İl ve İlçe müftülerinin resmi nikah kıyma tasarısı Bakanlar Kurulu tarafından Meclis'e sunuldu. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Diyanet-Sen İl Şube Başkanı Hamit Ergin, bu tasarıyı 2007'den beri toplu görüşme ve toplu sözleşme masasına taşıdıklarını belirtti. 'Müftülere de resmi nikah kıyma yetkisi verilsin' teklifini sonuna kadar destekleyeceklerini belirten vatandaşlar bu tasarının meclisten geçmesini istediler.
' 2007'DEN BU YANA YASAL DÜZENLEMELERİ BEKLİYORDUK'
2007'den bu yana 'Müftülere de resmi nikah kıyma yetkisi verilsin' tasarısının yasal düzenlemeler içerisinde olduğunu belirten Ergin, 'Diyanet-Sen olarak 2007 yılından beri toplu görüşme ve toplu sözleşme masasına taşıdığımız bir konudur. Son 2016-2017 sözleşmelerine de girmiş bir konudur. Bunun meclise inip kanunlara uyarlanması gerekiyordu. Şimdi İnşallah uyarlamalar gerçekleşecek. Tabi bu yıllardan beridir savuna geldiğimiz bir konudur. Çünkü toplumsal barışın sağlanması babından, toplumsal bir problem olarak duran bu meselenin kanuni alt yapısına Meclis tarafından el atılıp, çözüme kavuşturulması gerekiyordu.' diye konuştu
'BU KONU İLE BİR AİLE MAĞDUR OLDU'
Müftülerin resmi nikah kıyamaması, aileler arasında mağduriyetler yaşanmasına neden olduğunu belirten Ergin, 'Yıllarca bu konu ile birçok aile mağdur oldu. Mağdur olan aileler, evlilik ile ilgili çıkan sorunlar ve Dini nikahların Türkiye Cumhuriyeti anayasasına göre herhangi bir bağlayıcılığı olamadığından kaynaklanıyordu. Dini açıdan elbette ki olması gereken, bir Müslüman'ın dini nikah yaparak aile kurması farz mesabesinde olan bir olay. Dolayısıyla dindar kesimin hassasiyet gösterdiği bir konuydu. Yalnız dini nikah ile Türkiye Cumhuriyeti anayasası ile yaptırıcılığı olmadığı için mağduriyetler oluşuyordu.' ifadelerini kullandı.
'ÖZELLİKLE KADINLAR MAĞDUR OLUYORDU'
Dini nikahın, anayasaya göre bir bağlayıcılığı olmadığı için özellikle kadınların mağdur olduğunu söyleyen Ergin, 'Dini nikahın, anayasaya göre bir bağlayıcılığı olmadığından dolayı kandılar açısından mağduriyet oluyordu. Dini nikah ile evlenen bir ailenin ola ki aralarında bir ahlakı yapı, uyum sorunu gibi anlaşmazlıklar nedeni ile ayrılabilirler. Bu ayrılıklarda birincisi çocuklar, ikincisi ve en önemlisi kadınlar mağdur olurdu. Çünkü o kadın dini nikah ile evlendiğinde şer-i açıdan bir mehir vardır, fakat resmi bir şey yoktur. Ayrıldıkları vakit adam ben çocuğu vermiyorum dediğinde resmi olarak yani icbar ile bunu tahsil edemiyorlardı. Bu da aileler arasında çatışmaya neden oluyordu. Aile facialarına kadar giden olaylar çok olmuştur.' dedi.
İMAMLARDA MAĞDUR OLUYORDU
Bu meseleden imamların da çok etkilendiğini söyleyen Ergin, 'Biz diyanetteki imamların sendikasıyız. Hali ile en çok biz etkileniyorduk. Çünkü bu konunun diğer bir boyutu da imamlar açısındaki sıkıntıydı. Çünkü devlet resmi olacak diyor. Resmi nikahı olmayan için dini nikah duası okunamaz. Halk dinine geleneklerine bağlı bir halk, bu konuda hassas ve kesinlikle %99'u dini nikah yapmadan hiç bir şekilde evliliklere izin vermezdi. Öncelik dini nikahtı. Aileler de Dini nikahtan sonra resmi nikah yapılmasına göz yumarlardı. Dolayısı ile imamlara gelirlerdi. İmamlarda ikilemde kalıyorlardı. Bu nikahı kıyarlarsa devlet açısından sıkıntıya girer cezası ver, kıymaz ise hak ile karşı karşıya geliyor. Bu sefer imam ile Müslüman halk karşı karşıya geliyorlardı. Bazı imamlarımız Dini nikah kıymadıkları için çevredeki cemaatle ile karşı karşıya geldiğinden dolayı yerlerini değiştirmiştir. Hem aileler hem de dini görevliler açısından büyük problem oluşturan bir mesele idi.' diye ekledi.
'KANUNLARIN AMACI, TOPLUMU RAHATLATMAK, BARIŞI SAĞLAMAK'
Kanun çıkarıcılarının amacının toplumu da barışı sağlamak ve rahatlatmak olduğunu belirten Ergin, 'Bu mesele ivedilik ile çözülmeli. Sonuçta kanun çıkarıcıların ana amacı Toplum da barışını sağlamak, toplumu rahatlatmak, herkesin kabulünü görecek kanuni düzenlemeleri yapmak ile mükelleftir. Biz kanuni yollar ile nikah kıyabilen bir belediye başkanı, muhtar kadar da bir müftünün de nikah kıyma yetkisi kadar doğal bir şey olamaz diye düşünüyoruz. Biz bu tasarının meclisten geçmesini halk adına destekliyoruz.' ifadelerini kullandı.
VATANDAŞLARDA BU TASARIYI DESTEKLEDİ
Meclis'e sunulan tasarıyı desteklediklerini belirten vatandaşlar bu sorunun çözüme kavuşmasına çok sevindiklerini belirtti. Tasarıyı destekleyen vatandaşlardan Celal Tekin, ' Bu tasarının meclise sunulması dindar bir bölge olarak çok memnun edici bir şey. Müftülerinde nikah kıyabilmesi bizim milletimizin desteğini alacağına inanıyor, Tasarının meclisten bir an önce geçmesi için her türlü desteği vereceğimizi duyuruyoruz.' diye konuştu.
Bir genç olarak tasarı hakkında olumlu düşündüğünü belirten Muhammed Balur, 'Müftülerin resmi nikah kıyabilmeleri halk açısından çok iyi. Çünkü önceden remi nikah kıyamıyorlardı ve dini nikahta da sıkıntılar çekiyorlardı. Biz bu tasarının en yakın zamanda kanunlaşmasını istiyoruz.' dedi. (Şevki Aslan)




