0

 

                Zindan Bahadırları 10 yıldır hatta 25 yıldır zindanlarda adalet bekliyor. Adaletin zalimlerin elinde nasıl da maskara olduğunu gösteren en güzel delillerden biridir, hapishanedeki Yusufiler.

                Kara vicdanların verdiği kararlar nedeniyle yıllardır eşlerinden, anne-babalarından, çocuklarından uzak zindan çilesi çeken Yusufilerin özgürlüğünü ertelemek, adalet kavramına, insanlık vicdanına yapılabilecek en büyük hakarettir.

                Öz Yurdunda Garipsin, Öz Yurdunda Parya, denilen de işte bu esaret olsa gerek. Suçları Kur’an öğretmek, İslam’ı yaşamak ve yaşatmaya çalışmak olan bu insanların özgürlüklerine kavuşabilmeleri için, ikinci bir 15 Temmuzun yaşanması mı gerekiyor.

                Kendilerine kumpas kurulduğu, işkenceler altında imzalattırılan ifadelerle açıkça ortaya çıktığı ve cezayı veren hâkimlerin açıkça FETÖ den yargılandıkları, içeri atıldıkları hatta ceza aldıkları belli olduğu halde, verdikleri kararlar nasıl da hala geçerli olabiliyor. Bu nasıl adalet anlayışı? Bu nasıl demokrasi, nasıl insan hakları anlayışı?

                Seslerini her ortamda duyurmaya çalışan Yusufilerin yakınları ve onlara sahip çıkmaya çalışan STK’lar düzenledikleri panellerle kamuoyu oluşturmaya çalışmaktadırlar. Sessiz ve vakur bir topluluğun katıldığı panelde, yapılan zulümler açıkça gözler önüne serildi, kanamayan vicdanlara seslenildi, hakikati duymak istemeyen Adalet yetkililerine çağrı yapıldı. Acaba bu çağrı sağır duvarları aşıp, meclise ve Külliyeye ulaşabilecek mi? Balyoz, Ergenekon ve benzeri davalarda yıldırım hızıyla işleyen adalet, karınca yürüyüşüyle menzile ulaşabilecek mi? Daha kaç Yusufi’ nin mahpus duvarları arasında mazlumca ölümüne tanıklık edeceğiz? Kaç anne çocuğunu son kez göremeden dünyadan göçüp gidecek? Kaç çocuk babasız büyüyecek? Kaç eş çocuklarını babasız büyütecek? Kaç bayram daha geçecek, çocuklarının gözleri ufukta harçlık verecek babalarını beklerken.

                AK Parti hükümeti nedense söz konusu İslami kesim olunca işleri ağır almakta, adeta ipe un sermektedir. Konjüktör, daha zamanı değil, hele bekleyin bakalım türünden oyalama taktikleri ile Müslümanlar mağdur edilmekte, hayatları zehir edilmekte, ikinci sınıf vatandaş muameleye tabi tutulmaktadırlar. Metin Kaplan yıllardır suçsuz bir şekilde hapiste tutulmadı mı? Sivas mağdurları daha ne kadar yatacak? Ya Hizbullah davasından mahkûm olan yüzlerce insan için adalet ne zaman dile gelecek?

                Aynı haksızlık darbe girişiminden sonra açığa alınan ya da ihraç edilen memur ve diğer görevliler için de devam etmektedir. Bir sendikaya 20 gün üyeliği var diye meslekten ihraç edilenler varken, alenen terör örgütü propagandası yapanlar, basın açıklaması adı altında terör örgütüne destek verenler, “katil devlet” diye bağıranlar tekrar eski görevlerine iade edilmektedirler. Bu nasıl çarpık anlayış? Siz Müslümanları koyun mu sandınız? Şu anda zindanlarda çile dolduran insanların düşüncesinin paylaşanlar 15 Temmuz gecesi canları pahasına meydanlara inmişlerdi. 27 gece boyunca o meydanları Allah ü Ekber nidalarıyla inletmişlerdi. Onlar bir kez dah 28 Şubatı yaşamama adına canlarını ortaya koymuşlardı. FETÖ’nün en büyük mağduru olanlar onlardı çünkü. Onlar ki, yıllardır Müslümanlar üzerine oynanan oyunları deşifre etmek için çabaladırlar, ama kimseye seslerini duyuramadılar, ta ki 15 Temmuz gecesinde tanklar, uçaklar, helikopterler insanların üzerine kurşun sıkana kadar.

                Ey devletlüler, Ey adalet dağıtıcılar, ey demokrasi havarileri, ey ehli vicdan sahibi hâkimler…

                Bu insanlar sizden af dilemiyor, sadece şu anda çoğu tutuklu bulunan hâkimleri verdikleri kararlardan dolayı yeniden yargılanma hakkı istiyorlar. Hani adalet mülkün temeliydi, hani geciken adalet, adalet sayılmazdı.

                Bu adaleti tesis etmek için bugün değilse ne zaman harekete geçeceksiniz? Ne zaman bu kararları yok hükmünde sayıp, yeni yargılama yolunu açacaksınız?

 

                Unutmayın vereceğiniz kararlarla toplumun vicdanını rahatlatacaksınız. Umutsuzlara umut kaynağı, çaresizlere çare olacaksınız.

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *