Toplu taşımanın yetersizliğinin kadınlar üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirten TESSEP İl Temsilcisi Zeynep Gülşen, bu sorunun çözülmesi için kadınlara özel araçlar talep etti.
Gülşen, kadınlara özel ulaşım araçları talebinin yalnızca Türkiye'ye özgü bir konu olmadığını belirterek, dünya çapında örneklerin bulunduğunu söyledi.
Japonya'da özellikle kalabalık saatlerde taciz olaylarının önüne geçmek amacıyla kadınlara özel vagonların hizmete sunulduğunu hatırlatan Gülşen, bu uygulamanın Türkiye'de de hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Kadınların sosyal hayatını kolaylaştırmanın ve güvenliğini sağlamanın, sadece bir cinsiyet meselesi değil, toplumun refahı için önemli bir adım olduğunu vurgulayan Gülşen, bu ihtiyacın bir an önce karşılanması gerektiğini söyledi.
TESSEP İl Temsilcisi Zeynep Gülşen
"En çok etkilenenler bayanlar"
Gülşen, "Günlük hayatın problemlerinden biri trafiktir. Taşıt trafiğini azaltmanın en etkili yolu da toplu taşıma araçlarını kullanmaktır. Böyle olunca da toplu taşıma araçlarını kullanmakta da farklı sorunlar ortaya çıkabiliyor. Bu konuda en çok etkilenenler de bayanlar oluyor. TESSEP olarak ihtiyaca binaen toplumsal bir talep olduğuna tanıklık ettiğimiz ve bize göre de önemli olduğunu düşündüğümüz bu konuya değinmek ve gündeme getirmek istiyoruz." dedi.
"Kadınlara özel ulaşım araçları bir ihtiyaçtır"
Kadınlara özel ulaşım araçlarının oluşturulması gerektiğini belirten Gülşen, "Öncelikle bunun gerekliliğine değinmek lazım. Ulaşım araçlarının yetersizliği herkesin malumu. Dolayısıyla kadınlar bu durumundan çok fazla etkileniyorlar. Eğer ki bu soruna çözüm getirilmesi gerekiyorsa ulaşım araçlarının çoğaltılması çözümünü söyleyebiliriz. Kadınlara özel araçların oluşturulması daha rahatlatıcı bir çözüm olacaktır. Kadınlara özel ulaşım araçları bir ihtiyaçtır." diye konuştu.
"Kadınlara özel araçlar, erkekler için de rahatlatıcı bir çözüm olacaktır"
Kadınlara özel ulaşım araçlarının oluşturulmasının, hem kadınlar hem de erkekler için rahatlatıcı bir çözüm olacağını ifade eden Gülşen, şöyle devam etti:
"Erkekler yanlış anlaşılmamak için fiziksel sınırlarını korumakta zorlanıyor. Kadınlar kendini ne şekilde muhafaza edeceğini şaşırıyor. Erkekler açısından olaya bakarsak haya, merhamet ve mahremiyet duygularını yitirmemiş olan erkek kardeşlerimiz için bazen bu durum daha fazla eziyet, ciddi bir sıkıntı oluyor. Kadınlara özel araçlar, erkekler için de rahatlatıcı bir çözüm olacaktır."
"Kadınlar kendilerini rahat hissetmeli"
Gülşen, toplu taşımada yaşanan taciz ve tecavüz gibi olumsuz olayların önüne geçilmesi için kadınlara özel ulaşım araçları çağrısında bulundu:
"Söylemeye çekindiğimiz ancak dünyanın kirli bir gerçeği olarak da taciz, tecavüz olaylarını azaltmak için şoförünün ve kullanıcılarının kadınlardan oluştuğu bir otobüs kullanıma açılmalıdır. Vardiyalı çalışmak zorunda olan veya başka sebeple geç saatlerde otobüs yolculuğu yapmak zorunda kalan kadınlar, bu konuda kendilerini rahat hissetmeleri gerekiyor. Bu da toplumun kadına borcudur. Dinimiz kadının ayakları altına cenneti sermişken bizim kadınlar için yapabileceğimiz daha fazla şey olmalıdır. Hz. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) 'Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimseler değer verir.' buyurarak işin ehemmiyetini en güzel şekilde ortaya koymuştur."
Çözüm: Pembe otobüsler
"İşin bir de mahremiyet yönü var ki en önemlisi de budur" diyen Gülşen, "Bazen sosyal hayattaki sorunluluklar Müslümanlara İslami ölçünün dışına çıkma sıkıntısı yaşattırıyor. Bu konuda Üstad Bediüzzaman'ın çok güzel bir yaklaşımı vardır ve şöyle der: 'Helal dairesi geniştir keyfe kafi gelir.' Eğer ki üzerine düşünülürse ve dert edinilirse İslami ölçülerde buna çözüm bulmak mümkündür. Ki bu konuda bir çözüm vardır ve pembe otobüslerdir. Yani kadınlara özel ulaşım araçlarıdır." ifadesini kullandı.
"Japonya'da kadınlara özel vagonlar var"
Gülşen, bu talebin bazı kesimlerce "yobazlık" olarak nitelendirilebileceğine dikkat çekerek, kadınlara özel ulaşım araçlarının gerekliliğinin sadece bir güvenlik meselesi olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir ihtiyaç olduğunu söyledi.
Gülşen, "Bu talep bazı kesimlerce belki de 'yobazlık' olarak lanse edilecektir ancak teknolojinin, bilimin zirvesinde olan Japonya'da kadınlara özel vagonlar oluşturulmuştur. Japonya'da çok kalabalık olan saatlerde taciz olaylarının önüne geçmek için sadece kadınların kullanımına sunulan özel vagonlar hizmet sunmaktadır. Kadın toplumun yarısı demektir. Kalan diğer yarısını eğiten kısmın da kadınlar olduğunu unutmamak gerekir. Kadınların sosyal hayatını kolaylaştırmak toplumun refahına hizmet etmektir." dedi.