HÜDA PAR'dan yapılan yazılı açıklamada, Konya'daki katliamla
birlikte ülkenin etnik boyutlu gerginliklere sürüklenmemesi için olayın çok
hızlı bir şekilde ve bütün yönleriyle tamamen aydınlatılmasının büyük önem arz
ettiğini ifade edildi.
Katledilenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına, sevdiklerine
ve bütün halka sabır temennisinde bulunulan açıklamada, "Menfur saldırıyı
ve faillerini şiddetle kınıyoruz." denildi.
Katliamın asıl sebeplerinin, adli ve idari makamlar
tarafından kamuoyunu tatmin edecek yeterlilikte ortaya konulamadığının
belirtildiği açıklamada, "Bunu fırsat bilen bazı çevreler, birtakım iddia
ve emarelerden yola çıkarak katliam hadisesinin tamamen etnik çatışmadan
kaynaklandığını farklı platformlar üzerinden dile getirerek süreci provoke
etmeye çalışmaktadır. Ülkenin etnik boyutlu gerginliklere sürüklenmemesi için
olayın çok hızlı bir şekilde ve bütün yönleriyle tamamen aydınlatılması büyük
önem arz etmektedir. Meram’da gerçekleştirilen katliam, gün geçtikçe büyüyen ve
acı olayların yaşanmasına neden olan güvenlik zafiyetini de ortaya çıkarmıştır.
İki aile arasında yaşanan olayların büyüyebileceği bilinmesine rağmen etkili
bir güvenlik ve koruma tedbiri alınmamıştır. Katliamın failleri ve azmettiricileri
ile olayda ihmali olan kamu görevlileri hakkında yargılama yapılarak caydırıcı
şekilde cezalar verilmeli ve bir an önce adaletin tesisi sağlanarak kamu
vicdanı da rahatlatılmalıdır." denildi.
YKS sonuçlarına göre sınava katılan 2 milyon 416 bin 974
kişiden bir milyona yakın öğrencinin 150 puan barajını geçemeyerek başarısız
olduğu bilgisine yer verilen açıklamada, ayrıca 217 bin 504 öğrencinin
matematikten, 312 bin öğrencinin ise fen derslerinden sıfır çektiği kaydedildi.
Neredeyse her iki öğrenciden birinin 150 puan barajını
aşamamasının, eğitim sisteminin içinde bulunduğu vahim durumu gösterdiğine
dikkat çekilen açıklamamada, şu değerlendirmede bulunuldu: “Eğitim anlayışının
başarısızlığını gösteren bu sonuçlar, 'İnsan' yetiştirme merkezli eğitim ve öğretim
anlayışını zorunlu kılmaktadır. Erdemi, bilimi, ahlakı, teknolojiyi öncelemesi
ve bu sahaya yatırım yapması gereken eğitim sistemimizin, ezbere dayalı ve
sınav endeksli bir anlayışta ısrar etmesini anlamak mümkün değildir. İlk günden
beri eğitim sistemindeki uygulamalardan şikayetçi olan AK Parti hükümetlerinin
onca yıla rağmen bir arpa boyu yol alamadıkları görülmektedir. Bir bütün olarak
milli eğitim camiasının ideolojik hesaplaşma ve kadrolaşma sahasına
dönüştürülmesinin bedelini geleceğimiz olan çocuklarımız ödemektedir. Hükümet
acilen bir uzmanlar kurulu oluşturmalı, eğitim sistemini ideolojik
dayatmalardan arındırmalı, ahlaklı, erdemli, donanımlı, değerleri ile barışık
nesillerin yetiştirilmesini sağlayacak yeni bir sistemin inşa sürecini hızlı bir
şekilde başlatmalıdır.”




