Güldemir, camilerin ısınma ve soğutmadan kaynaklı elektrik
giderleri nedeniyle Doğu ve Güneydoğu bölgelerindeki birçok camide
elektriklerinin kesilmesini eleştirdi.
Güldemir, “Cemaat ve elektrik şirketlerini karşı karşıya
getiren bu uygulamadan derhal vazgeçilmeli, camilerimizin ısınma soğutma
giderleri de dahil tüm elektrik giderleri genel bütçeden karşılanmalıdır.
Vatandaşın paraları ile yapılan camilerin elektriklerinin kesilmesi ülkemiz
adına utanç verici bir durumdur. Cami görevlilerimiz ile elektrik şirketlerini
karşı karşıya getiren vatandaşları mağdur eden bu uygulamadan derhal
vazgeçilmeli camilerimiz elektriklerine kavuşturulmalıdır.” ifadelerine yer
verdi.
Din görevlilerinin caminin elektriğini ödemek, cemaati kışın
ısıtmak, yazın serin bir şekilde ibadet etmelerini sağlamak gibi bir görevi
olmadığını hatırlatan Güldemir, “Buna rağmen vatandaşların uygun ortamlarda
ibadet edebilmesi için elinden geleni yapan din görevlilerimiz maalesef
elektrik şirketleri tarafından borcun muhatabı olarak görülüyor, vatandaşlar
tarafından da sürekli para toplamak zorunda kaldığı için rencide edilen din
görevlilerimiz bir an önce bu çileden kurtarılmalıdır. Diyanet-Sen olarak toplu
sözleşmeye taşıdığımız cami elektrik faturalarının genel bütçeden karşılanması
maddemiz ile cami aydınlatma giderleri genel bütçeden karşılanmaya başlanmış ve
sorun kısmı olarak çözülebilmiştir. Çözüm odaklı sendikacılık yapan Diyanet-Sen
camilerimizin ısınma ve soğutma giderlerinin de genel bütçeden karşılanması
konusunu ağustos ayında gerçekleşecek Toplu Sözleşmeye konuyu taşıyacaktır.
Elektriği kapatılan bütün camilerimizin elektrikleri tekrar açılmalıdır. Kamu
hizmeti veren camilerimizin ısınma ve soğutma giderleri genel bütçeden
ayrılacak bir ödenek ile karşılanmalı; camilerimizi, din görevlilerimizi ve ibadet
için camiye gelen cemaati rahatlatacak adımlar bir an önce atılmalıdır.”
şeklinde konuştu. HABER MERKEZİ
0 yorum