0

 

Mübarek üç aylar başlıyor. Bir manevi atmosfer daha bizi çepeçevre saracak hayırlısıyla. Hele mübarek üç ayların başının ‘Kutlu Doğum Mevsimine’ denk gelmesi ise ayrı bir güzellik oluşturmaktadır. Müminlerin dört gözle beklediği Nisan ayının ve bu ayda gerçekleştirilen ‘Kutlu Doğum Mevlidleri’ manevi duygularımızı coştururken, Receb ayı ile beraber üç aylara dâhil olmamız ise manevi olarak tam manasıyla donanmamızın da müjdesini de beraberinde getirmektedir.

Receb ayı girdiğinde Hz. Peygamber (sav) şöyle derdi: "Allah’ım! Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına ulaştır." Diye dua ederdi. Efendimiz, üç aylara ayrı bir önem atfederdi. Bu aylarda nafile oruç tutmayı emir ve tavsiye ederdi. Bu aylarda, Kur’an okumayı, zikirlerimizi artırmayı örnek davranışı ile sahabesine gösterirdi. Yine bu aylarda kendimizi muhasebeye çekmeyi ve çokça tefekkür ederek, tövbe ve istiğfara yönelmemizi emir ederdi.

Yine Receb ayının başında, ortasında ve sonunda oruç tutulmasını şiddetle tavsiye ederdi. Özellikle bu mübarek üç aylarda oruç ibadetini ön plana çıkarır, kendisi de oruç tutarak bunun ehemmiyetini ümmetine kavratmak istemişti. Zira oruç, nefis terbiyesi noktasında en etkili yöntem olarak etkisini göstermektedir. Zaten insanın başına gelen kötülüklerin neredeyse tamamı, nefsin azgınlıklarından değil mi?

Nefsini dizginleyemeyenlerin, günah bataklığına müptela olanların esas çaresi de oruç ile yeniden nefislerini terbiye etmeleridir. Tefekkür edecek hassasiyeti yakalamaları ve Allah’ın dergâhına iltica edecek erdemi bulmalarıdır. Nefislerimizin oluşturduğu günah dehlizlerinden kurtulmak ve acizliğimizi idrak edip, tövbe kapısına dönme vesilesidir. Allah’a dayanmanın dışında, aslında nefsimizin bize şeytani planlar içerisinde bize fısıldadığı kötülükleri fark edip, ibadete, zikir ve duaya yönelme bilincidir.

Yine bir hadisi şerifte, Peygamber efendimiz şöyle buyurmaktadır:”Şu beş gecede yapılan dua kabul edilir, geri çevrilmez. Regaip gecesi, Şaban’ın 15. gecesi, Cuma geceleri, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı geceleri.” Bakıldığında duanın kabul edileceğine dair müjdesi verilen gün ve gecelerin tamamının bu mübarek üç ayların içerisinde bulunması tesadüf değildir.

Âlemlerin Rabbi olan Allah (cc), bu mübarek gün ve geceleri, biz günahkâr kullar için bir arınma vesilesi yapmıştır. Ahiret saadetimizin sağlanması için, karşılıksız verilmiş fırsatlar olarak değerlendirmemiz ve hakkaniyetle bu aylardan ve içindeki kutsal gün ve gecelerden layıkıyla istifade etmemiz gerekmektedir. Bu mübarek üç aylar belki de idrak edeceğimiz son aylarımız olabilir.

‘Son fırsatımızdır’ diyerek, bu ayların ibadetle dolu dolu geçirilmesi hedeflenmelidir. Hele oruç ibadetimizi olabildiğince artırmalıyız. Kur’an okuma alışkanlığımızı her zamankinden daha aktif hale getirmeliyiz. Zikirlerimiz düzenli bir hal almalı, günlük virdlerimizi asla terk etmemeliyiz. Hele bu ‘Kutlu Doğum Mevsiminde’ edindiğimiz salâvat getirme azmimizi asla terk etmemeli, bilakis artırarak devam ettirmeliyiz.

Receb ayının ilk günü aynı zamanda Regaib kandilidir. Bu mübarek gecenin önemini bilmeli, kendimize, ailemize, toplumumuza ve tüm İslam ümmetine çokça dua etmeliyiz. İslam beldelerinin her birinin yangın yerine dönmüş olduğunu, kan ve gözyaşının hayatımızdan eksik olmadığı ve ümmetin çocuklarının bu kadar zillet içerisinde oldukları bir dönemde, gerçek anlamda bir istiğfara ihtiyacımız olduğunu bilmemiz gerekmektedir. Nefsimizin azgınlıklarının ve taşkınlıklarının bir cezası olarak bugünkü zillete duçar olduğumuzu aşikâr bir şekilde fark etmemiz lazımdır.

İşte bir fırsat ayı daha karşımıza çıkmaktadır. Nisanın 7’sini 8’ine bağlayan gece Regaib kandilidir. Aynı zamanda Receb ayıda başlamaktadır. Bu gecenin bereketine nail olabilmek için çokça tefekküre ihtiyacımız vardır. Zira başımızda dönen bu dolapların sebebini bilmeli, hal çarelerini bulmalıyız. Nefsi hastalıklarımızdan, yol yakınken- bütün bunları kendi nefsim için söylüyorum- tövbe ederek günah bataklığından çıkıp, yeniden mümin kardeşlerimizle saflarımızı sıkılaştırmalıyız.

Bu mübarek kandili vesile kılarak, Nasuh bir tövbe ile tövbe etmeli, Allah’a verdiğiz bu ahit üzerine kalmak noktasında, niyazda bulunmalıyız. Bu tövbenin kabulü için içten bir yakarışla, acziyetimizi ortaya koymalı, Rahman ve Rahim olan Allah’ın engin rahmetini büyük bir ümitle beklemeliyiz. Peygamber Efendimizi çokça anarak ve üzerine selam ve salâvatlar getirerek, onun şefaatine mazhar olmak için yolunun/sünnetinin icracısı olmalıyız.

Netice itibariyle Mübarek üç ayları ve içerisinde barındırdıkları kutsal gün ve geceleri hakkıyla idrak etmeliyiz. Tövbe ve istiğfarımız makbul olsun. İbadetimiz ve dualarımız dergâhı izzetinde karşılık bulsun. Üç aylarımızı tebrik eder, Regaib Kandilimiz Mübarek olsun!

 

 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *