0


İçinde bulunduğumuz ayın sonunda yapılacak olan 31 Mart Yerel Seçimleri ’ne sayılı günler kala siyaset sahnesindeki hareketlilik hız kazanmaya başladı.

Hükümet cenahı etrafında şekillenen Cumhur İttifakı bir tarafta, muhalefet bloğu diye adlandırılan Millet İttifakı diğer tarafta var güçleri ile seçmenleri etkilemeye çalışmakta, seçmenin oylarını kazanmanın yollarını sonuna kadar zorlamaktadırlar. Bütün bu süreç içinde zaman zaman siyaset kurumunun ağırlığı ve saygınlığı ile bağdaşmayan söylemler ortaya çıkmakta, serdedilen demeç ve konuşmalar muhatabının kişilik haklarını rencide edecek boyutlara ulaşabilmekte ve siyaset kurumu her geçen gün itibar kaybetmektedir maalesef.

Ülkemizin her şeyden önce siyaset kurumuna itibar kazandıracak; siyaseti, kendi parti, örgüt ve şahsi çıkarları için değil, halkın hak ve menfaatleri için yapacak erdemli siyasetçilere ihtiyacı olduğu her geçen gün daha da belirgin hale gelmektedir.

Bölge özeline gelecek olursak;

Bölgede yaşayan halkımızın kafasının biraz karışık olduğu, karar vermede zorlandığı, tercihlerinde muhtemel bir taraf görünmekle beraber zoraki bu tercihinden pek de memnun olmadığı kolaylıkla müşahede edilebilir. Tabiri caizse halkımız; kırk katır mı, kırk satır mı? ikilemi içinde bocalayıp durmaktadır.

Bir yanda, uzun yıllardır yerelde iktidar olan malum çevrenin halkın değerleriyle barışık olmaması, halkın değerlerini hiçe sayması, hizmet üretmek bir yana böyle bir vizyon ve misyona sahip olmaması halkımızı maddi ve manevi kalkınmışlık noktasında büyük bir kayba uğratmaktadır.

Beri tarafta, ülkemizi uzun yıllardır yönetmekte olan iktidarın bölge ile ilgili farklı hesaplar içinde olması, bölgeyi ve insanlarını ihmal etmesi, siyasi anlamda yaptığı hatalar halkımızın gözünden kaçmamakta, bu durumun sonucu olarak bölge halkını siyasi tercihlerinde istemeyerek de olsa başka kanallara yönlendirebilmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanı’nın son konuşmasında sarf ettiği ve amacını aşan bir konuşma olarak değerlendirilebilecek ‘‘ Bizim ülkemizde Kürdistan diye bir yer yoktur…’’ ve devamında sarf ettiği sözleri muhataplar belli olsa da bölge insanında büyük bir üzüntü ile karşılanmış ve bölge insanını kırmıştır. Bu tür söylem ve eylemlerin kimlerin işine yaradığı/yarayacağı, kimlerin ekmeğine yağ süreceği herkesin malumudur.

Bölge halkı kendi değerlerini tanımayan ve ona saygı duymayan, kendisine hizmeti layık görmeyen kişi ve kurumlar tarafından yönetilmeyi hak etmediği gibi, kendi kimlik ve kültürünü adeta yok sayan, bölgeyi ve insanlarını ikinci plana atan, faşizan duygularla hareket edenler tarafından da yönetilmeyi hak etmemektedir.

Bu konuda halkımız büyük bir paradoks yaşamaktadır. Halkımız, içinde bulunduğu bu paradokstan, bu kısır döngüden en kısa zamanda kurtulabilmek için siyasi hamleler içine girmeli, alternatif siyasi hareketlere yönelmelidir. Bunu yapmadığı müddetçe kendisine değer vermeyen, kendi kültür ve inancı ile barışık olmayan siyasetçiler tarafından yönetilmeye devam edilecektir. Selam ve dua ile Allah’a emanet olunuz… 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *