Filistinli Müslümanların Gazze’de sürdürdüğü emsalsiz mücadele, uzun yıllar konuşulacak, üzerine kitap yazılacak, okullarda okutulacak bir mücadele olacaktır.
Tarih Gazze’de Kassam Tugayları ve Kudüs Tugayları’nın işgalci siyonist düşmana karşı ortaya koyduğu kahramanlığı sayfalarına altın harflerle yazacaktır.
Düşman tüm unsurlarıyla Gazze’de direniş eksenini yok etmenin planlarını yapmaktadır. Amaçları Gazze’yi tamamen işgal etmek ve Hamas başta olmak üzere tüm direniş hareketlerini ortadan kaldırmaktır.
İşgalcilerin bu emellerine ulaşması, Kudüs ve Mescidi Aksa’nın sahipsiz kalması ve Filistin davasının sekteye uğraması anlamına gelecektir.
Hamd olsun Gazze’de direnişçi mücahitler kıt imkanlara rağmen ellerinden gelen tüm mücadeleyi ortaya koyuyorlar. Şu ana kadar düşman, hedeflerine ulaşamadı, inşallah da ulaşamayacak, Gazze’yi ele geçiremeyecek.
Siyonist düşman en modern silahlara sahip olmasına, dünyanın egemen ülkelerinin desteklerini arkalarına almalarına rağmen şu ana kadar istediklerine ulaşamadı.
Siyonist düşmanın yapabildiği uçak ve tanklarla hedef gözetmeden bombalarla saldırmaktır. Bu yüzden Gazze’yi harabeye çevirdiler, her yeri yaktılar, yıktılar; okulları, camileri, hastaneleri, sivil yerleşim yerlerini yerle yeksan ettiler.
Bu saldırıları yaparken dünya izledi maalesef. Ülke yöneticileri bu vahşi saldırılara sarfı nazar etti, işlenen soykırıma karşı sukut etti, sessizliğini sürdürdü.
Elbette tarih Gazze’de mücahitlerin ortaya koyduğu kahramanlığı yazacağı gibi siyonist işgale ve soykırıma sessiz kalan ve destek verenleri de unutmayacak, kara sayfalarına kaydedecektir.
İşgalcilerin 7 Ekim sürecinde başlattıkları saldırılara tepki veren çok sayıda ülke halkı da oldu elhamdülillah. Sivil insanların ortaya koyduğu eylemler çok anlamlıydı.
Gazze’de işgalci düşmanın aralıksız süren saldırılarına karşı ortaya konması gereken tepkilerde ne yazık ki son günlerde düşme yaşandığı görülmektedir.
Oysa Gazze ve Kudüs tam anlamıyla özgürleşmeden, Filistin siyonist işgalden kurtulmadan ve özellikle de mücahitlerin kahramanca mücadelesi devam ettiği müddetçe duyarlı ve hassasiyet sahibi halklar da meydanlarda tepki göstermeye, muhtelif etkinlikler yapmaya ve Filistin davasına sahip çıkmaya devam etmelidir.
Bugün Gazze’de mücahitlerin verdiği mücadele, tüm ümmetin onuru ve izzeti için verilen bir mücadeledir. Bugün Gazze’de Kassam Tugayları’nın yaptığı savaş, tüm dünya Müslümanları adına yapılan bir savaştır.
Bu savaş sadece Filistin ile işgalci israil arasında yapılan bir savaş değildir. Bu savaş hakkın ve batılın mücadelesinin verildiği bir savaştır.
Bu savaşta hakkın batıla galebe çalması büyük bir önem arz etmektedir. Allah’ın izni ve yardımıyla hakkın savunucuları olan direniş cephesi, ABD başta olmak üzere emperyalist şer güçlerin sınırsız desteğini almasına rağmen aylardır emellerine ulaşamayan işgal ordusuna karşı galip gelecektir.
Mücahitlerin galip geleceğine olan inancımız tamdır. Mücahitler galip gelecek ve inşallah işgalci siyonistler haksız ve hukuksuzca gasp ettikleri toprakları gerçek sahiplerine teslim edecektir.
O günler çok uzakta değildir. Bunlara erişilmesi için Filistinli müslümanlar yıllardır büyük bedeller ödediler ve halen de ödüyorlar.
İnşallah artık verilen bedellerin karşılığını almanın zamanı gelmiştir. 7 Ekim sürecinde başlatılan Aksa Tufanı Harekatı bu zaferin başlangıcı olacaktır. Allah o günleri pek yakında görmeyi nasip etsin