35,9979
34,5383
3.005,99
Devlet, her şeyden önce baba gibi olmalı. Babanın çocukları hakkında
düşündüğü gibi Devlette vatandaşı hakkında öyle düşünmeli ve davranmalıdır.
Devlet halkı bir müşteri gibi görmemelidir. Esnafın yaptığı gibi yapamaz. Esnaf
müşterisinde kar etmenin yollarını arar. Devlet kurumları halka hizmet
etmelidir. Halkını düşünen devlet kurumları halka çok ucuza mal olacak şekilde
ev ve araba gibi temel ihtiyaçlarda yardımcı olmalıdır. Türkiye deki devlet
bankaları vatandaşlardan çok kar elde ediyor.
Özel bankaların yaptığı karlarla yarışıyorlar. Halk bankası yıllık karını
açıklarken trilyonlarla açıklıyor. Halbuki devlet bankasının amacı halka çok
ucuza olacak krediler sunmak olmalıdır. Bir ev almak istediğinizde özel
bankalar ile devlet bankalarının oranları aynıdır. Türkiye deki bütün bankalar
halkı sömürüyor. Ve büyük karlar elde ediyorlar. Devlet bankaları da kar
noktasında onlarla yarışıyor.
Bu son aylarda dolarla ilgili olan zamlar dolar 7.4 ten 5.4 indiği halde
fiyatlar inmiyor. Devlet kendi hizmetlerine ve sattıklarına ciddi oranda
indirim yaparsa, şirketleri de indirim için zorlayabilir. Ama devlet vatandaşa
özel şirketlerin baktığı gibi bakıp ne kadar kar elde etsem iyidir mantığı ile
bakarsa özel şirketler de halkı perişan ederler.
Türkiyedeki satışlar Dolar üzerinden yapılsaydı halk daha karlı olurdu.
Dolar yükseldi diye fiyatlar yükseliyor ama dolar inince fiyatlar sabit
kalıyor. Dolar % 5 arttığı zaman piyasaya % 30 zam yapılıyor. Yani dolar
bahane oluyor. Devlet gerekli denetimleri yapmıyor. Normalde her şirkette
görevlendirdiği dürüst bir eleman olmalıdır. Şirketler bundan habersiz zam
yapamazdı. Koçun satın aldığı TÜPRAŞ’ın yıllık karı TÜPRAŞ’ın
devletten alış fiyatına denk geliyor. Bu korkunç bir kardır. Devlet gelir
getiren devlet kurumlarını özelleştirmiş. Buraları alan şahıslar korkunç karlar
elde etmektedirler. Bu şirketlerin üzerinden denetim ya çok azdır ya da denetim
yapanlar bunlardan rüşvet yiyor. Çoğu büyük şirketlerin sahipleri,
partilerin yönetim kurullarındadırlar. Ya da temsilcileri yönetimdedirler.
Bunlar Milletvekillerin seçilmesinde etkilidirler. Birde bu patronların
partileri hükümet olsa ne yaparlar? Bunlar hem devleti hem de halkı sömürürler.
Halk Elektrik kurumunun haksız kazançlarından feryat ediyor. Ama duyan yok.
Devlet özelleştirdiği kurumların aynısından elinde de bulundurmalıdır. O zaman
özel şirketlerle baş edebilir. Eğer devlet benzin satsa ve özel şirketlerde
benzin satsa devlet benzini az bir karla sattığı zaman özel şirketler de fiyat
indirirler. Ama devlet piyasadan çekilirse ve özel şirketler piyasanın tek
hakimi olsalar halk perişan olur.
Devlet özel şirketlerin elinde olan fabrikaların benzerini kurmalı ve
halka ucuz ürün satmalı. Özel şirketlerle kar oranında yarış yapmamalıdır.
Devlet, dolardan kaynaklanan zamları dolar indiği gibi indirmelidir. Türk
lirasına fiyatları sabitlememelidir. Devlet halkı suç işlemeden önce
uyarmalı ve elinden tutmalıdır. Eğer polisler suçüstü yakalayalım diye
vatandaşın suç işlemelerini bekliyorsa, suç işleyenler profesyonel olurlar ve
başa da çıkmak zorlaşır.
Devlet, halka hizmet etmeli müşteri olarak görmemelidir. Yani bir baba
evlatları için ne düşünüyorsa öyle düşünmelidir. Baba, evlatlarına iyi bir
gelecek bırakmak için çalışıyor.
Ondan kar etmenin hesabını yapmıyor.
Devlet yetkilileri halktan ne koparsak kardır derlerse, halkta devletten
ne koparsam kardır düşüncesine girer. Devlet, halka karşı babalığını
göstermelidir. “Devlet malı denizdir yemeyen kerizdir.” Düşüncesini
halkın kafasından çıkarmak lazımdır. Devlet, kendi maaş ve masrafları için her
yolu deneyen vekillerden kurtulmalıdır. Bir memurun yaşadığı gibi yaşamak
isteyen vekiller halkı temsil etmelidir. Krallar gibi yaşamak isteyen vekiller
halk için faydalı olmazlar. Memur nasıl kendi kirasını, telefon ve yol masraflarını
cebinden veriyorsa vekillerde ceplerinden vermelidirler.
Devlet, her şeyden önce baba gibi olmalı. Babanın çocukları hakkında
düşündüğü gibi Devlette vatandaşı hakkında öyle düşünmeli ve davranmalıdır.
Devlet halkı bir müşteri gibi görmemelidir. Esnafın yaptığı gibi yapamaz. Esnaf
müşterisinde kar etmenin yollarını arar. Devlet kurumları halka hizmet
etmelidir. Halkını düşünen devlet kurumları halka çok ucuza mal olacak şekilde
ev ve araba gibi temel ihtiyaçlarda yardımcı olmalıdır. Türkiye deki devlet
bankaları vatandaşlardan çok kar elde ediyor.
Özel bankaların yaptığı karlarla yarışıyorlar. Halk bankası yıllık karını
açıklarken trilyonlarla açıklıyor. Halbuki devlet bankasının amacı halka çok
ucuza olacak krediler sunmak olmalıdır. Bir ev almak istediğinizde özel
bankalar ile devlet bankalarının oranları aynıdır. Türkiye deki bütün bankalar
halkı sömürüyor. Ve büyük karlar elde ediyorlar. Devlet bankaları da kar
noktasında onlarla yarışıyor.
Bu son aylarda dolarla ilgili olan zamlar dolar 7.4 ten 5.4 indiği halde
fiyatlar inmiyor. Devlet kendi hizmetlerine ve sattıklarına ciddi oranda
indirim yaparsa, şirketleri de indirim için zorlayabilir. Ama devlet vatandaşa
özel şirketlerin baktığı gibi bakıp ne kadar kar elde etsem iyidir mantığı ile
bakarsa özel şirketler de halkı perişan ederler.
Türkiyedeki satışlar Dolar üzerinden yapılsaydı halk daha karlı olurdu.
Dolar yükseldi diye fiyatlar yükseliyor ama dolar inince fiyatlar sabit
kalıyor. Dolar % 5 arttığı zaman piyasaya % 30 zam yapılıyor. Yani dolar
bahane oluyor. Devlet gerekli denetimleri yapmıyor. Normalde her şirkette
görevlendirdiği dürüst bir eleman olmalıdır. Şirketler bundan habersiz zam
yapamazdı. Koçun satın aldığı TÜPRAŞ’ın yıllık karı TÜPRAŞ’ın
devletten alış fiyatına denk geliyor. Bu korkunç bir kardır. Devlet gelir
getiren devlet kurumlarını özelleştirmiş. Buraları alan şahıslar korkunç karlar
elde etmektedirler. Bu şirketlerin üzerinden denetim ya çok azdır ya da denetim
yapanlar bunlardan rüşvet yiyor. Çoğu büyük şirketlerin sahipleri,
partilerin yönetim kurullarındadırlar. Ya da temsilcileri yönetimdedirler.
Bunlar Milletvekillerin seçilmesinde etkilidirler. Birde bu patronların
partileri hükümet olsa ne yaparlar? Bunlar hem devleti hem de halkı sömürürler.
Halk Elektrik kurumunun haksız kazançlarından feryat ediyor. Ama duyan yok.
Devlet özelleştirdiği kurumların aynısından elinde de bulundurmalıdır. O zaman
özel şirketlerle baş edebilir. Eğer devlet benzin satsa ve özel şirketlerde
benzin satsa devlet benzini az bir karla sattığı zaman özel şirketler de fiyat
indirirler. Ama devlet piyasadan çekilirse ve özel şirketler piyasanın tek
hakimi olsalar halk perişan olur.
Devlet özel şirketlerin elinde olan fabrikaların benzerini kurmalı ve
halka ucuz ürün satmalı. Özel şirketlerle kar oranında yarış yapmamalıdır.
Devlet, dolardan kaynaklanan zamları dolar indiği gibi indirmelidir. Türk
lirasına fiyatları sabitlememelidir. Devlet halkı suç işlemeden önce
uyarmalı ve elinden tutmalıdır. Eğer polisler suçüstü yakalayalım diye
vatandaşın suç işlemelerini bekliyorsa, suç işleyenler profesyonel olurlar ve
başa da çıkmak zorlaşır.
Devlet, halka hizmet etmeli müşteri olarak görmemelidir. Yani bir baba
evlatları için ne düşünüyorsa öyle düşünmelidir. Baba, evlatlarına iyi bir
gelecek bırakmak için çalışıyor.
Ondan kar etmenin hesabını yapmıyor.
Devlet yetkilileri halktan ne koparsak kardır derlerse, halkta devletten
ne koparsam kardır düşüncesine girer. Devlet, halka karşı babalığını
göstermelidir. “Devlet malı denizdir yemeyen kerizdir.” Düşüncesini
halkın kafasından çıkarmak lazımdır. Devlet, kendi maaş ve masrafları için her
yolu deneyen vekillerden kurtulmalıdır. Bir memurun yaşadığı gibi yaşamak
isteyen vekiller halkı temsil etmelidir. Krallar gibi yaşamak isteyen vekiller
halk için faydalı olmazlar. Memur nasıl kendi kirasını, telefon ve yol masraflarını
cebinden veriyorsa vekillerde ceplerinden vermelidirler.