Temiz su kullanma ihtiyacı hisseden ve bundan ötürü arıtmalı suya yönelen vatandaşların sayısı artıyor. Daha önceleri çok az kişinin kullandığı su arıtma cihazı artık birçok evde var. Batmanlıların %25’i arıtma cihazı kullanıyor.

Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan su arıtma cihazı satıcısı Mehmet Ataçelik, “Şebeke suyu özellikle çocuklarda kireçlenme ve böbrek taşlarına neden oluyor. Kimisi biz 20-30 yıldır bu suyu kullanıyoruz, hiçbir zararı olmuyor diyorlar. Çok da haklılar. 30 yıl önce su bu kadar kirli değildi. Etrafta her yerde dağ taş mineral vardı. Ama şuan da baktığımızda ise her yer sanayileşme ve nüfus oldukça arttı. Haliyle şebeke suyu kimyasal kapıp geliyor. “ dedi.

Arıtılmış suyun minarelerini kaybetmediğini belirten Ataçelik, “Yağmur suyu saf sudur, ne bir mineral var ne de bir tat var. Yere inip dağdan taştan zengin mineralleri kapıp geliyor. Arıtma cihazları ise, dört aşamadan geçiyor. Üç ve dört aşamadan geçtikten sonra yağmur derecesine getiriyor. Yağmur derecesine getirdikten sonra suyu hazneye gönderiyor. Siz hazneden su istediğinizde su mineralleri tatlanıp öyle geliyor. Arıtma cihazı alırken dikkat etmemiz gereken in önemli husus minimum altı aşamalı olması…6-7-8-9- … Beş aşamalıda mineral eksikliği oluşabiliyor. Altı aşamalıda ise dördüncü filtrede kaybettiği minerali altıncı aşamada tekrar kazanıyor. Yani hiçbir şekilde mineral eksikliği oluşmuyor.” İfadelerini kullandı.

"İyilik Elçisi Projesi" gençlere yardımlaşma ve tarih bilinci aşılıyor
"İyilik Elçisi Projesi" gençlere yardımlaşma ve tarih bilinci aşılıyor
İçeriği Görüntüle

Vatandaşların arıtma cihazı alırken dikkatli olmaları gerektiğini söyleyen Ataçelik, “Arıtma sektöründe önemli olan cihazı almak değil, cihazdan sonraki servistir. 7/24 teknik servisimiz mevcuttur. Arıtma alınmayan evde ya şebeke suyu tüketilir ya da hazır su. Şebeke sularında ise kanserojen madde olan klor var. Artı İzmir’e 2010 senesinde yaklaşık 500 kişi şebeke suyundan zehirlenmiştir. Şuanda İzmirlilerin yüzde 98 arıtma cihazı kullanmaktadır. Yani bizim de kullanmamız için böyle bir olayın yaşanması gerekmez. Şimdi Batman’da yüzde 25’i kullanıyor. Yani peyderpey tavsiye üzerine artık oluyor. Çay içtiklerinde çayları çok bulanık mesela... Bu da arıtmaya ilgiyi artırıyor.” Diye konuştu.

Ataçelik son olarak şunları söyledi: “Damacana suyu da sağlıklı değil. Damacananın yüzde 70 geri dönüşümden atıktan elde ediliyor. Geri dönüşüm de plastik 42 saat su damacanada bekletildiği zaman bu kanserojen madde oluyor.” AHMET KÖLGE

Muhabir: Editör