0

 

 

Önceki yazımızı okuyanlar için bir hatırlatmaya yapayım. Birinci konumuz camilerin gençlerden yoksun olduğunu söylemiş ve noktalamıştık. İkinci konumuz ise camilerin Batman’ımızın ihtiyaçlarını karşılayamadığını, bu durumun şehrimize yakışmadığını belirtip virgül ile ara vermiştik.

 

Neydi o Batman’ımıza yakışmayan acı gerçek biliyor musunuz? Büyükşehir olma yoluna doğru giden kentimizin merkezinde sadece 120 cami, 30 mescidin olduğunu biliyor muydunuz? Ve daha acısı da bunlardan 40 tanesinden fazla bina altı cami ve mescitlerin olduğudur. Daha acısı diyorum sizi bilmiyorum ama içimi yakıyor bu vahamet.

 

Normal camiler gibi bina altındaki cami-mescitleri de yapan hayırseverlerden Allah binlerce kez razı olsun. Niye yaptılar demiyorum, diyemem de. Öyle bir eksikliği hissetmişler ve kendi sermayelerinden feragat edip dükkânları olsun daireleri olsun duvarlarını yıkıp cami-mescit yapmışlardır. Ama konu İslam beldelerinden olup ve muhafazakâr bir halk kitlesi olan bir yer olduğu için detay burada gizlidir.

 

Örneğin İslam beldelerinden olmayan Avrupa ülkeleri, İslamiyet’i anımsattığı için camilerin inşasına müsaade etmiyor. Böylece halkını İslam’a girmesine bir nebze de olsa korumuş oluyor! Oradaki Müslüman halk da burada camilerin yapılmasına müsaade edilmiyor, bundan sonra namazlarımızı evlerimizde kılacağız demiyor ve hayırlı bir işe elbirliğiyle el atıyor. Topladıkları 3-5 kuruşla bina altlarında ya bir yer satın alıyor ya da kiralıyor. Bu buldukları yeri de mescit olarak kullanarak cami ihtiyacını gidermeye çalışıyor. Allah yardımcıları olsun inşallah.

 

Ama bizlere ne oluyor? Yoksa memleketimiz İslam beldesi mi değil? Niye yeni yerleşim yerlerinde cami yerleri bırakılmıyor? Minarelerin dahi önüne geçecek kadar yüksek yüksek binalar dikenlerce neden bir cami yeri tahsis edilmiyor. Daha doğrusu niye yetkililer görevlerinin bilincinde olarak bu kadar metrekareye ihtiyaçtan dolayı bir cami inşa edilecek ikazında bulunmuyor?

 

Daha önce de “Diyarbakır Caddesine cami istiyoruz” başlıklı bir makalemde işlek yerlerde cami eksikliğine değinmiş, bu sorunun giderilmesi adına adımların atılması gerektiğini hatırlatmıştım. Şimdi de diyorum ki bu bina altındaki mescitlerin yerlerine, çevrelerine camilerin inşa edilmesi gerektiği gerçeğini hatırlatıyor ve görevlileri buna çare olmaya çağırıyorum.

 

Halkı dindar olarak bilinen Batman’ımızın nüfusu 4 yüz bin’lere dayanıp geçiyorken cami sayısı hala 150’lerde ise tablo çok kötü. Çünkü bu nüfusa bu cami sayısı çok az gelmesiyle beraber küçük olmaları da ayrı bir sıkıntı. Yani, nüfusu 150’ye böldüğümüzde her camiye yaklaşık 3 bin kişi düşüyor. Bunların yarısını bayanlar oluşturuyorsa yine de bin 500’lere varıyor cami sayısına düşen vatandaş sayısı. Oysa camilerimizin büyüklük kapasitesi genel manada 150-300 kişi arasında değişiyor. Bu kadar açık fark var ortada maalesef.

 

İnşallah yetkililer buna duyarlı olurlar ve çareler üretmeye çalışırlar.

 

 

Sabah namazlarının Cuma namazları gibi dolu olacağı günlerin yakın olması duasıyla selametle kalın…

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *