CHP'nin son dönmelerde, özellikle de seçim sürecinde
kullandığı saldırgan, ötekileştirici ve yok sayıcı dil, CHP'nin gücü elinde
bulundurduğu yıllarda giriştiği zulüm ve katliamları tekrar gündeme getirdi.
CHP'nin değiştim söylemlerini inandırıcı bulmadığını
belirten Tarihçi-Yazar Sadullah Aydın, CHP'nin kullandığı dilin 1930'lu
yıllardaki dil ile aynı olduğunu, iktidara gelmesi durumunda aynı jakoben
zihniyeti sürdüreceğini vurguladı.
"HERKES CHP'NİN İKTİDAR OLDUĞU DÖNMELERDE BÜYÜK
ZULÜMLER GÖRMÜŞTÜR"
Kemalist ideolojinin resmi partisi olan CHP’nin zulmünden
nasibini almamış kesimin olmadığını ifade eden Aydın, "Kürtler, Türkler,
Aleviler, Sünniler, alimler, aydınlar, yazarlar, siyasetçiler; bu ülkede
yaşayan tüm etnik ve dini kesimler, istisnasız herkes CHP'nin iktidar olduğu
dönmelerde, özellikle de 1930'lu, 40'lı ve 50'li yıllarda büyük baskılar,
zulümler ve katliamlar görmüşlerdir." dedi.
"YÜZLERCE ALİM, AYDIN, SİYASETÇİ YA İDAMA MAHKÛM
EDİLDİ YA DA ZİNDANLARDA ÇÜRÜTÜLDÜ"
CHP'nin gücü elinde bulundurduğu yıllarda tek parti
diktasının ülkeye hâkim olduğuna dikkat çeken Aydın, şöyle devam etti:
"Hukuk, özgürlükler, insan hakları rafa kaldırılmış.
Türkiye büyük bir zindana dönüştürülmüş, resmî ideolojiyi benimsemeyip aykırı görüş
belirten yüzlerce alim, aydın, kanaat önderi, siyasetçi ya idama mahkûm edilmiş
ya da zindanlarda çürütülmüştür.
CHP, iktidar olamadığı dönmelerde de mevcut hükümetlerin
tepesinde hep bir tehdit unsuru olagelmiş, oligarşik yapıları, cuntacıları, darbe
yanlısı askerleri hep desteklemiş, askeri darbelerin arkasında durmuştur."
"ALEVİLER KATLİAMDAN GEÇİRİLMİŞTİR"
CHP'nin, şimdilerde oy deposu olarak gördüğü için
kendilerine şirin gözükmeye çalıştığı Alevilere büyük zulümler yaptığını ifade
eden Aydın, "Başta Dersim olmak üzere Alevilerin yaşadıkları kentleri,
kasabaları, köyleri yakıp yıkmış, kadın çocuk demeden on binlerce sivil, masum,
günahsız Alevi insanımızı katliamlardan geçirmiştir. Kemalist rejimin baskı ve
zulümlerine dayanmayan Seyyid Rıza ve bir grup arkadaşının başkaldırısını
bahane eden CHP iktidarı, tüm Alevi halkı potansiyel suçlu ilan edip adeta
soykırımdan geçirmiştir. O günlere ait fotoğraflar insanların yüreğini yangın
yerine döndürmekte, tüyleri diken diken etmektedir." diye konuştu.
"KÜRTLER, CHP ZİHNİYETİNİN YÖNETİMİ ELE
GEÇİRMESİNDEN SONRA BÜYÜK İHANETLERE UĞRATILMIŞ"
CHP'nin zulümlerinden nasibini alan diğer bir kesimin ise
Kürtler olduğunu aktaran Aydın, şunları söyledi:
"Kurtuluş savaşında Türk kardeşleriyle omuz omuza
işgalci düşmana karşı kahramanca savaşıp cumhuriyetin iki asli kurucu
unsurundan biri olarak ilan edilen Kürtler, CHP zihniyetinin yönetimi ele
geçirmesinden sonra büyük ihanetlere uğratılmış, varlığı bile inkâr edilir
olmuştur. Çıkarılan yasalarla Kürt dili yasaklanmış, asırlardır Kürtçe olan
yerleşim yerlerinin isimleri değiştirilip Türkçe isimler konulmuş, Kürtçe
konuşmak büyük suç sayılmış, hatta vatana ihanetle eşdeğer görülmüştür. Kürt
diye bir kavin olmadığı okulların ders kitaplarına bile sokulmuş, on yıllarca
Kürt çocuklarına, 'Türküm, doğruyum' andı okutulmuş, Kürt illerinin dağına,
taşına, 'Ne mutlu Türküm diyene' sloganları yazılmıştır. Bu asimilasyoncu, yok
sayıcı, inkâr politikası yirmi yıl öncesine kadar da yürürlükte
kalmıştır."
"CHP, KÜRT HALKINA KARŞI BÜYÜK KATLİAMLARA İMZA
ATMIŞTIR"
CHP'nin, bu yok sayıcı politikalarına karşı çıkanlara son
derece acımasız davrandığına işaret eden Aydın, "Zilan’da, Bitlis’te,
Diyarbakır’da, Bingöl yöresinde, Piran ve Hınıs’ta, Sason’da ve daha birçok
yerde sudan bahanelerle Kürt halkına karşı büyük katliamlara imza atmıştır.
Milyonlarca Kürt, CHP’nin zulüm ve baskıları sonucu ya hayatını kaybetmiş ya da
öz vatanında muhacir konumuna düşmüştür." ifadelerini kullandı.
"BÜTÜN DİNDARLAR ÜLKENİN HER YERİNDE KORKUNÇ
ZULÜMLERE UĞRAMIŞLARDIR"
CHP'nin en büyük zulmünün ise dindarlara yapıldığını
belirten Aydın, "CHP’nin gücü elinde bulundurduğu yıllarda Türk’ü ile
Kürd’ü ile bütün dindarlar ülkenin her yerinde korkunç zulümlere uğramışlardır.
Bu zulümler irtica ile mücadele adı altında yakın dönme kadar sürmüştür.
Dindarlara yönelik zulümler şimdi bile ülke insanını ürpermekte, geniş kitleler
o günlere geri dönülebilir korkusuyla titremektedirler. Yaşlılarımızın,
büyüklerimizin, yaşananların canlı tanıklarının anlattıkları tüyleri diken
diken eden türdendir.
Kur'an-ı öğrenip öğretmenin yasaklandığı, ezanın Türkçe
okunduğu, camilerin ahır ve meyhanelere çevrildiği, İslami kılık kıyafetin,
tesettürün büyük suç sayıldığı, şapka giymeye direnen halkın yaşadığı
şehirlerin uçakların bombardımanına tutulduğu, alimlerin darağaçlarında
sallandırıldığı, insanların korkudan dini kitapları kazdıkları çukurlara gömüp
sakladıkları o korkunç yılların yarattığı travma hala sürmektedir." dedi.
"CHP AYNI CHP'DİR"
Konuşmasının devamında Aydın, şu ifadeleri kullandı: "Ve ne yazık ki CHP aynı jakoben, asimilasyoncu, din düşmanı, dikta yanlısı, yok sayıcı, ırkçı CHP'dir. Değiştim söylemlerinin kocaman bir yalan olduğu gerçeğini, gücü ele geçirdiği an 1930'lu 40'lı yılların uygulamalardan hiç geri durmayacağı, bu seçim sürecinde kullandığı dil, geliştirdiği söylem ve saldırgan uygulamalarıyla herkese göstermiştir."



