0

Batman ve Mardin’de HDP’li milletvekillerinin öncülüğünde -belki de baskısı altında desek daha doğru olacak- kendilerine “Barış Anneleri İnisiyatifi” diyen oluşum, IKBY’nin PKK’ye yönelik operasyonlarını protesto etmek için, Kürt annelerin, kadınların simgesi olan beyaz tülbendi kameralar karşısında yerlere saçtılar.
Bu görüntüleri hayret ve esef ile izledim.
Çünkü Müslüman kadını tanıyan, hele de dindarlığı ile bilinen doğu illerinde Kürt annelerini bilen bilir, bu insanlar başörtülerine, tülbentlerine öylesine bağlılardır ki hiçbir güç onların başını açamamıştır.
Ama birkaç gün önceki söz konusu görüntüler, HDP/PKK’nın bölgede yarattığı tahribatı gözler önüne seriyor. Karşı mahallenin hiçbir baskı, yıldırma, tehdit ve zulümle çıkaramadığı tülbendi bu güruh çıkarabildi. 
Daha önce de cadde ve sokaklarda asılan pankartlarda yazılan -ve aslında HDP/PKK’nin zihin dünyasını yansıtan- sloganları hatırlayacağınızı umuyorum; çünkü unutulması mümkün değil
Hani, "Em Jının Ne Namusa Tu Kesine Namusuma Azadiyameye (Biz Kadınız Kimsenin Namusu Değiliz Namusumuz Özgürlüğümüzdür)"
Hatta Peygamber (sav)’in hadisini inkâr ederek “Em ne emanetın, em jının” yani “Biz emanet değiliz, biz kadınız” diyen yine bunlardı.
Yine muhtelif yer ve zamanlarda kadınlara çarşaf giydirip, ellerine zincirler bağlayarak, tesettürlü Müslüman kadını köle gibi göstermeye çalışan yine bu güruhtu.
Peki, bu güruh bölge insanının, Kürt halkının dinine bağlılığına rağmen bunu nasıl yapabiliyor? 
HDP/PKK bizden görünmeye çalışarak, bizim mahalledenmiş gibi görüntü vererek bunu yapıyor. Ama bu zihniyet -İslam’a ve İslami değerlere savaş açan tüm zihniyetlerde olduğu gibi- hiçbir zaman bizim mahalleden olmadılar, olamazlar.
En fazla yaptıkları şey Müslüman mahallesinde salyangoz satmak olur.
Ayrıca Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) PKK gibi bir örgütü kendi topraklarında istememesi gayet doğal ve haklı bir talep. Bunun için de yapılan operasyonları, Müslüman Kürt anneleri, kadınları ile özdeşleşmiş olan tülbendi yere atmakla protesto etmeye çalışmak, niyetin protesto etmek değil de başka bir şey olduğunu ifade ediyor.
Mesele IKBY’nin PKK’ye yaptığı operasyonları protesto etmekse, bunun başka yolları da var. Ama yapılan eylem tarzı söz konusu insanların pespayeliğinden başka bir şey değildir.
Yapılanalar HDP/PKK’nin ve ithal düşüncelerinin, insanımızı ahlaki, manevi yönden nasıl bir değerler erozyonuna yaratmaya çalıştığını gösteriyor. Ve bunun için de hiçbir fırsat kaçırılmıyor.
Dünya Kadınlar Günü kutlanır, İslami değerlere saldırılır; kadına şiddete tepki verilir, İslami değerlere dil uzatılır; birinin bir karın ağrısı olduğunda yine İslami değerlere saldırılır. 
Yapılan bu saldırılara karşı insanımızın, Kürt halkının uyanık olması lazım. Böylesi ucuz yöntem ve mücadele tarzlarına prim vermemeli. Dün olduğu gibi bugün de İslami değerlerine sahip çıkmalıdır.
Kendilerini bölgede sekülerizmin, seküler hayat tarzının –dinden uzak hayat tarzı- garantisi olarak görebilir birileri. Ama inşallah Müslüman, dindar Kürt halkı da İslami değerlerin garantisi olacaklardır.  

 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *