Geçen 30 Eylül-1 Ekim günü
Âlimler ve Medreseler Birliği tarafından düzenlenen âlimler buluşması programı
çok verimli ve muhteşem olarak geçti. Programın kusursuz geçmesi için
İttihad'ın Seydalarından personeline ve gençlerine kadar hepsi büyük bir
özveriyle çalıştılar. Elhamdülillah hiçbir sıkıntı ve problem yaşanmadı.
Bu yüzden ben şahsen bütün
Seydalarımıza, personel ve talebelerimize, programa katkı sunan
hayırseverlerimize ve özellikle büyükşehir belediye başkanı Sayın İl Valimize
son derece müteşekkir olduğumu ifade etmek istiyorum. Allah hepsinden razı
olsun.
Diyarbakır, bu program ile
bir kez daha kendini ülkenin, hatta uluslararası Müslüman dünyanın gündemine
taşımış oldu, elhamdülillah. İslam dünyasının dört bir yanından gelen değerli
âlim ve akademisyenler, programla alakalı memnuniyetlerini dile getirdiler.
Ülkelerine döndüklerinde de oradaki ulema kesimiyle bunu paylaşacaklarını,
faydasını ve mesajını yayacaklarını ifade ettiler.
Programın ana teması önemli
ve güncel olduğu gibi konuşmacılar da iyi hazırlanmıştı. Biri diğerinden
değerli konulara dikkat çektiler. Müslüman ailenin korunması ve dünyada hızla
yükselen cinsel sapıklığa karşı ne gibi tedbirler alınması gerektiği hakkında
çok değerli öneri, tavsiye ve çözüm yollarını sundular. Ümmetin ortak
sorunlarına ve yaralarına parmak basarak bir nevi mevcut haline tercüman
oldular.
Programa Dünya Müslüman
Âlimler Birliği Genel Sekreteri profesör Dr. Ali Muhyeddin El Karadaği, Irak
Kürdistanından "Komelaye Dadgeri" Partisi Genel Başkanı Dr. Ali
Bapir, Filistin âlimler birliği Genel Başkanı Dr. Nevvaf Tekruri, Lübnan
Ehlisünnet âlimlerinden Dr. Bilal Şaban ve İran Ehli Sünnet alimlerinden Cuma
imamı Dr. Mustafa Hatemi gibi çok önemli isimler katıldı.
Türkiye'nin tanınmış akademik
çevre ve yazarlarından da yazar Ali Bulaç, Prof. Dr. Şemsettin kırış, Prof. Dr.
Abdullah Tümsek, SDAM başkanı Dr. Abdulkadir Turan ve mola Mustafa Arvasi gibi
önemli isimler konuşmacı olarak katıldılar.
Programda bir konuşma yapan
Hür Dava Partisi Genel Başkanı Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu, önemli hususlara
dikkat çekti: "Ulema sınıfı enerjisini sadece eğitim faaliyetlerine
hasretmemeli, ictimai, iktisadi ve siyasi meselelere daha güçlü bir şekilde
tesir etmeli, Müslüman halkların kalkınması için idarecileri yönlendirme
hususunda aktif rol almalıdır" dedi.
Konuşmacılardan Dünya
Müslüman Âlimler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Karadaği, "elimizde
yetişecek yeni neslin çift kanatlı olması lazım. Medreselerde öğrettiğimiz şeri
ilimlerin yanı sıra sosyoloji, psikoloji ve beşeri hukuk gibi pozitif ilimleri
de öğrenmeleri lazım. Böylece terazinin iki kefesini dengede tutmak gibi bir
denge sağlamamız lazım, yoksa tek yönlü bir eğitim anlayışı ile istenen hedefe
varamayız" dedi.
Yine önemli konuşmacılardan
Ali Bulaç, "ulemanın toplum nezdinde büyük bir yeri ve değeri olduğunu
belirterek; Gazali gibi sivil alanı ıslah eden siyasi iktidarları dönüştürme
yolunu tutan bir ulemaya ihtiyacımız var" dedi. Dr. Talat Fehmi ise, bu
soruna ilişkin çözümün eğitim ve ders programlarını yeniden düzenlemek, dini ve
ahlakı yok eden uluslararası anlaşmalardan çekilmek olduğunu söyledi.
Programın dört dilde yayımlanan sonuç bildirgesinde şu konular vurgulandı; artık İslami uyanışa yönelik tehditler aşılmalı, bunun için Müslümanlar arasında BM genel Kurulu'nu andıran büyük istişare buluşmaları gerçekleştirilmelidir. Medreseler desteklenmeli, İslamın kadına verdiği haklarla alakalı fiilen mücadele edilmeli, Aile bireylerinin görevleri arasında dengeye ilişkin hükümler aile üyelerine kavratacak bir irşad programı geliştirilmelidir... Denildi.