Arakan'daki vahşete tepki gösteren Batman Düşünce ve İnanç Özgürlüğü Platformu ve Eğitim Bir Sen Batman Şubesi yayınladıkları birer mesajla katilleri lanetlediler.
Batman Düşünce ve İnanç Özgürlüğü Platformu dönem sözcüsü Av. Yusuf Tanrıseven, katliama sert tepki göstererek, 'Sözde medeni dünyada Myanmar denilen bir devletin Arakan eyaletinde sırf Rabbimiz Allah'tır dedikleri için bir toplum yok ediliyor. Kadın, çocuk, ihtiyar demeden sadece ve sadece Müslüman oldukları için her türlü işkence ile sürgün, ölüm ve artık soykırım denecek seviyedeki katliamlar reva görülür oldu. Bir zamanlar sadece basit Budist çetelerin ifrat ve ifsatları olarak zannedilen bu zulümler bugün artık apaçık bir şekilde Myanmar devlet ordusu tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu menfur çete 26.08.2017 den bu yana yarısı kadın ve çocuklardan oluşan 850 Arakan'lı Müslüman'ı katletmiş, birçoğu yaralı haldeki 20.000 Müslüman Bangladeş'e sığınmış ve buna da imkan bulamayan yaklaşık 60.000 sivil ise dağlık alanlara kaçmışlardır.' Dedi.
Tüm dünya ülkelerine seslenen Tanrıseven, ' Geçmişte Irak'ta, Bosna'da, Afganistan'da, Irak'ta özetle tüm İslam coğrafyasında pozitif anlamda hiçbir insani müdahalede bulunmayan BM, NATO, AİHM, AB vb. yapılar ve güçler! Eğer gerçekte vahşet kurucu ve koruyucusu olmadığınızı göstermek istiyorsanız işte bugün tüm kusur ve hatalarınızı geride bırakarak Myanmar Arakan'a müdahale ile bir nevi özür ile iade-i itibar kazanma şansı önünüzde duruyor. Buradan tüm Müslüman kardeşlerimize ve devletlerine de sesleniyoruz. Efendimiz (asm): ' müminler birbirini sevmekte, birbirine acımakta ve birbirini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.' buyurmuştur. Arakan'da dünyanın dört bir yanında kardeşlerimiz zulme maruz kalıyorken bizim aklımız, Kalbimiz sızlıyor ve uykularımız kaçıyor mu?' ifadelerini kullandı.
ARAKAN KAN AĞLIYOR, DÜNYA UMARSIZ BAKIYOR
Eğitim Bir Sen Batman Şubesi de yayınladığı açıklamada, 'Hiçbir suçu, günahı olmayan ve son derece kötü fiziki koşullarda yaşamaya mahkum edilmiş insanlar, anlaşılmaz siyasi, ideolojik hesaplarla kadın, genç, yaşlı, çocuk demeden en acımasız, en vahşi yöntemlerle öldürülmektedir. Bütün insanlığın gözleri önünde hiçbir hak, hukuk, adalet ve etik ilkelere itibar etmeksizin işlenen kitlesel cürüm ve cinayetlere başta BM olmak üzere, devletler, siyasetçiler, aydınlar, sanatçılar, gazeteciler, sivil toplum örgütleri özetle bütün dünya sessiz kalmaktadır. Sözde medeni dünya insan hakları ve özgürlüğüne ilişkin tüm ilkelerini çiğnemiş, ayaklar altına almıştır. Mazlum ve müdafaasız insanlar acımasız zorbalığın ve zulmün olmayan insafına terk edilmiştir. Bütün dünya mazlumların gökleri parçalayan çığlıkları karşısında tavır olarak sağır, soğuk bir sessizliği seçmiştir. Özetle, daha önce Filistin'de, Gazze'de, Bosna'da ve halen süren Irak, Suriye işgallerinde görüldüğü üzere insanlık yok olmuştur. Neredeyse bütün katliamlara maruz bırakılanların 'Müslüman' olmaları, evrensel haksızlık, zulüm ve işkencelere karşı gösterilen betondan sessizlik ve duyarsızlığın bilinçli bir tercih olduğunu göstermektedir. Anlaşılan o ki, öldürülen, kanı akıtılan Müslümanlar olunca üzülmeye, önlemeye gerek duyulmamaktadır. ' ifadelerini kullandı.
Bu zorlu zamanların, inanan her insanın ağır sorumluluk ve sınavdan geçtiği süreç olduğunu belirten Eğitim Bir Sen, ' Kardeşlerimize bugün destek vermezsek ne zaman vereceğiz? Aile bütünlükleri parçalanarak evlerinden sökülüp atılan, sınırlar ötesine sürgün edilen, zenginliklerine el konulan kardeşlerimize acımasızca öldürüldükleri bugün değilse ne zaman yardım edeceğiz? İslam kardeşliğinin hayatı saran, kucaklayan yakınlığı, içtenliği ne zaman yaşanacak? Türkiye Dönem Başkanlığını yaptığı İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatı'nı hemen aktif olarak devreye sokmalıdır. İslam ülkeleri kendilerini teslim alan ataletten bir an önce kurtulmalı, tarihi, siyasi, ekonomik sorumluluklarını acilen yerine getirmelidir. Sivil toplum örgütleri kardeşlerimizin sorun ve ihtiyaçlarıyla daha yakın, daha yoğun ilgilenmeli, gittikleri her yerde bu zulümlere karşı farkındalık oluşturacak etkinlikler yapmalı.' Açıklamasında bulundu. İlhan Yıldız





