İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdiğinden bu
yana toplumun yapısıyla uyuşmadığı için büyük tepkilere neden olduğunu belirten
Başaran, İstanbul Sözleşmesinin kadın ölümlerini artırdığına dikkat çekti.
Sorunlara hiçbir çözüm bulunamadığını ifade
eden Başaran, "Zaman geçtikçe tahribatı daha çok hissedilen sözleşmeye her
kesimden tepkiler çığ gibi. Şu ana kadar 750 bin erkeğin evden uzaklaştırıldığı
ifade edilirken yaşanan sorunlara henüz bir çözüm bulunamadı. İstanbul
Sözleşmesine dayandırılarak 2012 yılında yürürlüğe giren 6284 sayılı ‘Aileyi
Koruma ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’, kadına yönelik
şiddeti azaltmadığı gibi kadın ölümlerini arttırdı." şeklinde konuştu.
Bugüne kadar İstanbul Sözleşmesinin iptali için
onlarca ilde yüzlerce kişinin katıldığı basın açıklamalarının yapıldığını
anımsatan Başaran, sözleşmenin bir ifsat eylemi olduğunu vurguladı.
Başaran şöyle devam etti: "Buradaki
problem sözleşme imzalanırken veya bununla ilgili yasa düzenlenirken toplumda
yeterince tartışılmamasıdır. 1 Ağustos 2014 tarihi itibari ile yürürlüğe girdi.
Sözleşmenin aileye yönelik içeriği ve eşcinsellikle ilgili kısımları birçok
kesim tarafından tepkiyle karşılanıyor. Bu sözleşme İslami toplumu rotasından
sapmasına ve ifsadına sebebiyet veriyor." dedi. AHMET KÖLGE





