Kürt dilinde yürüttüğü kültürel çalışmalar ile Kürt medyası
alanında önemli bir yer tutan "Banga Heq Ji Kelhaamed Dergisi" 16'ncı
yıldönümünde düzenlediği panelle okuyucularıyla buluştu.
Diyarbakır merkez Yenişehir ilçesi Selahaddin Eyyubi Camii
Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen panel Kur'an'ı Kerim tilavetiyle başladı.
Sunuculuğunu Selahattin Güler'in yaptığı programda Mehmet
Emin Gülsever Kürtçe Kelhaamed şiirini seslendirdi. Kürt tarihinde yaşanan
zulümlerin, katliamların yer aldığı ve Kelhaamed Dergisi'nin öyküsünün
anlatıldığı sine vizyon gösterimi ile devam eden programın iki oturum şeklinde
gerçekleştirildi.
İkinci oturumun başında bir selamlama konuşması yapan HÜDA
PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, Kürt dilinin, kültürünün ve tarihinin
çocuklara sevdirilmesi için imkanların seferber edilmesi gerektiğine dikkat
çekti.
Bu devleti Türk ve Kürtlerin birlikte kurduğunu anımsatan
Ramanlı, bu ülkede Türkler hangi haklara sahipse Kürtlerin de aynı haklara
sahip olması gerektiğinin altını çizdi.
Yaratılışta herkesin eşit olduğuna vurgu yapan Ramanlı, "Bizler diyoruz ki hepimiz Allah'ın kullarıyız. Türk Türk gibi olsun, Kürt Kürt gibi olsun, Arap Arap gibi olsun. Yaratılış olarak hepimiz aynıyız, kimse bir başkasına ben senden üstünüm diyemez." dedi.
"Kelhaamed Dergisi 15 yıl önce bir öncü gibi çıktı bu yola"
Kelhaamed Dergisi ile ilgili konuşan Ramanlı, "Bundan
yaklaşık 15 yıl önce sokaklarımızda, caddelerimizde kötülükler giderek çoğaldı,
kötü fikirlerin aramızda çoğalması gibi. İşte bundan dolayı bir temizlik
gereklidir, temizlik de su ile olur ama yeterli bir su ile olur. Damla su ile
temizlik olmaz, coşkun akan bir sel gibi akmalı ki bu kirlilik temizlensin.
Kelhaamed Dergisi 15 yıl önce bir öncü gibi çıktı bu yola. Gün be gün büyüyor
ve yayılıyor, yazarları çoğalıyor, okuyucuları çoğalıyor ve bir çok kişiye de
teşvik oluyor. İşte bunun bir sel gibi olması lazım. Birer deniz gibi
kirlilikleri ve kötülükleri önüne alıp temizlemezse bir fayda sağlamaz."
"Yeni nesil için metotlarımızı değiştirmeliyiz"
Okuma kültürünün giderek azaldığına işaret eden Ramanlı,
"Eskiler, 'Bizler yerde bir kağıt gördüğümüz zaman kendi kendimize acaba
içinde ne yazıyor, derdik' derlerdi. Bugün ise gençlerimiz okumuyorlar ve
okumayı sevmiyorlar. Ellerinde telefon, birkaç saniyelik videolar ile vakit
geçiriyorlar. Bundan dolayıdır ki bizler de yeni nesil için metotlarımızı
değiştirmeliyiz. Bizler de kendi çocuklarımızı bu konuda seferber etmezsek
kendi dilimizi, kültürümüzü ve tarihimizi anlatıp sevdirmezsek inanın bu
damlalar birer sel olamazlar. Coşkun bir sel olmak istiyorsak çocuklarımızı da
buna katmalıyız." ifadelerini kullandı.
"Bu devlet kurulurken kanlarımızı beraber akıtmışız"
Devlet sisteminin eşit haklar konusunda değişmesi
gerektiğini düşündüğünü aktaran Ramanlı, şöyle konuştu:
"Biz Kürtler Türkler gibi bu devletin sahibiyiz, bizler
birlikte bu devleti kurmuşuz. Beraber kanlarımızı akıtmışız bu devleti
kurarken. Türkler hangi haklara sahip ise Kürtlerin de o haklara sahip olması
lazım. Dil konusunda, statü konusunda ve diğer konularda Türkler ne haklara
sahipse Kürtler de o haklara sahip olmalı. Bu konuda yazarlarımız,
araştırmacılarımız çalışmalılar."
"Kürtlerin tarihini bilenler İslam'ın tarihini de bilirler"
Sözlerinin sonunda "Banga Heq" ismi ile alakalı
bir anekdot paylaşan Ramanlı, "Dergi için İsim arayışına gidildiği zaman
bilenler bilir, bu isim Mahmud Barzanci'nin 101 yıl önce 8 Mart'ta Bangi Heq
adıyla çıkarmış olduğu gazeteden ilham alınmıştır. Nasıl ki 101 yıl önce
Barzanci'nin gazetesi Kürtçe ile yayına başladıysa yaklaşık 80-90 yıl sonra da
Banha Heq Kelhaamed'ten kendi yayınına başladı. Kürtlerin tarihini bilenler
İslam'ın tarihini de bilirler, çünkü dilimiz bizleri dinimize götürüyor.
Sanatçılarımız, edebiyatçılarımız, şairlerimizin hemen hepsi birer alim ve seydadır."
ifadelerini kullandı.





