32


                Şiddet ve terör olaylarının bitmesiyle huzur ve sükûnetin hâkim olduğu bölgemizde, yıllardır ihmal edile gelen kültürel mirasımızın yavaş yavaş ta olsa artık farkına varıyoruz.  Sadece bölge insanı değil Dünyanın da dikkatini çeken kültürel hazinelere sahibiz.

                Bölgemiz inanç ve kültür turizminin yanı sıra, tarihin doğayla buluştuğu Gaziantep, Diyarbakır, Şanlıurfa Mardin, Batman, Siirt, Bitlis, Kahramanmaraş, Adıyaman gibi muhteşem kentlere ev sahipliği yapmaktadır.

                Şiddet sarmalından kurtulan, bölgemizin bu zenginlikleri artık yabancıların ilgisini de çekmektedir. Tarihin sıfır noktası olarak kabul edilen Göbeklitepe, Şanlıurfa ilimiz sınırlarında keşfedildi. Ve Dünya tarih literatürünü alt üst etti. İnsanlık tarihi bu kazı çalışması ile yeniden yazılmaktadır. Yine Kur'an azimüşşanda kıssası anlatılan Hazreti İbrahim Peygamberin doğduğu şehir  olması bu ilimizin önemini daha da artırdı. Farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan, taş evleri ile kültürel mozaik bir şehir olan Mardin, Nemrut dağının bulunduğu Adıyaman, Roma Zeugma'sına ev sahipliği yapan ve gastronomi turizmi ile bilinen Gaziantep tarihin en eski şehir devleti Hasankeyf, Çin seddinden sonra dünyanın en uzun surlarına sahip Diyarıbekir kentlerimiz hem bölgemizin hem de ülkemizin paha biçilemez kültürel   varlıklarıdır.

                Zaten, son dönemlerde bu şehirlerimizi ziyaret eden yerli ve yabancı gezginlerin sayısındaki hızlı artış ne demek istediğimizi daha iyi açıklamaktadır.

                Bölgemizin yıllarca terör olayları ile anılır olması, ister istemez akıllara şu soruyu getirmiştir. Oluşturulan kaos ve kargaşa bu zenginliklerin elimizden alınması için mi yapılıyordu? Öyle ya Dünya medeniyetlerinin beşiği olan bölgemiz her daim yabancıların iştahını kabartmıştır. Kardeş kavgası çıkartarak bu zenginliklerin sahibi olmak istemişlerdir. Başta terör devleti İsrail yıllarca bu emelini sürdürmüş ve hala sürdürmektedir. Bu amacını saklama gereğini bile duymamıştır. Bu sebepten, hem halk olarak hem devlet olarak çok dikkatli olmak gerektiğini belirtmek isterim.

                Her karış toprağı tarih ve maneviyat kokan bu toprakları daha çok görünür kılmak, kültürel hazinelerini ortaya çıkartmak devlet olarak sorumluluğumuzdur. Bu çabayı göstermede kolektif bir çalışma ile yetkili tüm kurumlarımız üniversitelerimiz, basın ve yayın organlarımızın,  üzerine düşeni yapmaları bir zorunluluktur.

                Bir demir kubbeden başka bir anlamı olmayan Fransa'nın Eyfel kulesine dünyanın dört bir yanından milyonlarca ziyaretçi neden gider? Aynı şekilde İtalya'nın meşhur eğik Pizza kulesi tarihi değeri nedir ki insanlar ilgisini çeker? Bizim sahip olduğumuz mirasın yanında bu kulelerin esamesi bile okunmaz. Ancak biz maalesef elimizdeki eserleri göstermeyi beceremiyoruz. Bu hazinelerimizin daha fazla insana ulaşması çabasında akim kalıyoruz

                Bölgemiz Sadece tarih ile değil manevi hazinelerle de ön plana çıkmaktadır. Urfa'da Hazreti İbrahim ile Eyüp peygamberler(a.s.) Eğil de Zülküf peygamber(a.s.) Cizre'de Hazreti Nuh peygamber(a.s.)'lerin medfun oldukları rivayet edilir. Yine peygamber efendimizin (a.s.) birçok arkadaşlarının bu topraklara gelip vefat ettikleri tarihi vesikalarla sabittir.

                Tüm bu güzellikler değerlendirildiğinde bölgemizin önemi ve itibarı ülke sınırlarının dışına çıkacağı kesindir. Kaos ve kargaşanın olmadığı zamanlar temennisi ile umarız ki bu hazinelerimiz ortaya çıksın, insanlar merak edip ziyaret etsin ve geçmişe bakıp hem ibret alsın hem de başkalarına anlatsın. Öyle ya; gezip görmek geçmiş kavim ve milletleri düşünmek bazen ciltler dolusu kitaptan daha fazla tesir eder insanın kendisine...

                İnşallah bu köşemizde, zaman zaman bu tarihi değerlerimizi işleyip hikâyelerini sizlerle paylaşacağız...

                Selam ve hürmetle... 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *