Hekimler çözülemeyen sorunları nedeniyle mayıs ayı
içerisinde 6 gün boyunca greve gidecekleri ilgili sendika tarafından yapılan
açıklamanın hatırlatıldığı açıklamada, doktorların sorunlarının çözülmesi ve
mesleğe gerekli değerin verilmesi gerektiği kaydedildi.
Açıklamada, "Hekimlerin iş yoğunluğu, aldıkları ücretin
yetersizliği ve diğer sorunlar, bu mesleğe olan meyli azaltmış ve nitelikli
hizmet sunma sekteye uğramaya başlamıştır. Bu durum çoğu zaman hasta yakınları
ile sağlık çalışanları arasında gerginliklere ve şiddet vakalarına
dönüşmektedir. Buna karşın doktorların maaşları, hizmetlerine kıyasla çok
düşüktür. Döner sermaye gibi gelirler ise düzensiz ve değişkendir. Döner
sermayeden faydalanmayan nice hekim mevcuttur.” Denildi.
Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı: “Doktorlar,
icra ettikleri riskli işlerin maddi ve manevi karşılığını alamadıkları için
kamu hastanelerinden ayrılmaktadırlar. Bu da dar gelirli vatandaşlarımızı büyük
meblağlarla özel hastanelere mecbur bırakmaktadır. Sağlıkta da çalışanlar
arasında iş barışını bozacak farklı kategoriler mevcuttur. Aynı hastanede aynı
birimde çalışan iki hekimden biri diğerinin iki katı maaş alabilmektedir.
Meslekte teşvik edici mekanizmalar, nitelikli iş yapanların adeta
cezalandırıldığı bir sisteme dönüşmüştür. En hayati ihtisas alanları aday hekim
bulamamaktadır. Bu çok ciddi bir halk sağlığı tehlikesidir. Tedbir alınmadığı
takdirde yakın zamanda vahim sonuçları görülecektir. Hükümet, hekimler ile
alakalı yaşanan sorunları bir an önce masaya yatırmalı, hekim haklarını da
toplum sağlığını da temin edecek çözümler geliştirilmelidir."
Açıklamada, İsveç’te aşırı sağcı Sıkı Yön (Stram Kurs)
Partisinin lideri İslam düşmanı Rasmus Paludan'ın Kur'an-ı Kerim'i yakması da
ele alındı.
Açıklamada, "İsveç’te aşırı sağcı Sıkı Yön (Stram Kurs)
Partisi’nin lideri İslam düşmanı Rasmus Paludan, polis koruması altında
Kur'an-ı Kerim yakmış ve bu hadsiz eylemi tekrarlayacağını açıklamıştır.
Mübarek Ramazan ayında İslam’a ve Müslümanlara karşı bilinçli olarak başlatılan
bu hadsizliği en güçlü şekilde lanetliyoruz. Bütün Müslümanlara karşı bir
provokasyon niteliğinde olan bu hadsiz eylemin polis korumasında gerçekleşmesi
Batılı rejimlerin hedefini ortaya koymaktadır. Avrupa, İslam'a karşı açtığı bu
savaşı kazanamayacaktır. Aziz İslam'a karşı mücadele etmeye çalışanlar, dün
olduğu gibi bugün de kaybedenlerden olacaktır. Kur’an-ı Kerim’e yönelik devlet
destekli bu hadsizliğe karşı İslam ülkelerinin kınama açıklamalarıyla yetinmesi
utanç vericidir. Bu sessizlik ve tepkisizlik saldırıları artıracak, Avrupa’da
yaşayan Müslümanların hayatı ve özgürlükleri tehlikeye girecektir. Dünya
Müslümanları artık Müslümanların haklarının hukuki ve siyasi müdafaası için
harekete geçmeli, İslam’a ve mukaddesatına yönelik saldırıların en ağır biçimde
cezalandırılması için çaba sarf etmelidir." ifadelerine yer verildi. HABER
MERKEZİ