0

            Daha önceki bir yazımızda Büyük şeytan ABD’nin Suudi Krallığına saldırabileceğini ya da orayı karıştırmak için bazı gizli ellerle irtibat kurarak olaylar çıkarabileceğine dair bir yazı yazmıştık. Geçenlerde Suudi Krallığında bu yazıyı doğrulayan bir olay yaşandı. Bir Şii Camisine bombalı eylem yapılmış ve bu eylemde elliye yakın Müslüman hayatını kaybetmişti. Buraya kadar her şey gayet normal; Suudi Krallığında faili belli! Bir olay oluyor elliden fazla insan ölüyor ve dünyadan hiç ses çıkmıyor.

            Hatırlayınız Fransa’da bir dergiye yapılan saldırılarda on üç kişi ölmüş, başta Fransız Hükümeti olmak üzere, dünyanın tüm Hristiyanları hemen ayaklanmış, olayı dünya gündemine oturtmak için yanlarına halkı Müslüman olan ülke liderlerini de alarak büyük bir gövde gösterisi yapmışlardı. Hatta bu olay günlerce dünya kamuoyunu meşgul etmişti. 

            Her ne hikmetse Suudi Krallığında meydana gelen ve elliden fazla insanın ölümüne sebep olan olay hemen hiçbir basın organında yer alamadı, hiç gündeme getirilip tartışılmadı, özellikle dünya emperyalist ülkelerinde ise kamuoylarına duyurulmadı bile. Olayın arkasında kimlerin olduğu konusunda hiçbir görüş belirtilmemişken, birden bire “İŞİD” bu olayı üstlendi ve daha önceleri duyurmuş olduğu bir bilgi basına yansıdı; o bilgi de şuydu:

            İşid; daha önceleri basına gönderdiği bir bilgi de hedeflerinin Suudi Krallığına saldırmak olduğunu belirtmişti.

            Şimdi burada önemli bir soruyu sormanın zamanının geldiğini düşünüyorum, o da şu: İşid; nasıl oluyor da, güçlü istihbaratı ile bilinen Suudi Krallığına saldırıyor ve bundan kimsenin haberi olmuyor? Daha da geri gidecek olursak, Irak ve Suriye istihbaratları da İşid’in varlığından haberleri olmamış, İşid saldırıları neticesinde binlerce insan öldürülmüştü ve hala ölümler devam ediyor.

            Benim burada aklımı kurcalayan, ama bir türlü cevabını bulamadığım bir soru var. Bir örgüt, kendi yapılanmasını sağlıyor, ordusunu kuruyor, kendi ekonomik gücü ile iki ülkeye “Irak ve Suriye” savaş ilan ediyor, binlerce insanın ölümüne sebep oluyor ve bu iki ülkenin istihbaratlarının hiçbir haberleri olmuyor. Bu örgütün elemanları nasıl ve ne zaman bu birlikteliği sağlamışlar? Bu elemanlar nerede ve nasıl barınıyorlar, bu kadar ağır silahları Irak ve Suriye hükümetlerinin görüntüsünden nasıl saklayabildiler? Soruları sürdürmek mümkün.

            Bir de üzerinde önemle durulması gereken bir nokta daha var; o da İşid adına savaşanları kimler nasıl organize ediyor?

            Eğer orada savaşanların gerçekten İslam adına savaştıklarını iddia eden varsa lütfen bana şu sorunun cevabını versinler:

            Özellikle başka ülkelerden, savaşmak için Irak ve Suriye’ye gelen bu savaşçıların amacı gerçekten İslam için cihad anlamı taşıyorsa, bu savaşçılar, savaşı neden kendi ülkelerinin emperyalist sistemlerine karşı vermiyorlar? Savaşı neden ülkelerine yaymıyorlar? Yoksa onların amacı başka bir şey mi?

            Mesela amaçları şu olabilir mi? İslam ülkelerinde meydana gelen ve hala devam eden, her gün onlarca Müslümanın ölmesine neden olan savaşlar, emperyalist ülkelerin gözünü doyurmamış mı da bu kirli savaşlarını daha geniş bir coğrafi alana yaymaya gayret ediyorlar ve bu geniş alan da en büyük etkiyi yapabilecek Suudi Krallığı mı olacak? Açıkçası korkuyorum.

Çünkü eğer Suudi Krallığında meydana gelen bu patlama gerçekten İşid’in eseri ise, çatışmanın bu kutsal alanlara yayılmasına az bir zaman kaldı demektir. Çünkü bu kolay kolay biteceğe benzeyen bir çatışma olmayacaktır, ya ümmetin toptan felaketini sağlayacak, ya da ümmetin uyanmasına sebep olacak ve ümmetin arasındaki ihtilafı ortadan kaldırmaya yönelik bir sonuç doğuracak.

Benim temennim tabi ki ikinci şıktan yana, bekleyip göreceğiz.

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *