Verimli çalışmanın, planlı ilerlemenin ve özellikle duygu durumunu kontrol altında tutmanın altını çizen eğitimci Rabia Üce, öğrencilere umut dolu mesajlar vererek son ana kadar mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı.

YKS’ye yaklaşık iki aylık kısa bir süre kala, öğrencilerin üzerindeki baskı ve belirsizlik artarken, doğru stratejilerle bu dönemi en verimli şekilde geçirmek büyük önem taşıyor. Eğitimci Üce, bu kritik süreçte öğrencilerin nelere dikkat etmesi gerektiğini detaylı bir şekilde anlatarak hem akademik başarıya ulaşmalarına hem de psikolojik olarak sağlıklı kalmalarına yönelik değerli tavsiyelerde bulundu.

Ulaşılabilir Hedefler Belirleyin, Duygularınızı Yönetin Ve Asla Vazgeçmeyin! (2)

Batman Körük Kavşağı'nda Maddi Hasarlı Kaza
Batman Körük Kavşağı'nda Maddi Hasarlı Kaza
İçeriği Görüntüle

Saat Saat Programlardan Ziyade Günlük Ulaşılabilir Hedefler Belirleyin

Üce, öğrencilerin bu son dönemde yapabileceği en önemli şeylerden birinin verimli ve planlı çalışmak olduğunu belirterek, “Bu programlarda dikkat edilmesi gereken şey, saat saat oluşturulan programlardan ziyade, günlük hedeflerin belirlendiği bir plan yapmaktır. Bu hedefler de çok ütopik olmamalı; ulaşılabilir hedefler olmalıdır ki öğrenciler bu hedeflere ulaşabilsin, motivasyonları artsın ve kendilerine olan güvenleri gelişsin.” ifadelerini kullandı. Küçük adımlarla ilerlemenin ve başarı hissini yaşamanın, motivasyonu yüksek tutmada kilit rol oynadığını vurguladı.

Duygu Durumunu Yönetmek Başarının Anahtarı

Sınav sürecinde öğrencilerin motivasyon düşüklüğü, heyecan ve kaygı gibi yoğun duygular yaşayabileceğine dikkat çeken Üce, bu duyguları kontrol edebilmenin başarının önemli bir parçası olduğunu söyledi. Kaygının tamamen kötü bir şey olarak algılanmaması gerektiğini belirten Üce, “Kaygı kontrol edilebildiğinde, yani kaygının bizi yönetmesi değil de bizim kaygıyı yönetmemiz söz konusu olduğunda, bu durum pozitif olarak da değerlendirilebilir. Çünkü bir miktar kaygı, öğrenciyi harekete geçiren, onu çalışmaya sevk eden bir faktöre dönüşebilir.” şeklinde konuştu.

Uyku ve Beslenme Düzenine Dikkat!

Yoğun ders temposu nedeniyle öğrencilerin uyku ve beslenme düzenlerini aksatabileceği uyarısında bulunan Üce, bu durumun performansı olumsuz etkileyeceğini vurguladı. “Bu, ilk bakışta zamanı artırmak gibi görülse de performansı düşürür. Çünkü vücut dinçliğini kaybeder, zihin yorulur. Yani zaman zaman verilen molalar bizim için çok kıymetlidir. Yemek, uyku… Bunlar da aynı şekilde kıymetlidir. Bunlara öğrencilerin özellikle dikkat etmesi gerekiyor.” dedi.

Tekrar, Soru Çözümü ve Deneme Sınavları Vazgeçilmez

Akademik çalışmalar açısından tekrar ve soru çözümünün bu dönemde büyük önem taşıdığını belirten Üce, “Bu zamana kadar öğrenciler ellerinden geleni yaptı. Şimdi bu süreçte çalışılan konular üzerinde konu tekrarı yapmak önemlidir. Neden? Çünkü öğrenilen bilgilerin hatırlanması, pekiştirilmesi ve özümsenmesi gerekir. Bu sebeple tekrarlar çok önemlidir. Kaynaklarda kalan sorular varsa taranabilir, soru çözümüne ağırlık verilebilir.” ifadelerini kullandı.

Son iki ayın en kritik hamlesinin deneme sınavları olduğunu vurgulayan Üce, “Deneme bize neyi gösterir? Öğrencinin neyi eksik ya da yanlış yaptığını. Eğer öğrenci denemeyi çözüp kitapçığı bir kenara bırakırsa, bu hiçbir fayda sağlamaz, hatta zaman kaybı olabilir. Bunun yerine öğrenci denemeyi çözdükten sonra her soruyu analiz etmeli: Neyi yanlış yaptım, neyi eksik yaptım, neyi düzeltmeliyim? Bu sorularla analizini güçlendirebilir. Eksiklerini görür, bunları kapatmaya çalışır. Yanlışlarını düzeltir ve bunu konu tekrarlarıyla pekiştirir.” dedi.

Çıkmış Sorular İyi Bir Rehber

Sınavı hazırlayan kişilerin ve soru tarzlarının zamanla değişebileceğini hatırlatan Üce, çıkmış sınav sorularının iyi bir rehber olduğunu belirtti. “Özellikle 2017-2018 sonrası soruları çözmeleri öğrenciler için daha faydalı olacaktır. Çünkü günümüzde, yani girecekleri sınavda da bu tarz sorular yer alacak. Önceki yıllarda örneğin matematik soruları daha basitti. Ancak 2017’den itibaren daha çok yeni nesil sorulara yer veriliyor. Bu sebeple özellikle o yıllardan sonraki sorulara yoğunlaşmaları gerekir.” tavsiyesinde bulundu.

Video İzlemek Yerine Kitap Çalışmasına Öncelik Verin

Öğrencilerin bu dönemde sıklıkla başvurduğu video izleme yönteminin zaman zaman faydalı olabileceğini, ancak öğrenciyi pasif bir konumda bıraktığını belirten Üce, “Bunun yerine oturup kitaptan konu çalışmaları yapılabilir. Daha önce derste alınan notlara bakılabilir, defter taraması yapılabilir. Bu şekilde daha aktif bir öğrenme sağlanabilir.” dedi.

Velilere Önemli Mesajlar: Eleştiri Yerine Destek Olun

Öğrenciler kadar velilerin de hassas bir dönemden geçtiğini belirten Üce, “Bu dönemde veliler çocuklarından başarı bekliyor ve bu gayet doğal. Ancak burada öğrencileri eleştirmekten çok, destekleyici bir tutum sergilememiz gerekiyor. Onlara sorumluluk yüklemek yerine destek olmalı, motive etmeliyiz. Bir öğrencinin en huzurlu ve güvende hissettiği yer ailesinin yanıdır. Eğer öğrenci ailesiyle birlikteyken bile sıkıntı hissediyorsa, bu durum süreci olumsuz etkiler” uyarısında bulundu.

Günde Ortalama 7-8 Saat Çalışmak Gerekli

Öğrencilerin günde ortalama kaç saat çalışması gerektiği sorusuna Üce, “Bu elbette öğrenciden öğrenciye değişir. Ancak genel olarak ortalama en az 7-8 saat çalışmaları gerekir. Eğer hedefleri çok yüksekse bu süre daha da artırılmalı. Çünkü bu sınav kolay değil, asla değil” yanıtını verdi.

Asla Vazgeçmeyin, Bu Sadece Bir Araç

Son olarak öğrencilere umut dolu mesajlar veren Üce, “Şimdi öğrenciler bu aşamaya kadar belki her şeyi verimli geçirememiş olabilir. Ancak geriye değil, ileriye dönük bakmak gerekiyor. Geçmişe takılırsak hiçbir şey elde edemeyiz. Ama elimizdeki vakti kullanırsak, belki bir adım da olsa atarız ve bu bizim için çok kıymetlidir. Bu son iki ayı verimli kullansalar hâlâ başarı yakalama şansları vardır. ‘Ben yapamadım, çalışmadım, bilmiyorum’ gibi düşünceler yerine, ‘Elimde kalan süreyi değerlendirmeye çalışacağım. En azından bu iki ayı verimli geçireyim, bakalım neler öğreneceğim’ denilebilir” tavsiyesinde bulundu.

Mezuna kalmayı düşünen öğrencilerin de son iki ayda çok şey başarabileceğini belirten Üce, “Mezuna bırakmayı düşünen bir öğrenci bile olsanız, bu iki ayı değerlendirmek yeni yıla daha güçlü başlamanızı sağlar. Bu sebeple hiçbir öğrenci asla vazgeçmemeli. Bir de hayatımız tek bir sınavdan ibaret değil. Öğrenciler günlerinin büyük kısmını bu sınava harcadıkları için sınav çok önemli gibi görünse de, aslında bu sadece bir araç. Önemli olan hayaller, değerler ve bu süreçte edinilen farkındalıklardır. Sadece başarı değil, bu süreçte kazandığımız başka değerler de var. Bunları da dikkate alsınlar. Kendilerine inansınlar, vazgeçmesinler, çabalasınlar. Düşseler bile tekrar kalksınlar ve son güne kadar mücadele etsinler” şeklinde konuştu.

Kaynak: MUSTAFA KAYNAK