image

Gençlerin harama bulaşmadan helal yoldan kolay bir şekilde evlenebilmeleri için özellikle kız tarafına büyük sorumluluk düştüğünü belirten TESSEP Batman Temsilciliği, evlilik arifesinde erkek tarafını zorlamaması gerektiğini, fitne çağında harama bulaşmamak adına azami gayret göstermeleri gerektiğini belirtti.

Yapılan açıklamada, "Yüce Allah izni ve rızası doğrultusunda yapılan işleri kolaylaştıracaktır. Evlilik hususunda en önemli prensiplerin başında israf etmemek gelir. İsraf, nimet kapısına nankörlük etmek olduğu için o kapının kapanmasına da sebep olur. Maalesef günümüzde evlilik konusunda yapılan israf had safhaya ulaşmış, evlilik çok zorlaşmıştır. Evlilik öncesi söz, nişan, düğün, davetiye kıyafet, eşya gibi yapılan çoğu harcamada israfa kaçılıyor. Bu masraflar nerdeyse bir ev parasına denk düşüyor." Denildi.

"HUZURSUZ EVLİLİKLERİN TEMELİ MADDİYATA DAYALI EVLİLİKLERDİR"

Yapılan harcamaların çoğunun ihtiyaçtan değil başkası yaptığı için yapıldığını hatırlatan TESSEP, "Bir nevi üstünlük ve rekabet yarışıyla, öğrenilmiş duygular eşliğinde basiretler kilitleniyor. 'El âlem ne der? Benim diğerlerinden ne eksiğim var?' gafletiyle mantık devre dışı kalıyor. Başkaları için katlanılan bu sıkıntıları aynı çatının altına girince evlenen eşler bizzat beraberce çekiyor. Girilen bu kadar maddi külfet ciddi sıkıntılara sebep oluyor. Evliliğin asıl amacı olan mutluluğu, sekineti çoğu gencimiz bu nedenle tadamıyorlar. Madde merkezli, manadan uzak mutsuz ve huzursuz evliliklerin temeli bu şekilde atılıyor. Borçların ödenmesi için çok fazla çalışmak zorunda kalan evliler birbirlerine zaman ayıramıyor, hatta birbirlerini yıllarca tanıyamıyor, birçok yönlerine yabancı kalarak yaşıyorlar. Hâlbuki evliliğin temeli olan sevgi ve muhabbetin ölene kadar devam edebilmesi için gerekli olan iletişim, gereksiz olan israf ve harcamalara feda edilmemelidir." İfadelerini kullandı.

"İŞE BAŞLARKEN HER ŞEY MÜKEMMEL OLMAK ZORUNDA DEĞİLDİR"

Açıklamada, "Maalesef istisnaları tenzih ederek belirtelim ki toplumumuzun büyük bir bölümü, ‘Kızımı bedavaya vermem.' düşüncesiyle sanki bir mal satıyormuş gibi veya düğün öncesi ‘Ne elde etsem kârdır, kızımın geleceğini garanti altına almalıyım, kızımın eşyaları mükemmel olsun.' düşüncesiyle hareket ediyorlar. Böylece kızlarının saadetine bizzat kendileri engel oluyorlar. Hâlbuki eğer damat gerçekten iyi birisi ise kızlarını ne aç bırakacak ne de açıkta bırakacaktır. Onu mutlu edebilmek için elinden geleni yapacaktır. Bu nedenle işin başında her şey mükemmel olmak zorunda değildir. Zaruri olanların dışındakiler zamanla, imkânlar elverdikçe alınır. Tabi bu zaruretin tanımı da başkalarına, medya veya reklam kampanyalarına, kapitalist sistemin algı oyunlarına göre ayarlanmamalıdır. Bir evin olmazsa olmazları tespit edilerek yapılmalıdır. Ayrıca mutluluğun kıstası bir evdeki eşyaların fazla ve pahalı olması değildir. Netice itibariyle gençlerimizin mutlu evlilikler kurmalarını istiyorsak, onları eşyayla, kıyafetle, altınlarla donatmak, israf ve haramlarla evliliğe adım attırmak yerine evlilikte nasıl mutlu olunur? Sevgi, saygı nasıl arttırılır? Bunları öğretmeli ve evliliği kolaylaştırmalıyız." Denildi.

"EVLİLİKTE SAĞLANACAK MADDİ KOLAYLIKLAR EVLİLİKLERİ KOLAYLAŞTIRACAKTIR"

Açıklamada,” Eş seçiminde dindarlık, ahlak  ve edep öncelik olmalıdır. Evlilikte sağlanacak maddi kolaylıklar evlilikleri kolaylaştıracak, evlenmek isteyen gençlerin sayısını arttıracaktır. Genç kız ve erkekler evlilikte en ideal yaşta evlenebilecek, yaşları geçmeden mutlu bir yuvaya sahip olacak ve haramların önü kapanacaktır. Aksi halde bir erkeğin kız tarafının tüm isteklerini yerine getirebilmesi için 30-40 yaşına kadar çalışması gerekecektir ki bu da evlilik yaşının geç olması demektir. Kızların da o yaşlara kadar taliplerini beklemesi gerekecek, doğurganlık yaşını geçirecek ve birçok sorunun olduğu sorunlu evlilikler meydana gelecektir." Denildi. ŞEVKİ ASLAN

 

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *