda, yem bitkilerinde de meydana gelebiliyor. İlaç kalıntıları insan sağlığı üzerinde olumsuz etki meydana getirmektedir. Bu durum tarlada tohumun ekilmesinden hasadına, oradan da depolanmasına kadar devam eden bir süreçtir. Zirai ilaç kalıntılarının, tüketilen gıdaların üzerinde kalıntıların kalması nedeniyle bu gıdaların tüketilmesi neticesinde insan sağlığında olumsuz etki yapmaktadır." dedi.
"Kontrol edildikten sonra meyve ve sebzeler piyasaya sürülmeli"
Zirai ilaç kalıntılarının çeşitli hastalıkların yanı sıra kanser hastalığına bile sebep olabildiğine dikkat çeken Doğan, "Bunun önüne geçilmesi için ne yapılması gerekiyor? En başta yapılması gereken, tarladaki eğitimin yeterli ve düzenli olması lazım. Üretim yapan çiftçilere bu konuda iyi bir eğitim verilmesi lazım. Zirai ilaçların bilinçli kullanılması ve tarlada ilaçlamaların yapılmasıyla hasat arasındaki dönemlerde bunların etki sürelerinin dikkat edilerek hasat yapılması lazım. Tabi ilgili yetkililerin de ilaç kalıntılarının kalıp kalınmadığını kontrol etmesi gerekiyor. Bundan sonra bu sebze ve meyvelerin piyasaya sürülmesi gerekiyor." diye konuştu.
"İlaçlar hasattan sonra bitmiyor"
Dikkat edilmesi halinde meyve ve sebzelerde ilaç kalıntılarının önlenebileceğini vurgulayan Doğan, şöyle devam etti:
"Kimyasal ilaçlar zehirdir. Kimyasal ilaçlar, verimin artırılması için tarımsal üretim miktarını etkileyen, zarar veren böcek, mantari hastalıkların önlenmesi amacıyla kullanılıyor. Tabi bu ilaçlar hasattan sonra bitmiyor. Özellikle sert kabuklu meyveler; Fındık, fıstık, ceviz, badem gibi ürünlerde yine insan sağlığı üzerinde zararlı etki yapabiliyor. Kanserle sonuçlanabilecek kadar ciddi hastalıklara sebebiyet verebiliyor."
"İlaç kalıntısı nedeniyle Türkiye'ye iade edilen ürünlerin akıbeti açıklanmadı"
"Tabi bu durumun ülkenin milli ekonomisine olan katkı ve zararı da tartışılıyor" diyen Doğan, "Nitekim ilaç kalıntısı bulunan ürünler, yurt dışı ihracatı neticesinde ilaç kalıntısı tespit edildiğinde ülkeye tekrar geri gönderiliyor. Bu ürünler kontrol edilip tekrar piyasaya arz edilmemesi lazım. Bu ilaç kalıntısı ürünler ari hale getirilip ondan sonra piyasaya sürülmesi ya da imha edilmesi lazım. 2018, 2019, 2020 yıllarında, geçen sene gördük. Hatta bu sene içerisinde de Avrupa'ya ihraç edilen bazı ürünlerin ilaç kalıntısı nedeniyle Türkiye'ye geri iade edildi. Ama bunların akıbetinin ne olduğu net bir şekilde açıklanmadı. Bunların açıklanması piyasanın rahatlaması açısından da önemlidir." ifadelerini kullandı.