Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni yıl dolayısıyla bir
mesaj yayımladı.
Erdoğan, yeni yılın hayırlara vesile olmasını temenni etti.
Geride bırakmak üzere olduğumuz 2021’i, bir önceki yıl gibi
Coronavirüs salgınının gölgesi altında geçirdiklerini hatırlatana Erdoğan,
"Üstelik bu yıl, salgına ilave olarak iklim değişikliğinin yol açtığı
afetler, çeşitli ülkelerdeki istikrarsızlıklardan kaynaklanan gerilimler,
bitmeyen göç dalgalarının yol açtığı acı görüntüler gibi yeni veya süregelen
sıkıntılarla da yüzleştik." dedi.
Erdoğan, "Küresel yönetim ve ekonomi sistemi, 2008
finans krizi, Suriye ve Afganistan başta olmak üzere kriz bölgelerinde verilen
kötü imtihanlar, salgın sürecindeki beceriksizlikler gibi hadiselerde olduğu
gibi, geçtiğimiz yıl da kökünden sarsılmaya devam etmiştir. Gelişmiş ülkelerin,
İkinci Dünya Savaşı sonrası tesis ettikleri refah ve güvenlik düzeninin,
insanlığın kalanının acısı, sefaleti, itirazı pahasına yürüyemeyeceği, 2021’de
tüm açıklığıyla ortaya çıkmıştır." ifadelerini kullandı.
Ziya Paşa’nın, "İdrak-i maali bu küçük akla gerekmez.
Zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez." sözüne atıfta bulunan Erdoğan,
"Evet, kendilerini gelişmiş olarak nitelendiren, ama aslında o kadar da
güçlü olmadıkları anlaşılan ülkelerin, artık dünyanın karşı karşıya bulunduğu krizleri
yönetemeyeceği, inkârı mümkün olmayan bir gerçektir. Türkiye, işte bu küresel
fotoğraf içinde, hem güvenlik krizlerini, hem sağlık krizini, hem siyasi ve
sosyal sınamaları başarıyla veren bir ülke olarak, kendini olumlu yönde
ayrıştırmayı başarmıştır." diye belirtti.
"TURKOVAC’ı üreterek, aşının sürekliliği konusundaki
tüm soru işaretlerini ortadan kaldırdık"
Erdoğan, şunları kaydetti:
Hatırlarsanız, salgın krizinin ilk döneminde maske ve tıbbi
malzeme, daha sonra hastane yatağı ve sağlık hizmeti, ardından da aşı kargaşası
ortaya çıktığında, biz vakitlice aldığımız tedbirler ve attığımız adımlar
sayesinde hepsinin de üstesinden gelmiştik. Şehir Hastanelerimiz, salgın
döneminde sağlık hizmetlerinin bihakkın yerine getirilmesinde önemli roller üstendi.
Hamdolsun, kendi aşımız TURKOVAC’ı da üreterek, aşının sürekliliği konusundaki
tüm soru işaretlerini ortadan kaldırdık.
"Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına
sokarak hedeflerine ulaştırmakta kararlıyız
Bununla yetinmediklerini; ülkeyi yatırım, istihdam, üretim,
ihracat, cari fazla temelli bir büyüme sürecine sokarak, ekonomide de tarihî
bir dönüşümü başlattıklarının söyleyen Erdoğan, "Altyapısını geçtiğimiz 19
yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerin oluşturduğu bu ekonomik dönüşümü
kararlılıkla sürdürüyoruz. Elbette, her tarihî değişim gibi, bu süreçte de
sancılar, sıkıntılar, bedeller ortaya çıkmıştır. Türk ekonomisinin uzun süredir
maruz kaldığı saldırılar sebebiyle, bu tür beklenmedik sarsıntılara karşı zaten
hazırlıklıyız." dedi.
"Döviz kurunda yaşanan dalgalanmayı tedbir paketiyle
ortadan kaldırdık"
Erdoğan, "Nitekim döviz kurunda yaşanan, ülkemiz
ekonomisinin gerçekleriyle ve ilerleyişiyle uyumlu olmayan dalgalanmayı,
serbest piyasa kuralları çerçevesinde aldığımız tedbir paketiyle ortadan
kaldırdık. Hedefimiz; yatırımcılarımızın, üreticilerimizin, işletmelerimizin,
vatandaşlarımızın önlerini görerek ekonomideki atılımımıza en yüksek katkıyı
sağlayabilecekleri istikrar ve güven iklimini kalıcı kılmaktır. Her ne kadar, dövizdeki
yükselişin durmayacağı propagandasıyla vatandaşlarımıza ciddi zararlar ettiren
bir kesim, kendi aklınca yeni sinsilikler, yeni oyunlar peşinde koşsa da, bu
güven ve istikrar iklimini kökleştirmekte kararlıyız." ifadelerini
kullandı.
Erdoğan, "Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi
arasına sokarak hedeflerine ulaştırmakta kararlıyız." dedi ve şunları
ekledi:
"Ülkemizin bir süredir yaşadığı ve hayatın olağan
akışına uygun olmayan siyasi, sosyal, diplomatik, askerî, ekonomik nice
hadisenin gerisinde, ülkemizi bu hedefinden uzaklaştırma gayesi olduğunu çok
iyi biliyoruz. Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle geride bıraktığımız
her engel, bozduğumuz her tuzak, yırtıp attığımız her karanlık senaryo, bizi
büyük ve güçlü Türkiye’ye biraz daha yaklaştırmaktadır.
Geçmişte bu ülkenin önünü siyasi istikrarsızlıkların sembolü
hâline gelen koalisyonlarla, darbelerle, vesayet düzeniyle, sosyal fay
hatlarını derinleştirmekle kesenlerin çabaları artık işe yaramıyor.
Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin sembolü hâline geldiği yeni Türkiye, sahip
olduğu güçlü demokrasi ve kalkınma zemini üzerinde, kendi geleceğini kendi
iradesiyle belirleme azminden taviz vermeden yoluna devam ediyor.
Halkımıza tek vaatleri ‘Eski Türkiye’yi geri getirme’
olanların önündeki en büyük engel, milletimizin işte bu iradeye sıkı sıkıya
sahip çıkmasıdır. Biz milletimize 2023 hedeflerini, ülkemizi dünyanın en büyük
10 ekonomisi arasına sokmayı, büyük ve güçlü Türkiye’yi, yeni nesillere 2053
vizyonunu miras bırakmayı taahhüt ediyoruz.
Bizimle bu vizyonu paylaşacak herkesle birlikte yol
yürümeye, rekabet edecek herkesle de yarışmaya hazırız. İnşallah 2022, 84
milyon insanımızın tamamı için hayal ettiğimiz güvenli, huzurlu, mutlu,
müreffeh günlere erişeceğimiz bir yıl olacaktır. Milletçe verdiğimiz emeklerin,
sahip olduğumuz eser ve hizmetlerin, yaptığımız fedakârlıkların, çektiğimiz
çilelerin karşılığını ziyadesiyle alacağımız bir döneme giriyoruz.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılına kavuştuğumuzda, bu gerçeği çok
daha net göreceğiz." (İLKHA)
0 yorum