Hafta başında Batman merkeze bağlı Kösetarla köyünde bulunan hobi bahçelerindeki bungalov evlerin İl Özel İdaresi ekipleri tarafından yıkılmasının yankıları devam ediyor. Kimi vatandaşlar, yapıların bile bile kaçak olarak inşa edildiğini ve bu yüzden devletin yıkım kararında haklı olduğunu ileri sürerken kimi vatandaşlar ise insanların doğa ile iç içe zaman geçirmek amacıyla yapılan bu girişimlere izin verilmesi gerektiğini savunuyor.
Adnan Şimşek
Hobi bahçeleri için vatandaşlara kolaylık sağlanması gerektiğini savunan Adnan Şimşek isimli vatandaş, “Batman gibi kavurucu sıcaklarla geçen yaz günlerinde insanların betondan kaçarak kırsala yönelmeleri, daimi ikamet için değil, sadece rahat bir nefes alabilmek ve vakit geçirmek için hobi bahçesi tarzı projelere yatırım yapması yeni bir konu değildir. Bu ihtiyaç giderek artmaktadır. Bu konuda vatandaşların ihtiyaçlarına cevap veren bir düzenlemenin acilen hayata geçirilmesi gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
Halkın taleplerine tatmin edici bir çözüm getirilmediği için sorunun büyüdüğünü savunan Şimşek, “Bu işler bugüne kadar bir düzene oturtulmadı. Burada sorumluluk idarecilerde ve kanun koyucularda yani milletvekillerindedir. Yıllardır sadece Batman’da değil, tüm Türkiye’de bu konu konuşuluyor ama ortada bir düzenleme yok. İşin sonunda devlet, vatandaşının talebini görmezden gelip yapılan yapıları yıkma yolunu tercih ediyor. Peki bu ülkede insanlar mı yaşıyor yoksa kanunlar mı?” şeklinde konuştu.
Halil Özdem
“Devlet, halkın nefes alabileceği mekan ihtiyacını karşılamalı”
İnsanların kentin gürültüsünden uzaklaşabilmek amacıyla hobi bahçelerine yöneldiğini ve bunun bir insani ihtiyaç olduğunu dile getiren Halil Özdem isimli vatandaş ise şunları söyledi: “Devlet yıkmaktan ziyade onarmalı, düzenlemelidir. Bakıyoruz, sadece hobi bahçeleri değil, Batman Çayı kenarı yüzlerce çardak ile dolmuş. Şimdi hobi bahçeleri yıkılıyor, yarın bir gün sıra bunlara gelecek, bunlar da yıkılacak. Halbuki halkın nefes alabileceği mekanlara ihtiyacı varsa devletin bu noktada kolaylık sağlaması, alan açması, yer göstermesi lazım. Bu yapıldığı zaman da kimse kaçak yapı yapmak zorunda kalmayacak. Devlet ile de karşı karşıya gelmek zorunda kalmayacak. Dolayısıyla hem hobi bahçeleri olsun hem Batman Çayı kenarındaki çardaklar olsun; bu işe bir standart getirilmesi ve mutlaka vatandaşların talepleri ve ihtiyaçları çerçevesinde bir çözüm bulunması gerekir.”
Fahreddin Yılmaz
“Kaçaksa bu yapılar yapılırken durdurulmalıydı”
Hobi bahçeleri konusunda hem devletin hem vatandaşların kabahatli olduğunu söyleyen Fahreddin Yılmaz, “Bu yapılar yapılırken göz yumuldu, tamamlandı, havuzlar eklendi, su hattı çekildi, elektrik aboneleri yapıldı; kimse bir şey demedi. Aradan bir iki yıl geçtikten sonra devlet başladı, “bu yapılar kaçaktır, yıkın” diye. Bunun bir standartı, bir kuralı yok mu kardeşim? Birilerinin rantı uğruna bu kadar topraklar parçalar halinde satıldı, tarım arazileri parça parça insanlara pay edildi. Büyük bir rant ortaya çıktı. Geçen yıllarda tanıdığım birisi Doğankavak'ta dönümünü 30 binden 20 dönüm arazi aldı. Yarımşar dönümler halinde tanesini 300 bin liradan sattı. Ortada müthiş bir rant var. O kadar yaygınlaşıp yüzlerce insan bu işe girdikten sonra devlet çıkıp yıkacağım diyor. Başta buna izin verilmemeliydi. Bu tapular bu şekilde bölünürken fark edilmedi mi? Bu işin buraya geleceği belli değil miydi? Niye izin verildi? Kısacası bu işe bir standart getirilmesi lazım. Bu kadar insan bu işe para yatırdı. Her ne kadar bu yapılar kaçak da olsa ruhsatsız da olsa sonuçta o insanların arazi tapuları var. Bir rayiç belirlenmeli. Vatandaşın üzerine düşen yükümlülük neyse vatandaş onu yerine getirip bir standart çerçevesinde buralar düzenlenmelidir. Yıkım çare değildir.” ifadelerini kullandı.
Şükrü Göçmenoğlu
“Bu konu yıllardır Türkiye'nin gündeminde ama çözüm yok”
Yapılan yıkımların birçok insanı mağdur ettiğini belirten Şükrü Göçmenoğlu da konu hakkında şunları söyledi: “Hobi bahçelerinin yıkılmasında birçok insan mağdur oldu. Yıllardır bu arazilerin tapuları verildi. Bu insanlar şehir hayatından biraz uzakta doğayla iç içe bir vakit geçirme hayaliyle bu yapıları yaptılar. Yıllardır bu konu Türkiye'nin gündeminde ama bir türlü yetkililer bu işe bir standart, bir kanun getirmediler. İnsanlar ihtiyaçları karşısında devleti bekleyemezler. Herkesin ihtiyacı, herkesin meşgalesi farklı. Bu yüzden insanlar bu yapıları yaptılar. Sonra devlet çıkıp yıkıyorum diyor. Yıllardır bu işin kanunu niye çıkmıyor? Bu işe bir kanun, nizam niye getirilmiyor?”





