Rehber TV'de katıldığı programda Resmi Gazete'de yayımlanan 671 sayılı Kanun Hükümde Kararnameyle bir düzenleme yapıldığı, böylece 38 bin kişiye tahliye yolunun açıldığını hatırlatan Yapıcıoğlu, düzenlemedeki amacın cezaevindeki doluluk oranları olduğuna dikkat çekti.
Düzenleme kapsamının dışında kalan suçları sıralayan Yapıcıoğlu, hırsızlık, gasp, rüşvet, görevi kötüye kullanma, adam yaralama, dolandırıcılık suçundan yatanların ise tahliye olacağını belirterek FETÖ/PDY'nin hakim ve savcıları tarafından cezaevine atılanları hatırlattı. Yapıcıoğlu, 'Bugün, terör örgütü üyesi diye tutuklanan hakim ve savcıların vermiş oldukları kararlarla cezaevlerine giren insanların önemli bir kısmı bundan istifade edemeyecek.' dedi.
Ergenekon ve Balyoz davalarından içeriye atılanlar için 2014 yılının başlarında cezaevinden çıkarılmaları için Hükümet tarafından formül arayışına gidildiğini söyleyen Yapıcıoğlu, sanıkların Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruları sonucunda dosyalarının Yargıtay'da bozulduğunu ve beraat ettiklerini ifade etti.
Yapıcıoğlu, 'Bu konuda çok ciddi bir samimiyet testi geldi hükümetin önüne ve sınıfta kaldı. Ordu içerisinde darbe yapmaya çalışanlar var ama hükümet bir yön değiştirdi. Hükümet sadece onlara yapılan haksızlıkları gördü, onların mağduriyetini ortadan kaldırdı. Peki o hakimler ve savcılar sadece o askerlere mi ceza verdiler? Bugün herkes görüyor k i her alanda meydan sadece kendilerine kalsın diye akla hayale gelmeyecek haksızlıklar yapmışlar ve bir sürü insanı da mağdur etmişler. Mesela kamuda yükselmek için yönetici pozisyonunda olan kişinin yerine kendi adamlarını yerleştirmek için önce normal yollardan onu oradan alıp kendi adamlarını oraya atamak istemişler. Bunu beceremeyince olmadık komplolar kurmuşlar, iftira etmişler, haysiyet cellatlığı yapmışlar, toplum içerisinde onu küçük düşürmüşler. Hırsızlıkla belki itham etmişler, olmadı terörist demişler, gözaltına almışlar, yargılamışlar ve içeriye atmışlar. İslami bir cemaat görüntüsüyle ortaya çıktıkları için bildiğiniz ne kadar İslami cemaat ve grup varsa Türkiye'de hepsinin itibariyle oynadılar.' diye belirtti.
PARALEL YAPIYLA İLGİLİ 'ABARTIYORSUNUZ' DİYORLARDI
Paralel yapının kamuda adeta kök salmasına neden olanın Hükümet olduğuna işaret eden Yapıcıoğlu, '14 yıla yakındır iktidardasınız. Bu insanların kamuda bu kadar kök salmasına siz sebep oldunuz. Bu konuda en büyük günah sizin. AK Partililere de söylüyorduk, bakın emniyetin içerisinde bir şey mi oluşturulmuş yoksa emniyetin bizzat kendisi mi yapıyor, çok ciddi kumpaslar kuruluyor diye.Olmayan delilleri ihdas ediyorlar, delil oluşturuyorlar. Suçsuz sebepsiz, bazı insanları yakalayıp, kendilerine göre gerekçeleri neyse, onlara kurdukları kumpaslarla, komplolarla hayatlarını zindan ediyorlar. Mahkemeye gidiyoruz derdimizi anlatamıyoruz. Hakimler, savcılar çok ucube ucube karar veriyorlar. O zaman bize dedikleri şey 'Abartıyorsunuz, devletin polisi, hakimi niye böyle yapsın' şimdi karşılaşıyoruz aynı kişilerle, 'Eksik söylüyormuşsunuz' diyorlar.
MAZLUMLARIN BEDDUASINDAN KORKUN
Yapıcıoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Siz bir kanun çıkaracaksınız, işte 'Efendim kamuoyunun tepkisi veya batıdaki insanlar ne diyecek veya falanca kesimler ne diyecek' diye bazı insanları kapsamın dışında tutacaksınız. Eğer siz Allah-u Teala'nın gazabını çekecek hareketlerde bulunursanız, eğer siz bu konuda Allah'ın huzuruna çıktığınızda 'Allah bize ne der, bize nasıl bir soru sorar, biz nasıl cevap veririz' diye düşünmez de siyaseten 'Falanlar bize ne der' diye düşünürseniz, onların yapmış olduğu zulümleri kaldırabildiğiniz halde kaldırmazsanız, onların zulmüne maruz kalmış olan mazlumlar size de beddua etmeye başlarsa siz de öyle bir sille yersiniz ki nereden geldiğini bile anlayamazsınız. Kendinize de millete de yazık etmeyin. Fesat şebekesinin bu kadar şiddetli bir sille yemesinin de en büyük sebebi zulmettiği insanların yapmış olduğu beddualardır. Ben buna bütün kalbimle inanıyorum ve hükümeti de buradan uyarıyorum.' diye konuştu.
BU VEBAL HÜKÜMETİ DE DÜŞÜREBİLECEK BÜYÜK BİR VEBALDİR
'Yargı erkini kullanarak insanların bu şekilde cezalandırılması, katledilmesi, özgürlüğünden edilmesi bir terör faaliyetidir başka bir şey değil.' diyen Yapıcıoğlu şöyle konuştu: '38 bin kişinin nasıl önünü açtılarsa yine tek maddelik bir düzenlemeyle diyebilirler ki; 'Şu terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle görevden uzaklaştırılan veya tutuklanan polislerin altına imza attıkları ne kadar evrak varsa bu evraklar şüpheli hale gelmiştir.' Bunların vermiş olduğu kararlar arasında doğru kararlar da olabilir ama hepsi şüpheli hale gelmiştir. Bir komisyon bunları inceleyip bunlarla ilgili olarak en azından yeniden yargılamanın yolunu açabilir, açmalıdır. Yoksa bu vebal hükümeti de düşürebilecek büyük bir vebaldir.' şeklinde konuştu. Haber Merkezi