DESTEKLEME KURSLARI KARMAŞASI

                Destekleme ve Yetiştirme Kursları adıyla ortaokul ve liselerde açılan kurslar başladı. Başladı başlamasına ama bir çok sorunu da beraberinde getirdi. Bunları birkaç madde ile açıklamaya çalışalım.

                Ders ve öğretmen seçme hakkının öğrenciye verilmesi güzel bir uygulama. Ancak az da olsa öğretmenlerin yönlendirmesi olması, normalde seçilmeyecek bir dersin öğretmeni tarafından yönlendirme yapılması neticesinde öğrencilerin bu derslere gitmemesi gibi bir durum ortaya çıkıyor. Aynı şekilde fiziki mekanların yetersiz olması her öğrencinin istediği öğretmenden ders almaması da olabilmektedir. Öğretmen-öğrenci- derslik üçgenindeki denklemi hangi matematikçi çözecek merak ediyorum.

                Bazı okullarımızda ise öğrenciler dersleri seçtiler ama öğretmen seçimi idare tarafından yapıldı. Bu şekilde karmaşa önlenmiş gözüküyor oluyor ama öğrencinin seçim hakkı engellenmiş oluyor. Aynı şekilde dersine girdiği öğrenciler tarafından tercih edilmeyen öğretmenlerde de öğrenciye karşı kırgınlık olması sözkonusu olabiliyor.

                Diğer bir sorun da sadece öğretmene ek ders ücreti verilmesidir. Kursun yöneticisi olan müdüre veya müdür yardımcısına sadece 2 saat ek ders ücreti verilmektedir. Siz bütün yükü ve sormluluğu üzerinize alacaksınız, cumartesi ve pazar demeden okulu eğitime hazır bulunduracaksınız ama aldığınız ücret çok komik bir rakam olacak. Hangi yönetici b işi gönüllü olarak yapacak? Müdür yardımcıları ise buna karşı bir ücret alamamaktadır. Müdür ve müdür yardımcıları kendilerine ders yazmaları durumunda ise öğretmenlerin tepkisine neden olmaktadır. Peki ne yapsın yöneticiler. Hayali sınıflar mı icat etsinler?

                Ve kurslarda ücret alınmaması sorunu. Dershaneye alternatif olarak açılan kurslarda eğer test dağıtıp deneme yaptırmasanız öğrencinin başarısını artırmanız ve kursa bağlamanız mümkün değildir. Peki nasıl sağlanacak bu. Okullar bu kaynağı nasıl karşılayacak? Her ne kadar Sayın Bakanımız kesinlikle ücret alınmayacak dese de okullardaki gerçekler hiç de öyle değil. Kaynak verilmediğinde öğrenci hafta içinde öğrendiği konulardan farklı bir şey öğrenmiş olmayacak, böylece kurs sıkıcı ve faydasız hale gelecek, kısa süre sonra da öğrenci kursu yarıda bırakacak.

                Peki hafta sonu kocaman okulların temizliğini nasıl yaptıracaksınız, hangi personelle kaloriferleri yakacaksınız? Bu insanlara nasıl ödeme yapılacak? Varsa bir önerisi olan paylaşsın da okullarımız da bu çözümü uygulasınlar.

                Bununla beraber liselerde özellikle rehber öğretmenlere görev verilmemesi rehberliğe ihtiyacı olan öğrenciler için bir eksikliktir. Oysa öğrencilere ders seçme konusunda yardımcı olacak, gerektiğinde sıkıntılarını paylaşacak olan rehber öğretmenlerdir. Aynı şekilde beden eğitimi ve görsel sanatlara kurs açma hakkı verilmiş, ancak bilşim teknolojilerine kurs açma hakkı verilmemiş. Bu da çifte standartı beraberinde getiriyor.

                Yapılan çalışmaların eba platformu üzerinden yürtülmesi, başvuruların online olarak alınması, sınıf listelerinin alınabilmesi gibi hususlar da güzel uygulamalar olarak kayda değerdir.

                Sonuç olarak iyi niyetle başlayan kurs işlemleri aksaklıklar giderilmezse tersine dönebilir. O zaman da toplumda bu alanda kırılmalar yaşanır.