"Silahlar Sussun, Kardeşlik Kazansın"
Türkiye’de yeniden gündeme gelen çözüm süreci ve Meclis’te kurulacak olan komisyon hakkında açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, dikkat çeken mesajlar verdi. Rudaw TV’de yayınlanan programa konuk olan Yapıcıoğlu, çözümün ancak diyalog, cesaret ve toplumsal mutabakatla mümkün olacağını belirtti.
"Komisyonun İsmi Kardeşliği Temsil Etmeli"
Yarın (5 Ağustos 2025) TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un başkanlığında yapılacak ilk toplantıya dikkat çeken Yapıcıoğlu, komisyonun isimlendirilmesinin dahi sürecin hassasiyetini göstereceğini vurguladı:
“Yarın saat 11.00’de ilk toplantı olacak. TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’un başkanlığında yapılacak. Gündemi henüz bilmiyoruz. Sadece bir davet geldi, saat ve yer bildirildi.”
“Biz istiyoruz ki komisyonun ismi, kutuplaştırıcı değil, birleştirici olsun. ‘Kardeşliğin Yeniden Tesisi Komisyonu’, ‘Kardeşlik Hukukunun İnşası Komisyonu’ gibi isimler olabilir. Daha kısa bir şey düşünülüyorsa ‘Kardeşlik Komisyonu’ denebilir. Barış, adalet ve kardeşlik gibi kavramlar toplumu bir araya getirir. Bazı tarafların rahatsız olabileceği kavramlardan kaçınılmalı.”
“Siyasi Partiler Arasında Diyalog Olmalı”
DEM Parti ile doğrudan bir temas olup olmadığı sorusuna yanıt veren Yapıcıoğlu, henüz böyle bir görüşme yapılmadığını ancak olabileceğini ifade etti:
“Şu ana kadar herhangi bir görüşmemiz olmadı ama bu olmayacağı anlamına gelmez. Bu mesele sadece bir kesimin değil, 86 milyonun meselesidir. Dolayısıyla bütün taraflarla diyalog kurmak önemlidir. Hangi partiden olursa olsun, bu mesele üzerinde söz söyleyen herkesle konuşulmalı.”
“Silah Bırakanlar İçin Yasal Düzenleme Şart”
Yapıcıoğlu, çözümün sadece sözle değil, hukukla da desteklenmesi gerektiğini savundu. Özellikle örgütten ayrılanlara yönelik yasal düzenleme yapılması gerektiğini şu sözlerle dile getirdi:
“Silah bırakmış, örgütten ayrılmış kişilere yeni dava açılmamalı. Örgüt tamamen silah bırakıp feshedilirse, daha önce örgüt mensubu olmuş kişiler cezalandırılmamalı. Ceza Kanunu'na bazı indirim hükümleri getirilmeli.”
“Silah kullanmış olanlarla hiç kullanmamış olanlar aynı tutulamaz elbette. Ancak bir yasal düzenleme yapılırsa, bu kişiler de topluma kazandırılabilir. İnsanlar korkmadan, endişe etmeden geri dönebilmeli.”
“Cezaevlerindeki Müebbetlikler İçin Yeni Sayfa Açılmalı”
Yapıcıoğlu, cezaevinde müebbet alan kişilerle ilgili de af değil ama yeni bir düzenlemenin mümkün olduğunu söyledi:
“Cezaevlerinde 20-25 yılını doldurmuş, pişman olmuş, değişmiş insanlar var. Bunların durumları yeniden değerlendirilmelidir. Elbette affı konuşmak için erken, ancak yeni bir sayfa açmak istiyorsak, geçmişe dair bir yasal düzenleme gereklidir.”
“Topluma Dönüş İçin Sosyal ve Ekonomik Destek Şart”
Örgütü bırakıp toplumla barışmak isteyen kişilere devletin destek vermesi gerektiğini vurgulayan HÜDA PAR lideri, sürecin sadece hukukla değil, sosyal politikalarla da yürütülmesi gerektiğini söyledi:
“Bir kişi dağdan indiğinde sadece mahkeme ile karşılaşmamalı. Eğitime devam etmek isteyen varsa imkân sağlanmalı. İş bulmak isteyen desteklenmeli. Evlenmek, normal bir hayat yaşamak isteyenler için toplumsal bir rehabilitasyon planı yapılmalı. Aksi takdirde bu insanlar yeniden dağa döner.”
Ailelerin Hassasiyeti Gözardı Edilmemeli
Yapıcıoğlu çözüm için tüm tarafların samimi bir çaba içinde olması aşırı taleplerden kaçınması gerektiğini belirtti.
“Çözüm için ciddi samimi bir tartışma olmalı. Fakat evlatları, akrabaları katledilen kişilerin de hassasiyetleri göz ardı edilmemeli ve ona göre çalışılmalı. Bu milletin, bu memleketin selameti için herkesi “Tamam bu tam gönlüme göre değil ama bunu kabul edebilirim.” Noktasında buluşturmamız lazım.”
“Komisyon Karar Vermez, Öneri Sunar”
TBMM’de kurulacak olan komisyonun bağlayıcı bir güç değil, bir öneri organı olduğunu hatırlatan Yapıcıoğlu, yine de önemli bir rol üstleneceğini söyledi:
“Bu komisyon bir karar mercii değil. Ancak toplumun farklı kesimlerinden gelen önerileri dinleyip, bir rapor hazırlayacak. Bu rapor hükümete sunulacak. Hükümet bunu uygulayıp uygulamamakta serbest olacak.”
“Ama eğer güçlü bir toplumsal destek olursa, bu raporlar sadece raflarda kalmaz, uygulanır.”
“PKK’nin Yöntemleri Çözümün Önünde Engel”
Rudaw muhabirinin “Sizce neden bu sorun çözülmüyor?” sorusuna ise şu net yanıtı verdi:
“Çünkü PKK’nin bugüne kadar uyguladığı yöntemler çözümün önünde en büyük engel oldu. Silahla çözüm olmaz. Kürt sorunu var mı yok mu tartışmalarının ötesine geçmeliyiz. Kimlik, dil, adalet gibi konular masaya yatırılmalı. Ama PKK silah bıraktıktan sonra ancak bu mesele sağlıklı şekilde ele alınabilir.”
“İmralı’ya Görüşme Olabilir Ama Bizim Bir Talebimiz Yok”
İmralı ile bir temas olup olmayacağı sorusuna da açıklık getiren HÜDA PAR lideri, şu ifadeleri kullandı:
“Bizim böyle bir talebimiz olmadı. Ama süreci yürütenler gerekli görürse, komisyondan bazı temsilciler İmralı ile görüşebilir. Biz buna karşı değiliz. Ancak görüşmek için bizim öyle bir isteğimiz yok.”
“Suriye’deki Kürtlerin Duruşu Süreci Etkiler”
Son olarak Suriye’deki Kürt hareketlerinin sürece etkisi üzerine sorulan soruya da dikkat çekici bir yanıt verdi:
“Suriye’deki Kürtler barışı öncelemeli. Dış yönlendirmelerle değil, kendi halklarının çıkarlarını gözeterek hareket etmeliler. Türkiye’de barış olursa, bu sadece Türkiye Kürtlerine değil, Suriye, Irak ve İran’daki Kürtlere de moral kaynağı olur.”
“Ama dışarıdan yönlendirmeyle hareket eden yapıların çözüm süreçlerini sabote ettiğini geçmişte gördük. Bu hatalara tekrar düşülmemeli.”
