Türkiye’de ‘saldırı’
yöntemini/siyasetini güdenler son zamanlarda bir hayli ataktalar yine.
İstiyorlar ki bu ülkede sadece kendileri konuşsun, sadece kendileri yol yordam
belirlesin.
Bir Diyanet’e, bir camiye,
bir hocaya sataşarak sindirmeye çalışıyorlar. En başta ifade edeyim ki; bütün
bu saldırganların derdi İslam’la, Kur’an’la, imanla, ahlakla!
HÜDA PAR Genel Başkanı Sayın
Zekeriya Yapıcıoğlu da katıldığı bir programda bu sinsiliğe dikkat çekerek;
İslam’a direk saldıramayanlar, kimi kurum ve kişiler üzerinden aslında İslam’a
saldırıyorlar, dedi. Bu çok doğru!
Daha önce Ayasofya Cami
imamına ve Diyanet’e şimdi yine Diyanet ve bir cami imamına saldırdıkça
saldırıyorlar. Cami imamı kendi makamında, vaaz kürsüsünden bir gerçeği ifade
etti diye ona parmak sallayan sallayana! Kimisi Kabil’e tek taraflı bilet
kesmesi tehdidini yaparken, kimisi soru önergeleriyle imamın görevden
atılmasını istiyor. Siz kimsiniz ya! Bu ülke sizin babanızın çiftliği mi?! Her
konuşana ayar vermek de ne oluyor?!
Cami İmamı Halil Konakçı
camide verdiği vaazda Müslüman memleketin sokak-caddelerindeki rezalete dikkati
çekerek ahlaksızlığın vardığı boyuta tepki gösterdi. Bir imamın, bir vaizin
bunu dile getirmesinden daha doğal bir durum yokken, dört bir taraftan
ahlaksızlar saldırıya geçmiş durumda; ‘pis dilleriyle’ imamı ve imamın
söylediği hakikatlere karşı savaş açmış vaziyette.
Oysaki herkes kendi alanıyla
ilgili inisiyatif alabilmeli ve konuşabilmelidir. Bir pandemi döneminde
gözümüz-kulağımız doktorlarda, bu işin ehli uzmanlardaydı. En olmadık, tahmin
bile etmekte zorlandığımız yöntemleri can kulağıyla dinleyip uyguladık. Maske
taktık, birbirimizden uzak durduk, mesafe uygulayarak aylarca yalnızlaştık.
Niye? Çünkü işin ehli doktorlar, hekimler öyle diyordu da ondan.
Şimdi bir imamın Kur’an ve
Sünnetten yola çıkarak kendi alanıyla alakalı sokaklara taşan
terbiyesizliklerle ilgili söylediği sözler niye bu kadar sizi rahatsız ediyor,
anlamak mümkün değil?!
Müslümansanız, İslam’a göre,
Halil Hocanın tepki gösterdiklerine sizin de tepki göstermeniz lazım!
İslam bir hayat nizamıdır. İslam’ın helal ve haramları vardır. İslam çıplaklığı
haram kılmıştır. İslam ulu ortada üryan gezmeyi yasaklamıştır. Üryan gezen
yakınına tepki göstermeyeni deyyus ilan etmiştir. Dahası namus ve ahlak sahibi
iseniz, sizin o sözlere hiçbir şekilde tepki göstermemeniz gerekir! Hocanın
erkeklere seslenerek ‘kendi eşleriniz, kızlarınız için nasıl gayretsiz
davranırsınız’ demesi kadar doğal bir husus olabilir mi?! Müslüman değilseniz, o
zaman sizin bu alana karışma gibi bir hakkınız da yok, haddiniz de!
Ancak özellikle şunu ifade
etmek isterim: Saldırıya geçenler kendi tıynetlerinin gereğini yaparlarken asıl
dikkat kesilmesi gereken husus, İslami esasları savunanlara duyarlı kesim tarafından
ne kadar sahip çıkıldığı konusudur.
İslami değerlere vurgu yapan
her bir Müslümanı desteksiz bırakarak onun müeyyidelerle karşılaşmasına seyirci
kalmak kadar kötü bir durum olamaz! Bu konu çok önemli!
Özellikle bu konuda
görevlerini yapan Diyanet mensuplarına önce Diyanet sahip çıkmalı, ardından
bütün hassasiyet sahibi Müslümanlar duyarsız kalmamalı! ‘Sarı öküz’ meselesini
akıldan ırak etmeyelim! Aksi takdirde sonradan artık ‘savunmak/korumak’ gibi
bir durum/ortam da kal(a)mayabilir!
Hicri yeni yılınız mübarek
olsun, hayırla dolsun!
0 yorum