36,7272
35,1895
2.968,28
Aylardır Gazze’de süren siyonist işgal ve katliamların
sona ermesi ve ateşkesin olması için birçok kez girişimlerde bulunuldu ancak
şuana kadar yapılan girişimler gerçek anlamda bir sonuç vermedi.
ABD Başkanı Joe Biden, 31 Mayıs’ta 3 aşamalı yeni bir
ateşkes planından söz etti. İşgal rejiminin zayiatlarının sürekli çoğaldığı bir
süreçte ortaya konan ateşkes planının, Hamas tarafından da değerlendirilebileceği
ifade edildi.
Bugüne kadar işgal rejimine sınırsız destek veren ABD
şimdi de eğer ateşkesin oluşmasını istiyorsa bu isteğin altında bir bit yeniği
aranması ve bu plana kuşkuyla bakılması lazımdır. Bu değerlendirme işin bir
yönü olmakla birlikte diğer önemli bir husus ise Hamas’ın şartlarının kabul edileceği
mutlak bir ateşkesin sağlanmasıdır.
Aylardır süren bir soykırım söz konusudur ve bu
soykırımın şartlar zorlanarak durması gerekir. İşgal rejimi hiçbir kuralı
dinlemeden, hiçbir değeri dikkate almadan zulüm ve katliamlarını sürdürüyor.
İşgal rejiminin tek başardığı nokta kadın ve çocukları bombalarla
katletmesidir, okul ve yerleşim yerlerini tonluk bombalarla harabeye
çevirmesidir. Bunun hesabı elbette çok çetin olacaktır.
İşgal rejimi için hiçbir şey 7 Ekim öncesi gibi
olmayacaktır. Hani bazı olaylar vardır ve bu olaylar tarihi açıdan dönüm
noktalarıdır. İşte Aksa Tufanı hem Filistin davası için hem de insanlıktan
nasibini almayan siyonist işgal rejimi açısından bir dönüm noktası olmuştur.
Tarih, Aksa Tufanı’nı bir dönüm noktası olarak sayfalarına kaydedecektir.
Gelinen süreçte ateşkesin sağlanması ve saldırıların
durması için girişimlerde bulunurken dikkate alınması gereken önemli bir nokta,
ateşkes şartlarını belirleyecek tarafın Hamas olması gerektiği hakikatidir.
Ateşkes olacaksa evvela işgal rejimi çok acil bir
şekilde Gazze ve Refah başta olmak üzere işgal ettiği tüm bölgelerden geri
çekilmelidir.
Ateşkes için aşağıdaki maddelerin de mutlak surette
dikkate alınması gerekmektedir.
Saldırıların durması, sona ermesi ateşkes şartlarının
başındaki madde olmalıdır.
Yıllardır devam eden abluka bir an evvel
kaldırılmalıdır.
Yerinden edilmiş mazlum Filistinlilerin ikamet
ettikleri yerlere dönmeleri sağlanmalıdır.
İşgal rejimi aylardır harabeye çevirdiği şehirlerin
yeniden inşası için çok yüklü bir tazminat ödemek mecburiyetinde
bırakılmalıdır.
Gazze şeridinin bir bütün olarak yeniden inşası için
tüm dünyada ülkeler nezdinde bir seferberlik başlatılmalıdır.
İşgal rejimi bir daha asla Filistin’e ve mazlum halka
saldırmayacağına ve Filistinlilere baskı ve zulüm yapmayacağına dair
uluslararası kuruluşların şahitliğinde taahhütte bulunmalıdır.
Netenyahu ve savaş kabinesi başta olmak üzere soykırım
suçu işlemiş olan tüm siyonist yetkililer ve askerler adalet önünde hesap
vermeli ve yaptıkları katliamlardan dolayı vicdanlarda mahkûm edilmelidir.
İşgal rejiminin elinde alıkonulan tüm Filistinliler
bırakılmalı ve bunlara tazminat ödenmelidir.
İnsani yardımların Filistinlilere ulaşması için sınır
kapıları ivedilikle açılmalıdır.
Bu maddelerin işgal rejimi tarafından kabul
edilmesinin kolay olmayacağı tahmin edilen bir gerçektir ancak aylardır süren
katliamlara karşı onurlu ve izzetli bir direniş ortaya koyan mücahitlerin
duruşu ve mukavemeti işgalcileri ateşkese ve Hamas’ın şartlarını kabul etmeye
mecbur bırakacaktır.
Görelim mevlam neyler, neylerse güzel eyler. Bunca
ödenen bedellerden sonra Rabbim günümüzün kahraman mücahitlerine hem sahada hem
de masada zaferler nasip etsin.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "çerez politikasını" inceleyebilirsiniz.