image

HÜDA PAR Sözcüsü Serkan Ramanlı, partisinin iç ve dış gündeme dair değerlendirmelerini paylaştı.

2023 yılı için geçerli olacak asgari ücretin, yüzde 54,66 oranında artırıldığına hatırlatan Ramanlı, oransal olarak bakıldığında yapılan artışın iyi denecek bir orana tekabül ettiğini, ancak hayat pahalılığı, düşen alım gücü ve ücret artışlarının tetikleyeceği muhtemel zam furyasının yine de toplumu karamsarlığa ittiğini söyledi.

 Ramanlı, "Asgari ücretteki artışların işveren açısından belli bir maliyet artışına yol açması ve bunun da piyasaya zam olarak yansıması sorunu, fırsatçılara kapı aralamaktadır. Fiyat istikrarsızlıklarına sebep olan bu fırsatçılara karşı caydırıcı tedbirler artırılmalıdır. Bunun yanında asgari ücrette, yapılan ve yapılacak olası ara artışlarda yükün tümünün işverenin sırtına bindirilmemesi, devletin de bu yönde daha fazla yükümlülük altına girmesi gerekmektedir. Aksi halde ücret artışları hem yeni fiyat artışlarına yol açacak hem de istihdama olumsuz yönde etki edecektir." dedi.

Asgari ücretteki artışın, sabit ücretlilerde de bir beklenti oluşturduğunu ifade eden Ramanlı, yetkili ağızlardan yapılan açıklamalarda, emekli ve kamu çalışanlarının ücretlerinde enflasyon oranlarının üzerinde bir artışın olabileceğine işaret edildiğini aktardı.

Ramanlı, "Yaşanan ekonomik kayıplar göz önüne alındığında hükümetin bu beklentileri karşılaması kaçınılmaz olmuştur. Yine de vurgulamak gerekir ki, enflasyon baskılanmadan ve fiyat istikrarı sağlanmadan salt ücret artışları sadece pansuman tedbirler olarak kalmakta, bir süre sonra ücretlerdeki bu artışlar yüksek enflasyona yenilerek etkisini kaybetmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

VERGİ VE HARÇLARDAKİ YENİDEN DEĞERLEME ORANLARI

2023 yılı için belirlenen Yeniden Değerleme Oranının yüzde 123 ile dudak uçuklattığını belirten Ramanlı, bu oranın daha az veya yüksek uygulanmasında yetkinin Cumhurbaşkanı'na ait olduğunu hatırlatarak, "Cumhurbaşkanı'nın azaltma yetkisini kullanmaması halinde örneğin 4-10 yıllık pasaport için vatandaşın ödeyeceği bedel 1,703 TL'den 3,797 TL'ye yükselecektir. Yeni yılda yüksek harç ödemek istemeyen vatandaşlar, nüfus müdürlüklerinde yoğunluğa sebep olmaktadır. Artıştan etkilenmek istemeyen pek çok vatandaşımız haklı olarak yılbaşından önce pasaport almak veya pasaportunu yeniletmek istemektedir. Oluşan yoğunluktan dolayı haftalardır randevu bulamamaktadır. Sayın Cumhurbaşkanı Geçtiğimiz günlerde motorlu taşıtlar vergisi için zam oranını yüzde 61,5'e çekti. Kamuoyu, Cumhurbaşkanı'ndan aynı şekilde vergi ve harçlarda da indirim yapmasını beklemektedir." şeklinde konuştu.

"KIŞ BOYUNCA ENERJİYE ZAM YAPILMAMALI"

Enerji Bakanının, ocak ayında elektrik ve doğalgaza zam yapılmayacağı haberini verdiğini ancak bunun yeterli olmadığını söyleyen Ramanlı, dünya piyasalarında enerji fiyatlarının aşağı yönlü bir seyir izlediğine işaret etti.

Enerji fiyatlarında son iki yılda yaşanan artıştan, bireysel kullanıcılardan sanayi kurumlarına kadar her kesimin ciddi bir şekilde etkilendiğini vurgulayan Ramanlı, "Vatandaşların bu kışı daha büyük zorluklarla geçirmemeleri için kış boyunca enerjiye zam yapılmamalıdır. Artan hayat pahalılığı karşısında vatandaşlar rahatlatılmalıdır. Enflasyon oranı baz etkisiyle düşecek olsa da hayat pahalılığı devam edecektir. Bu yüzden özellikle elektrik ve doğalgaz fiyatları yeniden gözden geçirilmeli, aşağı yönlü revize edilmelidir. Yeni yılda vatandaşlara bir umut ve müjde verilmelidir." dedi.

İLAÇ ZAMMI VE RANDEVU SİSTEMİNDE YAŞANAN SIKINTILAR

Her yıl belirlenen sabit kur üzerinden ilaçların fiyatlandırıldığını ve ilaç fiyatlarına yılda bir kez olacak şekilde şubat ayında zam yapıldığını hatırlatan Ramanlı, ancak son iki yılda döviz kurunda ciddi dalgalanmalar olunca ilaçların maliyet fiyatlarının yükseldiğini kaydetti.

Ramanlı, "Bu da ilaçların üretiminde ve tedarik zincirinde ciddi sıkıntılar oluşturmasına, ilaç piyasasını elinde bulunduran tekellerin, stokçuluk yaparak karaborsa oluşturmalarına imkân sağladı. Elindeki reçete ile eczane eczane dolaşmak zorunda kalan vatandaş ilaç bulmakta sıkıntı çekti." değerlendirmesinde bulundu.

HÜDA PAR Sözcüsü Serkan RAmanlı, şöyle devam etti: "İlaçta fiyat belirlemeleri bütün bir yıla yayılarak döviz kurundan kaynaklı ilaç mağduriyetlerinin önüne geçilmelidir. Ancak sorunun kalıcı çözümü için yerli ilaç üretimi mutlaka artırılmalı ve Ar-Ge çalışmalarına ağırlık verilmelidir. Yerli moleküllerin üretimi için gerekli yatırımlar yapılmalıdır. Ülkemiz İlaç ve hammadde tedarikinde dışa bağımlılıktan bir an önce kurtulmalıdır. Sağlık bakanlığı, İlaç Takip Sistemi ile ilaçta yaşanan eksiklikleri takip etmeli ve ilaç yokluğuna yönelik önlemler almalıdır. İlaçta yapılan zamların halk sağılığını olumsuz etkilememesi için dar gelirli vatandaşlardan alınan ilaç bedeli yüzde 20'den yüzde 10'a düşürülmelidir.

Öte yandan Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) mağduriyetine, tanı ve tedavi için gerekli tetkikler için verilen uzun süreli randevular da eklenince hastalar ikinci kez mağdur olmaktadır. Bu durum hastaları ciddi şekilde etkilemekte ve vatandaşın sağlıklı yaşama hakkını riske etmektedir. Bu mağduriyetlere neden olan uygulamalarda gerekli adımların atılması hükümetin sorumluluğundadır."

FAHRİ KUR’AN KURSU ÖĞRETİCİLERİNE KADRO TALEBİ

Fahri Kur’an kursu öğreticilerinin kronikleşmiş ve bir türlü çözüme kavuşturulmamış olan kadro sorunlarının devam ettiğini belirten Ramanlı, birer eğitim emektarı olan fahri Kur’an kursu öğreticilerinın yıllardır toplumun huzur ve selameti için çalışırken, bu öğreticilere bekledikleri kadronun verilmemesinin mağduriyetlere neden olduğunu söyledi.

Ramanlı, "Kadrolu personel ile aynı görevi yapan ve özlük haklarından yararlanmayan fahri Kur’an kursu öğreticilerine 2018 yılında kadro sözü verildiği halde, maalesef yerine getirilmemiştir. Kur’an kurslarında yıllardır görev yaparak Diyanetin yükünü hafifleten fahri öğreticilerin özlük haklarının verilmemesi kabul edilebilir değildir." diye belirtti.

 

Kamu kurumlarına KPSS ve mülakat ile kadrolu personel alındığını söyleyen Ramanlı, "Kur’an Kursu öğreticilerine ise her yıl 2 defa yaz ve kış dönemlerinde KPSS, DHBT ve mülakat çilesi yaşatıldığı halde kadro verilmemektedir. Ek ders karşılığı hizmette bulunan ve özlük hakları olmayan fahri öğreticiler, daha fazla çalıştıkları halde emeklerinin karşılığını alamamaktadır. Kur’an kurslarımızın mimarları olan fahri öğreticilerin geciktirilmiş kadro hakları verilmeli, hükümet 2018 de verdiği kadro sözünü tutmalıdır." şeklinde konuştu. HABER MERKEZİ

 

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *