Ey kıymetli anne ve babalarımız lütfen bize sahip çıkın. Bizi başıboş bırakmayın. Bizi bize emanet etmeyin. Başınızdan savıp sokaklara salmayın. Biz yalnız başımıza doğruyu bulamayız. Ancak sizin yardımınız, sizin öğütleriniz ve sizin koruyuculuğunuz ile bizler ayakta durabiliriz. Bizi başıboş bırakırsanız nerede duracağımız belli olmaz.

Bizler freni patlamış bir kamyon gibiyiz. Siz fren olun. Eğer siz fırın olmazsanız biz duvara çarparken sizde o arabanın içinde duvara çarparsınız. Birazcık Etrafınıza bakarsanız kendi evlatlarının peşinde yanlışa koşan nice alim baba görürsünüz. Nice zengin babayı batıran, iflasa götüren evlat görürsünüz.       

Ey babamız Ey Anamız, bizler size Allah'ın birer emanetiyiz. Eğer Bu emanete sahip çıkmazsanız Allah sizden bunun hesabını sorar. Allah ayeti kerimelerinde bizleri size emanet etmiştir. Babaya çobanlık görevi veren Allah kendisini ve aile ferdini yakıtı taş ve insan olan Cehennem azabından, ateşinden korumayı tavsiye etmiştir.  ‘’ Ey iman edenler! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu ateşten koruyun.’’ Tahrim 6.  “Hepiniz çobansınız/gözetmensiniz ve hepinizi elinizin altındakilerden sorumlusunuz..” (Buhari, Nikah,91)  

Bazı alimler, bu gibi ayet ve hadislere dayanarak “kıyamet günü Allah babalardan dolayı çocukları sorguya çekmeden önce, evlatlardan ötürü babaları sorguya çeker” demişler. (bk. İbn Kayyım el-Cevziye, Tuhfetu’l-Mavdud bi Ahkami’l-Mevlud,Dımaşk, 1391/1971, 1/229)

         "Bir kimsenin bir kız evladı olsa da, onu İslam adabı ile terbiye etse ve Allah'ın kendisine verdiği nimetlerle büyütse, Allah Teâlâ, o kişiyi cehennem ateşinden korur." (Taberani, Mu’cemu’l Kebir, 9/45, H. No: 10295)

"Bir kimsenin üç kızı olup da, onları besler, merhamet eder, terbiye ederse, cennet ona vacib olur." (Ebu Davud, Edep, 120, 121)

 Bizler, tam olarak doğru bir karar veremeyecek durumda olan gençleriz. Bize el uzatmadığınızda yanlışa çok kolay ve basit bir şekilde düşeriz. Hep suçlanan gençliktir. Ama asıl suçlu bizi o şekilde sevk eden veya bize sahip çıkmayan anne babalarımızdır büyüklerimizdir. Bizler yanlışa kolaylıkla gireriz. O yüzden bizlere sahip çıkın. Yoksa bizler yanlışa giderken sizde bizim peşimizden gelirsiniz. Dolayısıyla bizler sizin eserleriniziz. Sizler bizi bu hale koyuyorsunuz. Biz iyi isek sizin Terbiyeniz ile iyi olmuşuz. Yanlış yola girmişsek sizin umursamazlığınız başıboş bıraktığınızdan dolayı yanlış yola girmişiz. Bize el atın. Bizi suçlamayın. Bize terbiye verin. Bize ahlakı öğretin.

Her Çocuk Her genç anne babasının eseridir. Ey ana babalar çocuğunuza karşı sabırlı, şefkatli ve günahtan, yanlıştan koruyan bir koruyucu olun. En ufak şeyde, en ufak sıkıntıda git televizyon seyret, çizgi film seyret, al bu telefonla uğraş demeyin. Al oyun oyna. Bizim çocuklarımız 3 yaşındayken telefon hastası oluyorlar ve bütün beyinleri çizgi filmlerle, oyunlarla dolu oluyor. Şunu hiç bir zaman unutmayalım bu gençlik biz büyüklerin eseridir. Gençleri suçlamaktan vazgeçelim. Kendimizi suçlu görelim. Birçok genç gördüm. Sonra babalarını tanıdım. Baktım ki o gençler babalarından daha iyi ahlaka sahiptirler. Hangi genç kız babasının izni olmadan düğünlere gidiyor. Baba ve anneler onları süsleyip özel taksi ile götürüyorlar.

 15-16 yaşındaki çocuğunu 2 kuruş para için her türlü günahın açıktan yapıldığı Marmaris gibi yerlere kendi eliyle gönderen babayı anayı gördüm. O gençler, Marmaris, Bodrum, Antalya plajlarında çalışmaya gidiyorlar.

 Dolayısıyla gençlik çok bozulmuş demeyelim. Büyükler çok bozuk olmasaydı gençler bu kadar bozulmazdı. Bizler kendimizi düzeltip gençlerimize sahip çıkarsak kurtuluruz. Ama vallahi biz gençlerimizi ve çocuklarımızı haramdan yanlıştan muhafaza etmezsek Vallahi Bizler de onların binmiş olduğu arabaya bineceğiz ve onlar şoför olacaklar. Bizi de gidecekleri yere götürecekler.