MODERN TASFİYE YÖNTEMİ: FETÖ

15 Temmuz hain darbe ve işgal girişiminin üzerinden neredeyse bir yıl geçti. Geçen süre zarfında yüzlerce operasyon yapıldı, on binlerce insan gözaltına alındı, tutuklananlar, açığa alınanlar, ihraç edilenler.

Fetö 40-50 yıldır bu ülkenin bütün kurumlarına hile ile sızmaya çalışmış, en sonunda da darbe teşebbüsünde bulunacak kadar kendine güvenmiş, kendi insanına kurşun sıkacak kadar adileşmiş, emperyalistlere ülkesini ve vatanını peşkeş çekecek kadar da alçalmış bir zihniyetin ürünüdür.

Darbe ile ilgili mahkemeler başladı. Ancak bu gidişle bu mahkemeler daha çok sürecek. Mahkemeler uzadıkça davayı basitleştirme, sulandırma, ilgili ilgisiz herkesi bu davalara bir şekilde dahil etme çabaları da artacaktır. Darbeden hemen sonraki günlerde açığa alınan ve malum örgütle hiçbir ilişkisi olmadığı yetkililerce kabul edilmesine rağmen işine iade edilmeyen belki de yüzlerce insan vardır. Şimdi sorma gerekir. Bu insanların bu örgütle Cumhurbaşkanımızın da belirttiği 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra gibi bir ilişkileri yoksa neden hala görevlerine iade edilmiyorlar. Hakim ve savcılar, mülki amirler neden bu konuda insiyatif alarak bu insanların mağduriyetlerini gidermiyorlar. Bu insanların mağduriyetlerini ertelemek, insanlarda hayal kırıklığına, Fetö ile mücadelede zaafa neden olmaktadır. Mazlumların ahını duymamak onların mazlumiyetlerini unutturmamalı.

Darbeye katılan, destekleyen, örgüt içinde faal olan hainlerin cezasının bir an önce verilmesi kamu vicdanını rahatlatacaktır. Fetö’cüleri destekleyen, onları koruma altına alan ve zalimden mağdur türetmeye alışkın malum medya ve Avrupa, bu dava ne kadar ilgisiz insanlar katılırsa, davanın Ergenekon davası gibi sulandırılarak gerçek suçluların kısa sürede salıverilmesine kadar varacak.

Diğer bir husus da Fetö davasının birilerinin elinde intikam aracı haline dönüşebilme ihtimalidir. Kendinize engel gördüğünüz, sizi desteklemeyen, fikirlerinizin uyuşmadığı, bir şekilde bir dönem karşı tarafta yer alanları Fetö ile ilişkilendirerek tasfiye etmeye çalışmak fırsatçılıktır ve en basit tabiriyle hukuku çiğneyerek ayaklar altına almaktır. Batman Üniversitesi’nde açığa alınan akademisyenler umarım bir hesabın görülmesine kurban gitmemişlerdir. Kendinde sınırsız güç vehmederek insanlara hak etmedikleri muameleyi layık görmek, toplum vicdanında onarılmaz yaralar açar.

Açığa alınanlarla ilgili detaylı araştırma yapmadan ve gerçek verilerle uyuşmadan yapılan açığa alma eylemleri, 15 Temmuz’un ruhuna gölge düşürecektir. 249 şehit, mağdur insanlar üretilsin diye canlarını vermedi. 2149 gazi, vatan hainleri mahkemelerde şov yapsınlar diye, mahkeme heyetiyle adeta dalga geçsinler diye canlarını ortaya koymadı. Ve yine darbenin ilk saatlerinden itibaren her gece meydanları dolduranlar, gün gelince mağdur edilmek için uykusuz kalmadılar. Korkarım bu gidişle darbe teşebbüsünün birinci yılında suçlular dışarı çıkacak, vatan millet, din, namus, bayrak aşıkları da kodeslere girecekler.

Hükümet yetkililerine bir kez daha buradan seslenmek istiyoruz. Adalet mekanizması çok geç işlemektedir. Kriptolar hala bir çok kurumda faaldir. Halkla olan bağınızı koparmak isteyen, halkı hükümete düşman etmek isteyen nice Fetöcü veya Fetöcü zihniyetli insan kurumlarda bukalemun gibi saklanmaktadır. Siz onları kısa sürede tasfiye etmezseniz onlar ne size ne de halka acımayacaktır.