29 Haziran 1925'de idam edilen Şeyh Said'in şehadet yıldönümünde açıklamalarda bulunan Yazar Sadullah Aydın, Şeyh Said kıyamının Hz. Hüseyin'in kıyamının misyonunu ifade ettiğini söyledi.
Şeyh Said'i anlatan ‘Piran'dan Yükselen Feryat' kitabının yazarı Sadullah Aydın, Şeyh Said kıyamının Allah'ın dinini tekrar ihya etmek için gerçekleştirildiğini söyledi.
"Şeyh Said kıyamı en çok üzerinde konuşulan, tartışılan hakkında spekülasyonlar yapılan, üzeri örtülmeye çalışılan bir kıyamdır" diyen Aydın, "Kürtçülükle, İngiliz ajanlığıyla suçlanan bir kıyamdır. Şeyh Said kıyamını sağlıklı bir şekilde anlatan çok az eser, araştırma var. Cumhuriyet dönemi boyunca Şeyh Said kıyamı saptırılmaya çalışılmıştır. Ben bu konuda ‘Piran'dan Yükselen Feryat" adlı bir eser yazdım, bir kitap kaleme aldım. Bu konuda ciddi araştırmalar yapıp, incelemelerde bulundum." dedi.

"İslam'ın Kokusuna Dahi Tahammül Edemeyen Bir Yönetim İşbaşına Geldi"
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra İslam ülkelerinin batılılar tarafından işgal edildiğini aktaran Aydın, "Ondan sonra Kurtuluş Savaşları başladı. Baskıyla, silahla, şiddetle Müslüman halkların hakkından gelemeyeceklerini, onları sindiremeyeceklerini, sömüremeyeceklerini anlayan batılılar yerli uşaklarının eliyle bağımlı, batıcı yönetimleri kendi yerlerine bırakıp gittiler. Türkiye'de de aynı şey oldu. Batı yanlısı, İslam düşmanı, şeriat karşıtı Kemalist bir yönetim geldi. Kur'an alfabesi, İslami tesettür, İslami eğitim sistemi, İslam adına ne varsa yasaklandı. İslam'ın kokusuna dahi tahammül edemeyen bir yönetim işbaşına geldi." ifadelerini kullandı.
"Şeyh Said Kıyamı, Kesinlikle İslamî Bir Kıyamdır"
Batı yanlısı yönetime karşı birçok İslam ülkesinde olduğu gibi Türkiye'de de birçok âlim, İslamî önder ve rehberin başkaldırarak kıyam ettiğini vurgu yapan Aydın, "Bu kıyamlardan biri de Şeyh Said kıyamıdır. Şeyh Said kıyamı, kesinlikle İslamî bir kıyamdır. İslam, şeriat, Allah'ın dinini tekrar ihya etmek için gerçekleştirilmiş bir kıyamdır. Bunu bizzat Şeyh Said mahkeme sürecinde defalarca söylüyor. ‘Bizim tek davamız İslam, Allah'ın dinini ihya etmektir' diye. İdama giderken söylediği son sözler de şu olmuştur; ‘Benim kıyamım, benim ölümüm Allah ve İslam içindir, o yüzden değersiz dallarda asılmama pervam yoktur." hatırlatmasında bulundu.
"Şeyh Said Kürt Kökenli Bir Âlim Fakat Kesinlikle Kürtçü Değildir"
Şeyh Said kıyamını Müslüman halkın gözünden düşürmek için kıyama yönelik çok ciddi karalama ve iftiraların gerçekleştirildiğine dikkat çeken Aydın şöyle konuştu: "Hem rejim, hem batılılar ve hem de günümüzdeki Kürtçü akımlar tarafından karalamalar ve iftiralar yapılmıştır. Rejim batıda Şeyh Said kıyamını gerici, İslamcı, dinci bir kıyam olarak adlandırırken, halkımızın yanında ise İngiliz, batı uşağı bir kıyam diye adlandırılmıştır. Şeyh Said Kürt kökenli bir âlim, bir şeyh, tarikat mensubudur. Fakat kesinlikle Kürtçü değildir. Kürt halkının mazlumiyetini ezilmişliğini, yoksulunu bilen, Kürt halkını da kurtarmak isteyen İslami bir harekettir."
Şeyh Said kıyamının başarıya ulaşamamasının birçok nedeninin olduğunu anlatan Aydın, "Ortam, kıyam tam olgunlaşmadan rejim, Şeyh Said'i ayaklanmaya, kıyama mecbur bıraktı. Hareket tam olgunlaşmadan Şeyh Said, rejimin kışkırtmasıyla, baskısıyla kıyam etmek zorunda kaldı. Bir diğer nedeni de, bölgedeki bazı ağaların, beylerin, aşiret reislerinin devletle işbirliği yapıp, Şeyh Said'i yalnız bırakmasıdır. Diğer önemli bir neden de, halkın bu konuda ciddi bir kültürel alt yapıya, bir bilgiye sahip olmaması ve ciddi bir örgütlenmeye sahip olmamasıdır. Ama bence en önemli sebep, kıyam hazırlık aşamasındayken rejimin baskısıyla, zoruyla ayaklanmak zorunda kalmasıdır." diye konuştu.





