Toplum eğitim sisteminden memnun değil. Hem ebeveynler hem
akademisyenler eğitim sisteminin bir an önce değişmesi konusunda hemfikir.
Eğitim sistemi müfredatının Batılı kafayla hazırlandığını
vurgulayan Batman Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç.
Dr. Davut Okçu, halkın yüzde 80’inin eğitim sisteminden ciddi anlamda şikâyetçi
olduğunu söyleyerek değişim için çağrıda bulundu.
Mevcut eğitim sisteminde yetişen gençlerin popüler kültüre
bağımlı hale geldiklerini, birçok kötü alışkanlık edindiklerini, toplum ve
akranlarıyla uyum sorunu yaşadıklarını ifade eden Okçu, bunun nedeninin
fıtratımızla, inancımızla, geleneklerimizle uyuşmayan eğitim sisteminden
kaynaklandığını söyledi.
Çocukların ruh ve kalbine de hitap etmek gerektiğini
vurgulayan Okçu, eğitim sistemi müfredatında sadece pozitivist bilgilerin
verilmesiyle yetinilmemesi gerektiğini, eğitim müfredatının ayet ve hadislerle
güçlendirilerek manevi eğitimin de öncelemesi talebinde bulundu.
“EĞİTİM SİSTEMİNDE EKSİKLİKLER VAR”
Yeni yıl vesilesiyle yine eğitimin sorunlarını yüksek sesle
konuşmaya başladıklarını belirten Okçu, “Sıradan bir vatandaşa ‘okula devam
eden çocuğunuzdan acaba memnun musunuz’ diye sorduğumuzda muhtemelen yüzde 80
aldığımız cevaplar memnuniyetsizliği ifade edecek. Bir kısmı akademik
memnuniyetsizlik olsa bile daha büyük bir kısmı, çocukların sevgiden,
şefkatten, merhametten, saygıdan, sevgiden mahrum olduklarını ve
toplumsallaşamadıklarını şikâyet edeceklerdir. Dolayısıyla eğitim sisteminin bu
yönünün eksik olduğunu hep birlikte göreceğiz.” dedi.
“ÇOCUKLAR KENDİ DEĞERLERİNİ TANIMIYOR”
Mevcut eğitim sisteminin çok da istenilen bir eğitim sistemi
olmadığını dile getiren Okçu, şöyle dedi:“Çocukların birbirleriyle iyi
geçinmediklerini, bir takım bağımlılıklarının olduğunu, popüler kültüre çok
bağımlı olduklarını; Kendi değerlerini tanımadıklarını ama futbolcuları,
şarkıcıları çok iyi tanıdıklarını görürüz. Bu bizim eğitim sisteminin iyiye
gitmediğinin bir işaretidir. Vatandaşlarımızın bu şikayeti varsa,
çocuklarımızın bu yönünden eğer şikayetçiyse ortada düzgün gitmeyen bir şeyler
var demektir ve eğitim sistemi bu düzgün gitmeyen, aksak yürüyen sistemi
değiştirmeye yönelik çalışmalara başlamalıdır.”
“DERS KİTAPLARINI BATILI BİR KAFAYLA HAZIRLIYORUZ”
Çocukların inanç yönünden de birçok eksikliklerinin olduğunu
vurgulayan Okçu, “Bunun da aslında müsebbibi bizim müfredatları hazırlamamızdan
kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Mesela bir fizik dersinin kitabını hazırlarken
tamamen Batılı bir kafayla hazırlıyoruz. Tamamen ya rasyonalist ya da
pozitivist anlayışla, yani aklı, tecrübeyi öne alan bir takım anlayışlarla biz
bu müfredatları hazırlıyoruz. Oysa bu müfredatlar bizim fıtratımıza,
inancımıza, yapımıza uygun şeyler değil.” diye konuştu.
“DERSLERİN KUR’AN-I KERİM’LE, HADİSİ ŞERİFLE İRTİBATLARINI
KURMAK ZORUNDAYIZ”
Eğitim müfredatının ayet ve hadislerle güçlendirilmesi
gerektiğini söyleyen Okçu, şunları kaydetti:“Biz fizik kanunlarından, kimyadan
bahsettiğimiz zaman fizik kanunlarının mesela Kur’an-ı Kerim’le, hadisi şerifle
irtibatlarını kurmak zorundayız. Biyolojiden bahsettiğimiz zaman Kur’an-ı
Kerim’deki o yaradılışla ilgili ayetlerle bunun irtibatını kurmak zorundayız.
Böyle olduğu zaman ancak çocuğun inancı ve edindiği bilgi örtüşür;
Birbirleriyle kavga etmez, kafasında da bir soru işareti meydana gelmez.”
“OKULLARDA ÇOCUKLARIMIZA ANSİKLOPEDİK BİLGİ YÜKLÜYORUZ”
“Biz çocukları yetiştirirken sadece fen, kimya, biyoloji,
matematik öğretmekle kalmayacağız” diyen Okçu, “Evet, bunları öğreteceğiz ama
tevhidi bir anlayışla bunları öğretmek zorundayız ki, çocukların kafasında bir
takım şüpheler, problemler oluşmasın. Ayrıca biz bu çocukları yetiştirdiğimiz
zaman okulları birer bilgi yükleme istasyonları gibi tahayyül etmemeliyiz.
Maalesef şu anda durum öyledir. Biz okullarda çocuklarımıza ansiklopedik bilgi
yüklüyoruz. Ansiklopedik bilgi eksik bir uygulamadır.” ifadelerini kullandı.
“ÇOCUKLARIMIZI OKULLARDA EĞİTİRKEN MANEVİ YÖNLERİNİ MUTLAKA
BESLEMEK ZORUNDAYIZ”
Çocuğun sadece beynine değil bir de kalbine hitap etmek
gerektiğini belirten Okçu, “Yani birçok insan vardır ki mekteplerin en iyisini
okumuştur ama insanlığa fayda değil zarar vermiştir. Çocuklarımızı okullarda
eğitirken manevi yönlerini mutlaka beslemek zorundayız. Kuru bir bilgi
yüklemekle eğitim olmaz. Bu konuda eğitim sisteminin de kendisini yenilemesi
gerekiyor. Özellikle değerler eğitimi konusunda, din kültürü dersinin
müfredatını tanzim etme konusunda; Fizik, kimya, biyoloji dersinin içeriğini
hazırlamak konusunda, hatta okuldaki ilişkiler açısından sevgi, saygı,
muhabbet, birinin diğerini ötekileştirmemesi gibi bütün bu değerlerimizi
çocuklarımıza sadece bir bilgi yüklemekle kalmamalıyız.” dedi.
“İNANÇ DEĞERLERİMİZİ ÖNCELEYEN BİR MÜFREDAT HAZIRLAMAK
ZORUNDAYIZ”
Adetlerimizi, inançlarımızı davranış haline getirebilecek
nesiller yetiştirmek zorunda olduğumuzu vurgulayan Okçu, son olarak şunları
söyledi: “Yoksa ülkemizin geleceği hiç de iyi olmaz. Bizim değerlerimizle
beslenmeyen çocuklar başka değerlerle beslenir. Çünkü hayat boşluk kabul etmez.
Siz boşluk bırakırsanız oraya popüler kültür, Batı kültürü yerleşir ve o çocuk
bizden uzak olur. Başkasının piyonu, oyuncağı olur. Kendi inanç değerlerimizi
mutlaka ön planda tutup çocuklarımızın bu inanç değerlerimizi pratik olarak
hayatlarına aktarmasına yardımcı olmak zorundayız. Ancak o zaman eğitim yeni
yetişecek nesle faydalı olur. Tevhidi bir anlayışla inanç değerlerimizi
önceleyen bir müfredat hazırlamak zorundayız. Geleceğe yatırım ancak eğitimle
olur. İyi nesiller yetiştirmek zorundayız.”(İLKHA)
0 yorum