Batman İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Kurtaran, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli hakkında gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Kurtaran, bu modelin sadece medeniyete uyum sağlayan değil, aynı zamanda medeniyet kuran bir nesil yetiştirmeyi hedeflediğini vurguladı.
Modelin sürekli gelişimi ve yeniliği esas aldığını belirten Kurtaran, "Türkiye Yüzyılı maarif modeli diyor ki, sadece medeniyete uyum sağlayan bir nesil değil, aynı zamanda medeniyet kurucu da olsun. Bilimsel ve manevi değerlerini benimsemiş. Nihayetinde insanlar yaşadıkça toplumu ve kültürü zenginleştirmesi lazım. Eğer bizim dünümüzle bugünümüz aynı olsa zaten ziyandayız. Yani bizim inancımıza göre iki günümüz bile bir olmamalı. Dün gibiysek, bugün zarardayız demektir" ifadelerini kullandı.
“Bu model, önceki bilgilerle yeni bilgiler arasında köprü kuruyor”
Kurtaran, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin önceki bilgilerle yeni bilgiler arasında köprü kurarak, öğrencilerin hem geçmişe saygılı hem de geleceğe dönük bir bakış açısı kazanmalarını hedeflediğini söyledi. Modelin, öğrencilerin hem bilgi sahibi olmalarını hem de bu bilgiyi insanlık için kullanmalarını amaçladığını vurgulayan Kurtaran, "Hem yetkin olacak, bilgi sahibi olacak ama aynı zamanda bu bilgisini kendisi için, ülkesi için, insanlık için kullanacak bir yetkinliğe de sahip olacak. Merhamet, paylaşım, duygularına sahip olacak. Yani sadece kendi bencilliği, kendi benlik duygusuyla yaşamayacak, dünyada tek olmadığını ve dünyada bir insanın tüm insanlara karşı sorumluluk duygusu içinde yaşaması gerektiğine de inanacak bir nesil." şeklinde konuştu.
“Bilginin sorumluluğunu yerine getirmek lazım”
Modelin sadece teorik bir çerçeve olmadığını, somut adımlarla hayata geçirildiğini belirten Kurtaran, "Şimdi biz bu maarif modeli ile işte böyle bir nesil hedefliyoruz. Bizim maarif modelinin perspektifi de bu. Biz öğrenciye sadece bilgi yüklersek emin olun o bilgi sadece yüktür. Eğer o bilgi beceriye dönmemişse, eğer o bilgi başka insanların da hizmetinde kullanılmamışsa; eğer o bilgi komşusunun, akrabasının, dostunun hatta diğer ülkelerdeki insanların hizmetinde kullanılmamışsa o bilgi, kişinin üzerinde sadece yükten ibaret bir şeydir. Türkiye Yüzyılı maarif modeli, bilginin sorumluluğunu da yeni nesilden istiyor." dedi.
Kurtaran, modelin hazırlanma sürecinde kamuoyunun görüşlerinin alındığını ve bu doğrultuda iyileştirmeler yapıldığını belirtti. Bu yıl ana sınıfı, 1, 5 ve 9. sınıflarda uygulanmaya başlanan modelin, önümüzdeki yıllarda diğer sınıflara da kademeli olarak yaygınlaştırılacağını söyledi.
“En önemli hedef, öğrencilerin çok yönlü gelişimi”
Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin en önemli hedefinin, öğrencilerin çok yönlü gelişimi olduğunu vurgulayan Kurtaran, "Türkiye yüzyılı maarif modelinde biz eskiden derdik ya 10 parmağında 10 marifet. Biz aslında o marifetleri zamanla yitirdik. Bazen çocuklarımızda bir marifet bile görmekte zorlanabiliriz." diyerek, modelin öğrencilerin farklı alanlarda yetkinlik kazanmalarını amaçladığını belirtti.
Kurtaran, modelin öğrencilere kazandırmayı hedeflediği beceriler arasında okuma yazma, teknoloji, kültür, dijital ve finansal okuryazarlığın yer aldığını söyledi. Özellikle finansal okuryazarlığın önemine dikkat çeken Kurtaran, "Çocuk babasının akşam cebine koyduğu parayı nerede ne kadar harcayacağını ne kadarını tasarruf edeceğini bilmiyor ve hedeflediğimiz okuryazarlık bunun öğrenilmesidir. Tasarrufu bilecek, bütçesini ayarlamayı bilecek, ondan sonra paylaşımda bulunmayı da öğrenecek." şeklinde konuştu.
Kurtaran, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın geleceği için önemli bir adım olduğunu vurgulayarak modelin; öğrencilere bilgi, beceri ve değerler kazandırarak, onların hayata daha iyi hazırlanmalarını ve ülkemizin geleceğine yön vermelerini amaçladığını belirtti.
MUSTAFA KAYNAK
