88

Dindarlıkları ile meşhur olmuş Kürt halkının çocuklarını kendi pis emellerine kurban eden HDP, 6-8 Ekim olaylarında da bu gençlere hırsızlık yaptırmıştır maalesef.

Hırsızlığın hem İslam’da hem de beşerî ideolojilerde kötü bir fiil olduğu bilinmesine rağmen Kürt gençlerini Moğolvari bir şekilde evlere saldırtıp onlara hırsızlık yaptırmak Kürt halkına yapılmış büyük bir ihanet olarak görmek gerekir. Kürt haklarını savunmak için yola çıktığını söyleyip de gençleri hırsızlığa bulaştırmak HDP'nin niyetinin Kürtleri İslam’dan uzaklaştırmak olduğu aşikardır.

Şimdi de 6-8 Ekim olaylarında yaşanan birkaç hırsızlık olayını sizlerle paylaşmak isteriz. 

-HDP'li çeteler, HÜDA PAR Tarsus İlçe Başkanı M. Ali Kutan'ın unlu mamuller işyerine saldırıyorlar. İşyerini ateşe verip sağlam kalan un çuvalları ve diğer eşyaları da çalıyorlar.

-HDP'li çeteler, Tarsus Mustazaflar Cemiyetine saldırıyorlar. O esnada Cemiyetin gönüllüleri derneklerini korumakla meşguller. Polisler gelip dernek gönüllülerin ifadelerine başvurmak amacıyla onları karakola götürüyorlar. O sırada derneği korumasız gören HDP'li çeteler, derneğe saldırıyorlar. Etrafa zarar verdikten sonra yanlarında bilgisayar, yazıcı ve TV gibi elektronik eşyaları alıp gidiyorlar. (Polislerin art niyetli tavırlarını sonraya bırakıyoruz. Çünkü tüm bölgede polisler HDP'li çetelere göz yummuştur.) 

-Tarsus Mustazaflar Cemiyeti Sekreteri Cihan K’nin ev ve iş yeri bayramın 4. günü yağmalanıp yakılıyor. Evden değerli eşyalarını, TV, buzdolabı ve diğer beyaz eşyalarını çalıyorlar. Evinin altındaki işyerinde ise elektrik dükkanından malzemelerini çalıyorlar. Babasına ait gıda marketine yönelip onun da eşyalarını çalıyorlar. En sonunda da evi, iş yerini ve marketi ateşe verip gidiyorlar. Polis tutanaklarında o zamanın parasıyla 150 milyar zararları oluyor.

-Tarsus Mustazaflar Cemiyeti üyesi B.S'nin iş yerine saldırıyorlar. İş yeri önündeki arabasının camlarını kırıyorlar. Daha sonra iş yerindeki konfeksiyon eşyalarını çalıp iş yerini ateşe veriyorlar. Aynı yere yakın, M. A'nın evine de molotof atıyorlar. Evdeki değerli eşyaları çalıyorlar. Yine M. Ö, N. U, İ. U, İ. Y... gibi dernek gönüllülerin işyerleri veya evleri yağmalanıp ateşe verilmiştir. 

-HDP'li çeteler, Mardin Kızıltepe'de iki av bayisinin kepenklerini kırıp içeride bulunan av tüfekleri ve mermileri çalıyorlar. Bu silahlarla HÜDA PAR binasına ve Mustazaflar Cemiyeti şubesine 3 saat boyunca saldırdılar. 8 Ekim günü sokağa çıkma yasağı olduğu için HÜDA PAR ilçe teşkilatında kimseler yoktu. Devlet de sokağa çıkma yasağını ihlal eden HDP çetelerine karşı önlem almadığı için bu çeteler, parti binasına saldırıyorlar. Çalabildikleri eşyaları çalıyorlar. Kalan eşyaları ise ateşe veriyorlar. 

-HDP'li çeteler, Mardin Derik'te HÜDA PAR ilçe binasının bilgisayar kasalarını çaldılar. Diğer malzemeleri ise ateşe verdiler. 

Son olarak şunu söyleyip köşemizi sonlandıralım. Şehid Yasin Börü ile beraber şehid olan Hasan Gökgöz ve Ahmet Hüseyin Dakak'ın cep telefonları HDP'nin sahaya sürdüğü çetelerden iki kişinin üzerinden çıkıyor. Yasin Börü’nün Ankara davasında yargılanan HDP'li çetelerden birinin evinde ise Şehid Hasan Gökgöz'ün telefonu çıkıyor. Görüldüğü gibi HDP/PKK'nin Kürt gençlerine kötülükten başka verdiği bir şey yok. Kürtlerin sırtından emperyalist devletlere uşaklık yapmaktan başka bir şey yapmıyorlar. 

Hırsızlık gibi arsız bir fiili kendi tabanına yaptıran veya buna engel olmayan HDP, Kürt halkına zarar veriyor. Bölgemizde hırsızlığın, arsızlığın günden güne artmasının bir sebebine de buradan bakmak gerekir.

Banka soyguncusu olan Deniz Gezmiş'i Kürt gençliğe örnek gösterirseniz varacağınız nokta çapulculuk olur ancak.

Eski Meclis Başkanı İsmail Kahraman`ın dediği gibi ''Küba`da faaliyette bulunan bir eşkıya, katil kişilik benim liseli gencimin yakasında, göğsünde olamaz.” Che Guevara ve Deniz Gezmiş'in örnek gösterildiği bir Kürt gençliğinden hiç kimseye fayda gelmez. Biri soyguncu, diğeri ise eşkiya, katil, insan kasabı... 

Daha komik olanı nedir biliyor musunuz değerli okuyucularım? Kendileri ve azgınlaşmış tabanları bu kadar açık bir şekilde hırsızlık yaparken başkalarını hırsızlıkla rahat bir şekilde suçlayabilmektedirler. Güç ve iktidar HDP'nin eline geçtiği vakit emin olun ki bu memlekete hırsızlık, haksızlık, adam kayırma, huzursuzluk en yüksek seviyeye çıkar. Çünkü bunların beslendiği Marksist-Leninist felsefe, bunları gerektiriyor. İnsanların hangi kaynaktan beslendiği çok önemlidir.

Marksist-Leninist bir kaynaktan beslenen bir toplum mu yoksa vahye dayanan, referansı İslam olan bir toplum mu istersiniz?

 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *