Son yıllarda batı kültür emperyalizminin de etkisiyle aile
kurumunun ciddi zarar gördüğünü ifade eden HÜDA Par Batman İl Başkanlığı,
yaptığı açıklamada, "Ekonomik özgürlük, iş, kariyer gibi albenili
vaatlerle modernite adına kadına zulüm yapılmaktadır. Bu zulüm devlet eliyle
meşrulaştırılarak medya aracılığıyla yaygınlaştırılmaktadır. Hayatlarını her
anlamda birleştirmiş iki bireyin birbirleriyle olan maddi ve manevi bağlarını
koparmaya çalışmak, evlilik bağına vurulan bir darbedir. Bir erkeğin eşinin
giyim tarzına müdahale etmesinin boşanma sebebi sayılması, aile bireylerinin
arasına çatışma kültürünün yerleştirilmesi aile bütünlüğünün
yıkılmasıdır.” Denildi.
Açıklamanın devamında, “Bin bir zahmetle kurulan yuvalar
mahkeme kararıyla bir çırpıda yok edilmektedir. Yargıtay’ın boşanma davalarında
vermiş olduğu kararlar, aile bütünlüğünü ortadan kaldırarak aile fertlerini
birbirlerinin rakibi haline getirmektedir. Bu tavır, toplumun örfünü,
geleneğini, inanç, düşünce ve ahlaki değerlerini yok ederek 'tek ebeveynli aile' ya
da daha doğru bir ifade ile çocukların annesiz veya babasız büyüyeceği
'parçalanmış aile' projesine hizmet etmektedir. Devlet, aile kurumunu yıkmak
için değil, onarmak ve daha güçlü hale getirmek için çalışmalıdır. Ülkemizde
yaşanan olumsuzlukların temel kaynağının toplumsal değerlerimize uymayan aile
hukuku olduğu gözden kaçırılmamalıdır." değerlendirmesinde bulunuldu.
"700 BİN ÖĞRETMEN ATAMA BEKLİYOR"
Öğretmen atamalarının azlığına da değinilen açıklamada,
"Öğretmen açığının kapatılması, bu açığın asgariye inebilmesi için de en
az 100 bin öğretmen atamasının yapılmasına ihtiyaç vardır." denildi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın ek olarak 15 bin öğretmen ataması
duyurusu hatırlatılan gündem değerlendirmesinde, "Ek olarak öğretmen
atamasının yapılması önemli olmakla birlikte yetersizdir. Çünkü Milli Eğitim
Bakanlığının rakamlarına göre 107 bin 909, sendikaların açıklamalarına göre ise
150 binden fazla öğretmen açığı vardır. Her yıl bu rakamlar daha da
artmaktadır. Yine Milli Eğitim Bakanlığına göre 460 bin, sendikalara göre ise
tam 700 binden fazla atanamayan öğretmen vardır. Bu rakamlar göz önünde
bulundurulduğunda 15 bin öğretmen atamasının devede kulak bile olmayacağı
aşikârdır. Okullarımızda sağlıklı eğitim öğretimin yapılabilmesi için öğretmen açığının
kapatılması, bu açığın asgariye inebilmesi için de en az 100 bin öğretmen
atamasının yapılmasına ihtiyaç vardır." denildi.
"YÜZ YÜZE EĞİTİMİN NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU ORTAYA
KOYMAKTADIR"
Gündem değerlendirmesinde yüz yüze eğitime ilişkin ise şu
ifadelere yer verildi: "Bu süre içerisinde okullarda inceleme yapan eğitim
uzmanları bazı sonuçları basın ile paylaştılar. Bu sonuçlara göre; okuma
yazmayı unutan, arkadaşlarıyla iletişim kuramayan, defter ve kalem kullanmakta
ciddi anlamda zorlanan, çabuk yorulan, dersten sıkılan ve birtakım psikolojik
sorunlar yaşayan bir öğrenci profili oluşmuştur. Bu sonuçlar; salgının eğitim
ve öğretimde büyük tahribatlar oluşturduğunu göstermektedir. Öğrencilerde ciddi
bir öğrenme kaybı yaşanmaktadır. Bu durum, pedagojide yüz yüze eğitimin ne
kadar önemli olduğunu da ortaya koymaktadır. Yüz yüze eğitimin bir daha
aksamaması için gerekli bütün tedbirler alınmalı, veliler de üzerine düşeni
yapmalıdır. Öğrencilerin kayıplarını telafi edebilmeleri için psikolojik ve
sosyal destek mutlaka yapılmalıdır."




