image

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar;

 Evet yine sizlerin vasıtasıyla alınlarındaki her kırışık zalimlerden sorulacak bir hesabı anlatan Filistinli kardeşlerimi, Gazze'nin mazlum ve mağrur insanlarını en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum.

Gazzeli kardeşlerimiz 7 Ekim'den beri insanlık tarihinin en kalleş, en menfur saldırılarına maruz kaldılar. Camileri bombalandı, okulları harabeye çevrildi, hastaneleri yerle yeksan edildi, sığındıkları mülteci kampları bilinçli şekilde hedef alındı. Göç eden sivillerin üzerine yollarda bombalar yağdırıldı. Anaların öpüp koklamaya kıyamadığı sabiler hunharca katledildi.
Babalara gözü gibi sakındıkları yavrularının parçalarını toplattılar. Gıdasını, yakıtını, ilacını, ekmeğini, elektriğini, suyunu, iletişimini kesip 360 kilometrelik açık hava hapishanesine sıkıştırdıkları 2,3 milyon insana adeta soykırım uyguladılar.

Tüm dünyanın gözü önünde 50 gün boyunca Gazze'yi yaktılar yıktılar. İnsanlık tarihine kara birer leke olarak geçen her türlü zulmü yaptılar. Gazze'deki İsrail zulmüne maruz kalanlar 7 Ekim'den beri yaşadıkları tam bir cehennem.

Gazze’de son asrın en büyük mezallerimden birini yapan Netanyahu adını tarihe 'Gazze kasabı' olarak yazdırmıştır. Bu kara leke yalnız onun değil ona koşulsuz destek veren herkesin alnına yazılmıştır.

Netanyahu işlediği cinayetlerle antisimitizmi körükleyerek İsrail halkıyla birlikte tüm Yahudilerin güvenliğini tehlikeye atıyor.

Bu kara leke Netanyahu'ya destek verenlerin de alnına yapıştı. Bir ikisi hariç batılı ülkelerin tepkisizliğini de unutmayacağız. Hesap vermeleri için mevcut tüm yolları deneyeceğiz.

İSPANYA'YA TEŞEKKÜR

Tüm imkanlarımızla Gazzeli kardeşlerimizin yanındayız. Temaslarımızın en önemli konusu Gazze'deki savaştır. İspanya devlet başkanı ile görüştük. Dik duruşları için İspanya'yı tebrik ediyorum.

Yarın Birleşik Arap Emirlikleri'ne gidiyoruz. Gazze için neler yapabileceğimizi değerlendireceğiz. Cuma günü başlayan esir takaslarını ve insani arayı müsbet bir gelişme olarak görüyoruz. Gazze'nin ihtiyaç duyduğu malzemelerin bir kısmının bölgeye ulaştırılmasından memnunuz. Ancak ulaşan yardımlar ihtiyaçları karşılamaktan uzak.

"BİR MÜSLÜMAN SORUNU İCAT EDİLMEYE ÇALIŞILMAKTA"

Kuranı kerimi yakanlara gösterilen müsamakar tavır iyi niyetli değil. Bugün de bir Müslüman sorunu icat edilmeye çalışılmakta. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Tek bir vatandaşımızın dahi burnunun kanamasına izin vermeyeceğiz. Gazzeli kardeşlerimize yönelik yardımlarımız devam ediyor.

İKİNCİ GEMİ GAZZE İÇİN YOLA ÇIKIYOR

1500 ton insani yardım malzemesi taşıyan ikinci gemimiz bugün yola çıkıyor. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere Türkiye’ye getirerek tedavileri ile ilgileniyoruz. İnşallah bundan sonra da girişimlerimiz çok boyutlu olarak sürecek. Ateşkesin kalıcı olması için temaslarımıza hız vereceğiz.

Türkiye Filistinli kardeşlerinin yanındadır. Barışın 1967 sınırları temelinde başkenti doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulması ile mümkün olduğunu hatırlatırım.

YURTDIŞI ZİYARETLERİ

Ülkemize ve partimize dair hususları da ihmal etmiyoruz. Almanya ve Cezayir ziyaretlerinde ikili ticari, beşeri ve savunma konularını ele aldık. Almanya ile 50 milyar seviyesinde olan ticaretimizi 60 milyara, Cezayir ile olan 6 milyar olan ticaretimizi 10 milyara taşımayı hedefliyoruz. Maldivler'in ziyareti ile bir ilki gerçekleştirdik. Dostlarımızı artırma hasımlarımızı azaltma politikamızı uyguluyoruz. Biz diplomasiyi sıfır toplamlı bir oyun olarak görmüyoruz. Ülkeler arasında anlaşmazlıkların olması doğal. Asıl olan kördüğüme dönüşmeden çözme iradesidir. 7 Aralık'ta yapmayı planladığımız Yunanistan ziyaretine yaklaşımımız bu yönde. İhtilaflarımız dün de vardı bugün de olacak. Bu gerçek aynı iklimi aynı denizi paylaşan iki ülke olarak ortak paydada buluşamayacağımız anlamına gelmiyor. İşbirliğimizi geliştirebileceğimiz pek çok başlık var. Seyahatimizin şimdiden ülkelerimiz açısından yeni bir sayfa açılmasına vesile olmasını diliyorum.

Muhalefetin kara propagandalarına rağmen firmalarımız dünya çapında başarılara imza atıyor. Diğer firmalarımıza da ilham kaynağı oluyor. Dünyadaki krizlere rağmen bu ivmeyi değerli buluyoruz. Bu iklimin güçlenmesi için iş dünyamıza her türlü desteği sağlıyoruz. Her girişimcimizin yanındayız. Merkez Bankamız bu amaçla yeni yatırım taahhütlü kredi programına 100 milyar dolarlık limit tahsil edildi. 3 yıl boyunca toplam 300 milyar lira limit ayrılacak. İhracatçılarımız için günlük reeskont limitlerini 10 kat artırıp 3 milyar seviyesine çıkardık. Her iki kararın özel sektörümüze hayırlı olsun. İhracatımızın da Eylül 2014'ten bu yana 134 milyar dolara çıktığının müjdesini veriyorum.

FAHİŞ FİYATLARA TEPKİ

Deprem bölgesinde fahiş fiyat uygulayanları konuşmaktan hicap duyuyoruz. Depremi siyaseten fırsata çevirmek isteyenler gibi ekonomik kazanca dönüştürmek isteyenler de var. İstismar edenler sandıkta derslerini alıp milli iradenin şamarını yediler.

Yapı malzemelerine fahiş fiyatlar söz konusu. Yakın kentlerde yüzde 20 yüzde 30 farkla satılıyor. Bu vicdansızlığın üzerime gideceğiz. Mevcut cezaların 10 kat ağır uygulanmasını sağlayacağız. Bölgede fedakarca çalışan firmalarımıza da her türlü desteği vereceğiz. Yoğun talebin maliyetleri artırdığının farkındayız. Yapım işlerine ek fiyat farkı ve süre uzatımı verilmesine imkan tanıyoruz.

DEPREM KONUTLARI

Yatırımların zamanında tamamlanması için devlet olarak kolaylık gösterip yük alıyoruz. Deprem bölgesinde yürütülen çalışmalara yaklaşımımız bu yönde. Önümüzdeki aydan itibaren deprem konutlarının hak sahiplerine teslimine başlıyoruz.

Yıl bitmeden 46 bin deprem konutunu teslim etmeyi planlıyoruz.

EMEKLİLERE 5 BİN TL İKRAMİYE

Emekliler ile ilgili müjdemizi de paylaştık. Çalışan emeklilerimize de 5 bin lira ödemeyi teşmil ediyoruz. Meclis onayını da aldıktan sonra çalışan emeklilerimize ödemesini yapacağız. Teklif yasalaşınca ilk düzenlemeden faydalanamaya 4 milyon emeklilerimizin hesabına 5 bin lira yatıracağız. 76 milyar lira ilave kullanarak 15 milyon emeklimize 5 bin lira ödemiş olacağız.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

İstanbul sözleşmesinden ülkemizin çekilmesine dair marjinal çevrelerce yürütülen kampanyanın hiçbir demeli yoktur. Amaçları kadına yönelik şiddet değil. Bunlar şiddetten rahatsız olsa bölücü terör örgütün kuyruğuna takılmazdı. Bugüne kadar ne bölücü örgütün kaçırdığı kız çocukları için iki kelam ettiler ne de Diyarbakır annelerine destek oldular. Sapkın kesimlerin hedefi toplumsal kurumlarımızı çökertmek amacı. Bu sapkın akım karşısında tek dik duran Cumhur İttifakı'dır. Bunlara meydanı bırakmayacağız.

EVLİLİK KREDİSİ

Aile kurmak isteyen gençlerimize finans desteğine başlıyoruz. Kanun bugün resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Fonu ilk etapta deprem bölgesinde hayata geçireceğiz.

Gençlerimize 150 milyar liralık evlilik kredisi sunacağız. 2 yıl boyunca aile danışmanlık hizmetinden de faydalanacaklar. Seçim vaatlerimizden olan bu fonun hayırlı olmasını diliyorum.

MUHALEFETE TEPKİ

Muhalefet cephesinde yaşananları sadece yüzümüz kızararak değil üzülerek izliyoruz. Milletimiz artık hançer siyasetinden bıktı. Adlarını duymak yüzlerini dahi görmek istemiyor. Seçim sonuçlarından sonra biraz umutlanmıştık. Belki hatalarını anlarlar dedik. ama değişen hiçbir şey olmadı.

Ağır yenilginin tüm faturasını cumhurbaşkanı adaylarına kestiler. Yollarına pişkince devam ettiler. Gizli mutabakat konusunda aynı taktiği uyguluyorlar. Tam göbeğinde yer aldıkları kirli pazarlıkta kendilerini temize çıkarmaya çalışıyorlar. Utanmasalar kazanıyoruz yalanını da inkar edecekler.

CHP'de genel başkan değişti ama CHP'de siyaset yapış tarzında zerre değişiklik olmadı. Dün de milletin aklı ile alay ediyorlardı bugün de halkı hafife alıyorlar. Tüm umutlarını masa başı senaryolara bağlamış durumdalar. Figüranlar dışında hiçbir şey değişmedi. Sahne önündekiler yenilendi ama sahne gerisindeki akıl daneleri aynı kaldı.

Figüranlar dışında hiçbir şey değişmedi. Kendilerince güya bazı atamalar yapmışlar. Seçimlerde de erken gaza gelip kendilerini komik duruma düşürdüler.

YENİDEN İSTANBUL

Bizi izlemeye devam etmeleri tavsiyesinde bulunuyorum. Bizdeki muhalefetten ne köy olur ne de kasaba. Herkesin ufku denizi kadar demişler. Bunların da ufku ancak buna yetiyor. 4 ay sonraki seçimlerle ilgili hazırlıklarımızı kendi önceliklerimize göre yürüteceğiz. Rakiplerimizin aslında onları kontrol edenler olduğunu aklımızdan çıkarmayacağız.

Bugün bir başlık atıyorum; yeniden İstanbul... Bizim kuklalarla ve kuklacılarla işimiz yok. Biz üst akıl ile mücadele ediyoruz. Şimdiye kadar bu konuda en ufak bir zafiyet göstermedik. Ev ödevlerimizi en düzgün şekilde yaptık. Sorumluluklarımızın hakkını verdik.

Güçlendirerek devam ettirdiğimiz Cumhur İttifakı'nın 31 Mart seçimlerinden de alnının akı ile çıkacağına inanıyorum. HABER MERKEZİ

 

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *