Müslüman toplumun yönetiminin İslami, yönetiminin de
Müslümanların elinde olması gerektiği vurgulanan derginin başyazısında, tarih
boyunca aynı inanç sahipleri arasında dahi hükmün el değiştirmesinin yitirenler
için büyük bir felaket ve yıkım olduğunun ortaya konulduğu hatırlatıldı.
Farklı inanç sahiplerinin birbirine üstünlük sağlamaları ve
hükümlerini ele geçirmelerinin ise tarihin en karanlık dönemlerini oluşturduğu
vurgulanan başyazıda, bir Müslüman toplum ya da beldede hükmün gayrimüslim biri
tarafından ele geçirilmesinin ötesi olmayan bir felaket olduğu ifade edildi.
Yazıda, "Bir asra yakındır hem dünya genelinde hem de
yaşadığımız coğrafyada Müslüman toplum ve beldelerin hükmü gayri Müslimlerin
değil İslam düşmanlarının eline geçmiştir. Bu sadece Müslümanlar için değil tüm
dünya için ötesi olmayan bir musibettir. Böyle bir toplum için elbette gülmek,
eğlenmek, vakti heder eden unsurlarla ilgilenmek hatta helallerle vakti zayi
etmek şer'an dürüst değildir. Büyük Rehberin; 'Dünya düzeni İslam’a göre kurulu
değilse sorumlu Müslüman onu düzeltmekle mükelleftir.' Buyruğu aslında şeriatin
bu konudaki emirlerini özetler mahiyettedir." denildi.
Derginin dosya konusu ile ilgili bir yazı kaleme alan Mehmet
Şenlik, hükmün Müslümanların elinden düşmemesi için iç ahengi düzenleyen
kuralların önemine vurgu yaptı.
Mehmet Beşir Varol ise hükmün İslamileşmesi ve dini bütün
Müslümanların elinde olması için yapılması gerekenlerin şer'i boyutunu ele
aldı. HABER MERKEZİ
0 yorum