0

 

Adanmak... Allah'a feda olmak... İslam uğrunda en sevgililerden feragat etmek... Ayrılmak. Vazgeçmek. Bir tek olana... Allah'ın adına.

Adamak ya da kurban etmek, kaç- keçi kesmek değildir bayramlarda. Doğru; gerekir teslimiyetin, itaatin timsali olan ve Hz. İbrahim'den gelen kurban ibadetinin eda edilmesi ama... Adamanın, adanmanın yahut kurban edip, kurban olmanın asıl anlamı değildir. Adayıp, adanmaktan kastımız hele dünya malına dalmak, para peşinde koşuşturup, dünyalıklara adanmak hiç değildir, olamaz da. Ayrılmak... Birkaç günlüğüne, aylığına anneyi, babayı yahut memleketi görememek değildir. Birkaç gün sevdiklerinden ayrı kalmakla da anlaşılmaz ayrılığın aslı tam manasıyla. Vazgeçmek, herhangi bir ürüne, mala sahip olmaktan, bir geziye, misafirliğe gitmekten, ya da bir teklife "evet" yahut "hayır" demekten çok ayrı bir şeydir, bizim anlatmak istediğimiz, satırlara dökeceğimiz farklıdır başlı başına. Ya feda olmak... Feda olmak benzemez, Allah (cc)'a feda olmak kıyaslanamaz şu fani dünyadaki fiillerle, olaylarla. Allah'a feda olmak baştanbaşa bir destandır, kelimeler ne fayda?

Feragat etmek, vazgeçmek Allah için; iman ister, inanç ister, sabır-sebat ister. Güllük gülistanlık bir hayat, dertsiz cefasız bir yaşamdan vazgeçip Allah için zorluklara göğüs gerip "merhaba" demek baştanbaşa iman sonra cesaret sonra azim ister. Müslümanların inançlarına yönelik baskı ve yıldırma çabalarına, zulüm ve hain kokular yayan planlara, projelere ses çıkarmamak şartıyla rahat yaşam sürmek gibi rezil bir hayat yaşamak yakışmaz müminlere; o yüzdendir ki mümin vazgeçer rahat bir yaşamdan, Müslüman halkın, Muhammed(as) ümmetinin bekâsı uğruna. İslam ayaklar altına alınmasın, Allah davasının gür sedası durmadan yankılansın diye elinin tersiyle iter ya mümin dünyayı arkasına. Feragat etmek denir, Allah için adanmak denir buna.

Vazgeçmek, feragat etmek Allah'ın dini yolunda... Geceleri uykusuz, gündüzleri mecalsiz kalmaktır İslam için çalışa çalışa. Vazgeçmek birkaç saat geç uyumak, birkaç öğün yemekten kesilmek yahut birkaç gün ayrı kalmak değildir. Bazen geceler boyu uykusuz bazen ancak bedeni ayakta tutacak miktarda gıda ve ayrılabilmektir en sevgililerden aylarca, yıllarca. Bolca uyumak, güzel yemek ve bol eğlence tanımı yoktur müminin kitabında. Vazgeçmenin manası Allah'tan başka her şeyi geride bırakmaktır, geride kalanlar aile, evlat, mal-mülk, memleket hatta can bile olsa.

Ayrılmak, uzak kalmak benzemez birkaç saatlik ayrılıklara. Ayrılığı Yusuf'un babası Yakup, özgürlüğü ise iffetiyle, imanıyla zalimin iğrenç beraberliğine "hayır" diyen Yusuf bilir karanlık hücrelerin arasında. Kelepçeli eller, prangaya bağlanmış ayaklar, parmaklıklar ardında. Ayrılmak Yusufi bir imanı, sebatı, azmi ister hakkıyla.

Ya feda olmak, onun tanımını kim yapabilir? Kim açıklayabilir feda olmayı, uğrunda feda olmak istenen Allah yolunda kurban olmayı her zerresine kadar isteyen, İslam'a feda olmaya âşık müslümanı kim durdurabilir, Allah izni ve dilemesiyle o canı katına almadıkça. Feda olma derecesine gelen bahtiyarların gözü uyku, zevk- sefa, mal-mülk görmez. Feda edilecek tek bir can vardır. O da canı veren bir ve tek Allah'a. İslam ümmetinin uyanışı için kurban olmak isteyen, can vermek isteyen bahtiyarların özelliğidir bu bulunmaz her insanda. Allah tarafından, İslam ümmetine ve İslami davaya kurban olarak kabul edilmenin bir diğer adı vardır; şehadet. Şehitlik mertebesine ulaşmak istemenin hasretidir, kurban olmayı istemek davaya. O hasrete kavuşan, vuslata özlemini giderenin adı ise şehiddir. Şehid ise, şahittir. Ayrılığa, zorluğa, vazgeçilen nazeninlere, nice özgürlüklere, feragat edilen değerliklere, kurban olmaya, adamaya, adanmaya.

 

Gâh nice müminler misali adanış yolunda, gâh Yakub'un Yusuf'u misali zindanda ve gâh Huseyn gibi Kerbela'da...

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *