36,7272
35,1895
2.968,28
Gazze’nin direniş
erlerine selam olsun. Direniş erlerini yetiştiren annelere, babalara, bacılara
selam olsun. Kassam Tugayları’nın kahraman evlatlarına selam olsun. Ebu Ubeyde’ye, Muhammed Daif’e, Yahya
Sinvar’a ve diğer bütün komutanlara ve komutanların korkusuz neferlerine selam
olsun.
7 aydır gaddarca ve
hunharca saldıran işgalci faşist siyonistlere karşı tarihi ve destansı bir
mukavemet gösteren ümmetin yüz aklarıdır onlar. Onlar zamanın Ammarları, Yasirleri, Hamzaları ve Alileridirler.
Onlar uzun yıllardır
cihadı ve fiili mücadeleyi unutmuş olan ümmeti Muhammed’e, mümin fertlere
yakışır bir cihadın nasıl yapılması gerektiğini yeniden hatırlatan İslam’ın
korkusuz askerleridir.
Direnişleriyle ümmeti
uyandıran unsur oldular. Ortaya koydukları fedakârlıklarla yeryüzü
mustazaflarının umudu ve ümidi haline geldiler.
Onlar, dünyanın bütün
egemen devletlerinin güç, imkân ve desteklerini arkasına alarak nazivari
uygulamalarla Filistinli mazlumları katleden, Gazze’yi harabeye çeviren
aşağılık siyonistlerin imaj ve presjtini yerle bir eden aslanlardır.
Uluslararası
metin ve bildirgelerle sözde insan hakları savunuculuğu yapan yalancı ve
ikiyüzlü çıkarcı kuruluşların karanlık maskelerini yere düşüren azizlerdir
onlar.
Küresel sistemin
çarklarının sekteye uğramaması için kendilerine göre bir düzen kuran ilkesiz ve
sefil globalcıların sahtekârlıklarını ve ikiyüzlülüklerini ortaya çıkaran
asillerdir onlar.
Onlar
Hamas’tır, onlar Kassam’dır, onlar İslami Cihad’tır, onlar Kurtuluşun
Öncüleri’dir. Onlar bir bütün olarak işgalci soysuzlara
ve bebek katili aşağılıklara karşı Filistin’in özgürlüğüyle beraber ümmetin
geleceği için cihad meydanlarında bin bir sıkıntı ve zorluğa göğüs gererek
kahramanlık destanı yazan Gazze Mektebi’nin civanmert öğretmen ve
öğrencileridir.
Bu mektepte direniş var,
diriliş var, şehid var, şehadet var. Bu mektepte fedakârlık var, kahramanlık
var, teslimiyet var, unutulmayacak destansı mücadeleler var.
Bu
mektebin her bir üyesi kanıyla, malıyla, canıyla bedeller ödeyerek ders
veriyor. Bu mektepte dersler sözle anlatılmıyor, birebir yaşanarak ortaya
konuluyor. İşte bu mektebin adı Gazze Mektebi’dir.
Gazze Mektebi, ümmetin
yeniden dirilmesine, Müslümanların yeniden kendilerine gelmesine vesile oldu.
Gazze Mektebi, zalimlerin murdar oyunlarını bozdu, hesaplarını tersyüz etti.
Gazze
Mektebi, tarafları ve safları iyice netleştirdi.
Bir yanda zalim siyonistlere taraf olanlar, diğer yanda mazlum Gazzelilerin
safında yer alanlar… İşte bu açıdan Gazze
Mektebi, hakkı ve batılı birbirinden ayıran furkan oldu.
Gazze Mektebi’nde ortaya
konulan kahramanlıklar, emsalsiz yiğitlikler, direniş meydanlarındaki zorluk ve
imkânsızlıklara rağmen siyonist tankları iman gücüyle imha eden cihad erlerinin
benzersiz operasyonları tarih boyu unutulmayacak, her daim anlatılacaktır.
Gazze
Mektebi’nde hedef ümmetin ilk kıblesi Mescid-i Aksa başta olmak üzere işgal
edilmiş bütün Filistin topraklarını gerçek anlamda özgürlüğe kavuşturmak, tüm
insanlık ailesini de insanlığın kalbine saplanan hançer olan siyonizm
ideolojisinden arındırmaktır.
Elbet, mektebin asil ve
aziz insanları hedeflerine ulaşacaktır. 7 Ekim Aksa Tufanı Operasyonu bu
sürecin başlangıcıdır. Sürecin sonunda
zafer vardır biiznillah.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "çerez politikasını" inceleyebilirsiniz.