Covıd-19 sürecinde dövizin yükselmesi
ithalata bağımlı olan diş sektörünü de olumsuz etkiledi. Covid-19 nedeniyle
uzun bir süre diş kliniklerinin acil hastaların dışında hasta bakmadığını
söyleyen diş hekimi ve işletme sahibi Sevim Şen, pandeminin diş sektörünü de
olumsuz yönde etkilediğini ifade etti.
“15 MART İLE 1 HAZİRAN
TARİHLERİNDE BİRÇOK SIKINTI YAŞADIK”
Pandemi sürecinde devletten
tam anlamıyla destek alamadıklarını ve kendi ayakları üstünde durmak zorunda
kaldıklarını belirten Şen, şöyle konuştu: “Özellikle bu pandemi sürecinde
izolasyon ve sterilizasyona önem verdiğimiz gibi hekim arkadaşlarımız dönüşümlü
çalıştılar. 15 Mart ile 1 Haziran tarihlerinde acil hastaların dışında çoğu
zaman kapatma zorunda kalıyorduk. Diş tedavisine sadece sağlıklı hastalar
gelmiyor, kronik rahatsızlığı olanlar ve 65 yaş üstü hastalarımızda var.
Hastalarımız da bu süreçte tedavilerini ertelemek zorunda kaldıkları için bir
mağduriyet yaşandı. Klinik olarak pandemi sürecinde çok zorluklar yaşadık.
Devlet desteklemeleri sadece belli kesimlere yapıldı. İŞKUR üzerinden çalışan
personellerimiz çalışabildi. Geriye kalan personellerimizin giderlerini tamamen
kendimiz karşılamak zorunda kaldık.”
“DIŞA BAĞLI BİR
SEKTÖRÜZ”
Pandemiden önceki dolar kuru
ile şu anki dolar kurunun arasında iki kat olduğunu söyleyen Şen, “Diş
klinikleri olarak tamamen dış ülkelere bağlıyız. Birkaç medikal ürünün dışında
tamamen dışa bağlı bir sektörüz. Kullandığımız ürünler tamamen dolar ve euro
üzerinden aldığımız için yükselen kurlar üzerinden yeni ürün almak
mecburiyetindeyiz. En çok kullandığımız dolgu malzemesi belli bir kullanım
süresi olduğundan stoklama da yapamıyoruz. Şayet stok yapmak istesek bile büyük
bir maliyet gerektiriyor, bu da mümkün olmadığından her ürün aldığımızda o
günün dolar kuru üzerinden almak mecburiyetinde kalıyoruz. Doğal olarak
tedaviye gelen vatandaşların da mağdur olmasına neden oluyor, çünkü her
seferinde fiyatlar yükseliyor.” dedi.
“DOLAR ENDEKSLİ BİR HAYAT
YAŞAMAK ZORUNDA KALIYORUZ”
Diş kliniklerinin tamamen
dışa bağımlı olduğunu ifade eden Şen, “Türkiye’de yaşıyoruz ama maalesef dolar
endeksli bir hayat yaşamak zorunda kalıyoruz. Bizlerde bu konuda çok sıkıtılar
yaşıyoruz. Hastalarımızın mağduriyet yaşamalarının yanında klinikte çalışan
hekim ve personellerde çok etkilendi. Bu süreçte personel çıkarmadık ama
karşılıklı olarak fedakârlıkta bulunduk. Pandemi sürecinden önce ve sonra daha
tedbirli ve özverili bir şekilde bütün tedbirlerimizi alıp hastalarımıza hizmet
etmeye devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.
“HER HASTADAN ÖNCE
ODALARIMIZI HAVALANDIRIP DEZENFEKTE EDİYORUZ”
Covid-19’a karşı aldıkları
tedbir ve hasta alım aşamalarını anlatan Diş Hekimi Osman Şen ise şunları
söyledi: “Pandemi süresinde hastalarımızı ilkin kapıda karşılayıp ateşlerini
kontrol ediyoruz. Kişisel bilgileri alındıktan sonra salonda sosyal mesafe
kurallarına uyularak en fazla 6 kişi bekletiliyor. Hasta kliniğe alınmadan önce
15 dakika boyunca oda havalandırılır ve dezenfekte edilir. Randevulu bir
şekilde hastalarımızı çağırıyoruz. Acil gelen hastalarımızı da bekleme süresi bittikten
sonra bir hekimiz tarafından müdahalesi yapılır.”
“PANDEMİ SÜRECİNDE ÖNCELİKLE
ACİL HASTALARI ALIYORUZ”
Salgın hastalık nedeniyle, risk gurubuna en yakın mesleklerden birinde çalıştıklarını ifade eden Şen, “Bizim işimiz maalesef en risk taşıyan guruplar arasında. Pandemi sürecinde aldığımız hastalar genelde acil müdahale gerektiren; apseli, kanamalı ve ağrılı hastaları alıyoruz. Diş temizliği ve preparasyonlar gibi estetik müdahaleleri sağlık açısından tehlike oluşturmadığı için de elimizden geldiğince hastalarımıza rica edip erteliyoruz, sağ olsunlar onlarda anlayışla karşılıyorlar.” dedi.




