88

Bu hafta siz değerli kardeşlerime okuyucularımızdan bize gelen mesajlardan derleme yaparak PUBG(Papçi) oyunun zararlarından bahsedeceğiz. Gelen her mesajı buraya aktaracak yerimiz yok maalesef.

Şimdi de siz değerli okuyucularımıza PUBG (Papçi) oyununun bazı sorunlarını/zararlarını sıralayalım:

Bağımlılık: Papçi oyunu, oyuncularda bağımlılık oluşturuyor. Oyuna dalan bireyler çevresindeki asli vazifelerini ihmal edebiliyorlar. Çevrenin etkisinde kalan bireyler vakitlerini boşa doldurmak için bu tür oyunlara girişiyorlar. 

Bir okuyucumuz diyor ki: “Oyuna istediğin zaman başlayabilirsin ama istediğin zaman bırakamıyorsun. Hele bağımlılık arttıkça artık bütün vaktini vermeye başlıyorsun.” Sabahlara kadar oyun oynayan ve boş bulduğu bir anını oyun ile dolduran birey için artık oyun her şey olmuştur. Yorgunluk, uykusuzluk, boş vermişlik ve stres bireyin hayatının merkezine giriyor. 

Başka bir okuyucumdan gelen mesaj şudur: "Her ölüm, yeni bir oyun demek. Her yeni oyun, yeni bir başlangıç demek ve her başlangıç yine ölüm demek, bu oyunun kısır döngüsüdür. İnsanların oyunu ortada bırakmama sebebi çok ciddiye almalarından kaynaklanıyor. İnsan gerçek bir çatışmada nasıl çatışmayı bırakıp başka işlerle meşgul olmuyorsa oyunda da öyledir sanki gerçek bir çatışmanın içerisinde."

Oyunun içinde sesli iletişimin olması ve oyuncuların bu noktada kızlı erkekli gayri İslamî muhabbet etmeleri de vardır. 

Yuva yıkma: Bir okuyucumdan gelen bir mesajda; amcakızıyla evli olan bir adam, PUBG üzerinden tanıştığı kızla kaçtı, diyor. İşin vahametini görebiliyor musunuz değerli okuyucular! Bu oyun bu şekilde yuvaları da yıkabilmektedir. Ayrıca dilin kemiği olmadığı ve oyunun içinde ahlakî sınırları aşan kelimeler(küfürler) de kullanılıyor. Aile bireyi olup da vaktini bu tür oyunlara ayıran aile reisi yuvasının selametiyle oynadığının farkında değil.

Yine bir okuyucumuz anlatıyor:

“Oyun ilk yayıldığında amcamın oğlu gece saat:02:00'de bu oyunu oynarken karşı taraf onu oyunda sıkıştırınca kendisini oyuna o kadar kaptırmış ki oyundaki takım arkadaşlarına; ‘Yetişin, yetişin, beni öldürüyorlar, beni öldürecekler, neredesiniz yaw yetişin öldürüyorlar" diye, bağırmış. Amcam çok korkmuş hızlıca odaya girmiş. Kim seni öldürecek oğlum deyince o da “oyunda” baba demiş.

Başka bir okuyucumuz kendi ailesinden şöyle bir bilgi aktarmış bize:

“İki ağabeyim ve bir erkek kardeşim var ve üçü de bu oyunu oynuyorlar. Gerçekten bu, çok kötü bir oyundur. Zamanla bilinçaltına merhametsizlik ve kolayca öldürmeyi göndermektedir.  Tabi çok bağımlılık yapması da cabası.”  Hele ki oyunda ırkçılık, ağza alınmayacak kadar çirkin küfür ve hakaretler… ahlak bozulunca fikir de bozulur, dil de bozulur.

Ekonomik zarar: Oyuncular, oyun içinde kredi kartıyla satın alma işlemi yapabilmekte ve bu durum çeşitli sıkıntıları da beraberinde getirmektedir. Oyun içinde kredi kartıyla bir alışveriş yapıldığı zaman, oyun sistemi kredi kartınızı otomatik olarak kaydediyor. Yani bireyin oyun içinde bir şey satın aldığında, diğer satın alma işlemlerini çok kolay bir şekilde gerçekleşmektedir. 5000 TL’ye kadar borçlanan var. Peki; bu, oyun olmaktan çıkıp kumara dönüşmüyor mu? Öyle bir illettir ki hem zamanını çalmaktadır hem de paranı. Zarar üstüne zarar getirmekten başka bir neticesi yoktur. Nefsini tatmin etmek için zarara girmek, hangi akıl bunu kabul eder? Bu oyunda akıl/düşünce yoktur. Nefsi tatmin etmek vardır.

Zaman kaybı: Bu oyunun mağdurları, gece boyunca oynuyorlar sabaha karşı da uyuyorlar. Tabi uyandıkları gibi yine oynuyorlar. Kısacası 7/24 PUBG... Eğitim dikkat ister. Aklı kaldığı oyunda olan bir öğrencinin derslere dikkat etmesi çok zordur. Bu öğrenciden derslere yeterli zamanı ayırması beklenemez zaten. Sabaha kadar oyun oynayan bir birey sabah nasıl işe gider? Gitse de uykusuz haliyle nasıl çalışır? Haydi çalıştı, nasıl akşam olur? 

Bilinçaltı kirliliği: Oyun, sürekli bir savaş alanıdır ve hedef, karşı tarafı öldürmektir. Sürekli öldürmek hedefleniyor. Kendi dünyalarından çıkıp oyun dünyasında yaşıyorlar. Çok ciddi derecede oyuncular merhametsizleşiyorlar. Tabi saygı, hürmet sıfıra iniyor. Hal hareketleri konuşmaları çok ciddi derecede değişiyor. Çok öfkeli, sinirli oluyorlar, en ufak bir tartışmada hemen öldürelim diyorlar. Bunun sonucunda şiddete meyilli bir nesil/toplum meydana geliyor. Sonra da haberlerde çıkan dehşet cinayetler için “Bunlar nasıl insanlardır, nasıl bu şekilde öldürmüşler?” diye hayret ediyoruz.

Maneviyata Darbe: İbadetleri aksatmaya sebep olmaktadır. Oyuna dalan birey, dış dünyadan çok sanal dünyaya dikkat kesildiği için kulağı ezanda olmaz. İbadet etmez, kitap okumaz. Dili, gönlü zikir çekmez…

Robotlaşma: Bu oyunu oynayanlar belli bir süreden sonra robotlaşıyorlar, sosyalleşme sorunu yaşıyorlar, düzgün konuşamıyorlar. Toplumun gelenek ve göreneklerini unutuyorlar. Örneğin; hasta ziyaretine gitme, bir misafirle ilgilenme, aile içi konuşma vb. ortamlarda bir yabani gibi durmaktadırlar.

Bize; aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür bir nesil lazım…

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *