36,7272
35,1895
2.968,28
Buharlaşma;
sözlükte ‘’bir maddenin
kimyasal bir değişme olmaksızın sıvı halden buhar haline geçmesi’’ olarak
tanımlanır. Yani sıvı halden elle tutulamaz hale gelmek. Başka bir tabirle elde
var sıfır. Asgari ücret veya
daha da altında çalışanlara bakan bir boyutu da var buharlaşma
kelimesinin. Daha ücretini almadan bunu nereye vereceğini kara kara düşünüyor
maalesef. Parası eline geçmeden buharlaşıveriyor. Yani evdeki hesap çarşıya bir
türlü uymuyor.
Bildiğimiz üzere
aralık ayının son haftasında Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun
belirlediği 2021 yılında geçerli olan asgari ücret brüt 3.577,50 TL, net
2.825,90 TL olarak açıklandı. Yani yüzde 21,56 oranında bir artış oldu. Bu
rakamlar çalışanları pek memnun etmese de zamlı maaşlarını bekler oldular.
Asgari ücretle çalışanların tümü ocak ayı maaşlarını şubat
ayında alırlar. Ama yapılan zamlardan sonra bırakın zamlı maaş almayı, maaş
alamadan borçlanmaya başladılar. Gıda maddeleri başta olmak üzere bir çok şeye haddinden fazla zam yapıldı.
Hemen her zam döneminde haber kanallarının sıklıkla yaptığı
çarşı pazar haberleri gelir akıllara. Muhabir pazara giden dar gelirli birinin
peşine takılır. Onun yaptığı o günkü Pazar alışverişi mercek altına alır ve
akşamki haber bültenine servis eder. Bu durum her sene bu şekilde tekrar eder.
Sonuç da hiç değişmez maalesef: Memnuniyetsizlik.
Biz de bu haberlerden
yola çıkıp hayalen çarşı pazara gidelim. Mesela daha önce mandalina ve portakal
2.,5 TL iken şuan 4.95 ,yumurta 12 TL iken 23 TL'ye yükseldi. Bunlar
anlaşılması için bir kaç örnek sadece. Araba muayene ücretinden tutun da
elektriğe, doğalgaza neredeyse her şeye zam yapıldı.
Vardiyalı çalışan insanların, daha önce vardiyada çıkan
yemeğin yanında verilen meyveleri yemeyip, çocuklarına götürürken, bu zamlardan
sonra yemeği de yiyemeyip çocukları götürmek zorunda kalacak.
Peki ailesini geçindirmek için asgari ücretin çok altında
çalışmak zorunda kalanlar ne yapacak? 1500-1750 TL' ye nasıl geçinecekler. Daha
da kötüsü sabit bir geliri olmayanlar ne yapacak. Özellikle gündelik işlerde
karın tokluğuna çalışıp rızkını kazanmaya çalışanların durumu daha da vahim.
Bu yapılan zamlar asgari ücrete yapılan artışı deyim
yerindeyse bularlaştırdı. Nereden bakarsak bakalım bu artış işverene yaradı.
Özellikle gıda sektöründe hizmet veren zincir marketler bu işin kazananı oldu.
Asgari ücrete yapılan yüzde 21,56 oranına karşılık neredeyse her şeye en az
yüzde 30 zam yaptılar. Buna müdahale edilmemesi durumda altın ve dolardaki
artış gibi bir durum çıkacak ortaya. Bunun
sonucunda da dinimizin emrettiği evlilik de çok zor hale gelir.
Evliliklerin azaldığı toplumlarda başta ahlaksızlık olmak üzere bir çok sorun
ortaya çıkar.
Ekonomik sıkıntıların had safhaya çıktığı dönemlerde toplum
olarak ne yapabiliriz diye düşünmemizde fayda var. Elimizden geldiğince
çevremizdeki ihtiyaç sahibi kardeşlerimizi iyi araştırıp onlara gereken yardımı
yapmakla başlayabiliriz. Evlenecek gençlerin yükünü hafifletip bu hayra ortak
olabiliriz. Kiracımız varsa onun kirasını en azından artırmayabiliriz. Bize borcu olan kardeşlerimizin borçlarının
vadesini uzatabilir hatta bir adım daha öteye gidip ödeyemeyecek durumda olanların borcunu
tasadduk edebiliriz. Ama en önemlisi de
geçim sıkıntısı içinde olanların kanaatkar olup Yüce Yaradana sırtını
dayamasıdır. Zira O darda ve zorda olanın en büyük yardımcısıdır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "çerez politikasını" inceleyebilirsiniz.